xxx


Hikaye ve resimlerinizi bekliyorum!!!
hikayedengercek@gmail.com

Wednesday, June 20, 2012

(1) Karımın Yediği Aktif-Pasif Yarrağı!

Karımın Yediği Aktif-Pasif Yarrağı! (Engin 39 Y., İstanbul / Türkiye)

Karımla çok iyi anlaşıyoruz, birbirimizi çok seviyoruz ve asla birbirimizden vazgeçmeyi düşünmüyoruz. Fakat karımla birlikte değişik heyecanlar, fantaziler yaşamaya devam etmekten ve karımla bazen aramıza başkalarını da alıp sikişmekten de vazgeçmeyeceğimizi de biliyoruz. Ben bilgisayar kullanmayı ve internete girmeyi pek sevmezdim, fakat yaşamış olduğumuz heyecanlardan ve almış olduğumuz zevklerden dolayı ara sıra bilgisayarın başına geçiyor ve bazı seks sitelerinde dolaşıyordum. İnternette kafamıza göre birilerini arayıp seks konusunda sohbetler ediyordum. Karımla aynı mail adresini kullanıyorduk, bir akşam MSNe gelen bir arkadaşlık davetini kabul etmiştim. Adı Deniz olan bir erkekti bu. Daha ilk konuşmamızda AP (Aktif ve Pasif) olduğunu, her türlü ilişkiye açık olduğunu, sekste sınırsız olduğunu falan anlatmıştı...

Denizle MSNde online denk geldiğimizde konuşuyorduk. (bu arada Deniz ve karım hiç denk gelip konuşmamışlar). Karım Denizi benim kendisine anlattığım kadarıyla tanıyordu. Deniz çok seviyeli birine benziyordu. Denizle birbirimizi Webcamda da görmüştük. Zamanla Denizle birbirimize telefon numaralarımızı vermiştik, Deniz beni her zaman olmasada arada bir arıyor, telefonda da konuşuyorduk. Geçen hafta Cuma günü akşam karım işten geldikten sonra ben de eve erken gelmiştim. Karımla akşam yemeğini yedik, masayı toplayıp, bir yandan içkimizi yudumlarken bir yandan da sohbet ediyorduk. Bir ara karım, “Aşkım yarın dişçiye gitmeliyim, randevu aldım, saat 13:00’de orda olmalıyım, beni yarın götürürmüsün?” diye sordu. Ben de, “Hayırdır neyin var, dişlerinde bir sorun mu var?” diye sordum. “Hayır aşkım birşey yok, sadece kontrol ettirmek ve dişlerimi temizletmek istiyorum.” dedi. “Tamam aşkım yarın ben seni götürürüm.” dedim. Biraz daha sohbet, TV izledik, derken geç oldu yattık. Karımla kısa süren, fakat çok ateşli bir sikişmeden sonra uyuduk.

Sabah karım uyurken ben kalkıp işe gittim. İşlerimi organize etmeye çalışıyordum, karımı dişçiye götürecek ve ondan sonra da işe dönmeyecektim. Çünkü karımın dişçisi Bakırköydeydi. Kendimi işe kaptırmış çalışırken telefonum çaldı, arayan Deniz’di. Nasılsın, iyimisin gibi klasik sorulardan sonra, birden aklıma birşey geldi ve Denize, “Bugün ne yapıyorsun, neredesin?” diye sordum. O da, saat 14:00'e kadar çalışacağını, sonra da eve gideceğini söyledi. Ben ona işten biraz erken çıkıp çıkamayacağını sorunca, o da, “Hayırdır?” diye sordu. Ona karıma süpriz yapmak istediğimi, kendisini karımla tanıştırmak istediğimi ve bugün saat 13:00’de Bakırköyde olacağımızı söyledim. “Sen de o saate orda olursan karımla tanışırsınız.” dedim. Deniz de kabul etti, “Tamam ben de işten erken çıkıp Bakırköye geçeyim.” dedi. Bir bankanın önünde buluşmakta okeyleştik ve telefonu kapadık.

Ben hemen bir plan yaptım, arabada karımı ön koltuğa oturtmamalıydım, ön koltuğa bir koli koyarak orayı iptal ettim. Karım aradı ve onu almaya gittim. Karım apartmandan çıkıp arabaya doğru gelince, camı açarak arkaya oturmasını söyledim, karım da arkaya oturdu ve yola çıktık. Sohbet ede ede dişçiye gidiyorduk. Bakırköye gelince (Deniz’le anlaştığımız) bankanın önünde durdum ve karıma kartımı vererek, “Aşkım ATM’den para çekermisin, yanımda para yok.” dedim. Karım, “Bende var aşkım, gerek yok.” deyince, “Bende hiç para yok, belki lazım olur.” dedim. Karım, “Peki.” deyip arabadan indi. Ben hemen Denizi aradım ve bankanın önündeki gri arabaya gelmesini istedim. Deniz bankanın köşesinde bekliyormuş zaten, arabaya geldi. Arka kapıyı açtım arkaya oturdu. Kısa bir selamlaşma faslından sonra Denize, karımla tanıştıktan sonra, ‘Eşiniz çok güzel oral seks yaptığınızdan bahsetmişti bende doğru olup olmadığını öğrenmek için geldim’ demesini tembihledim. Deniz, “Tamam söylerim de, sonra sorun çıkmasın?” dedi. “Sen rahat ol, sorun yok!” dedim...

Karım ATM’den para çekip arabaya geldi, kapıyı açtı, binerken Denizi farketti ve oturup kapıyı kapatınca, “Merhaba...” diyerek Denize elini uzattı. Ben ikisini tanıştırıp arabayı hareket ettirdim. Bu arada karımla dikiz aynasından göz göze geldik ve “Aşkım hatırlarsan Denizden sana bahsetmiştim, fakat tanışma şansınız olmamıştı, tasadüfen burda karşılaşınca senle tanıştırmak istedim.” dedim. Karım, “Ha evet, hatırladım şimdi...” dedi. Deniz lafa girdi ve “Eşinizin bana sizin hakkınızda anlattıklarını da biliyormusunuz?” diye sordu. Karım da, “Hayır size benim hakkımda ne anlattığı hakkında bir bilgim yok.” dedi. Deniz, “Siz çok iyi yarrak yalıyormuşsunuz?” dedi. Karım da gülerek, “Engin ne derse doğru söyler Denizciğim!” dedi. Bunun üzerine Deniz sikini dışarı çıkardı ve “Hadi bakalım göster marifetini de görelim!” dedi. Karımla dikiz aynasından göz göze geldik, karıma, “Tamam yap!” anlamında göz kırparak kafa salladım. Arabanın camları siyah film kaplı olduğu için dışardan içerisi görünmüyordu...

Karım Denizin sikini eline aldı ve eğilerek yalamaya başladı. Deniz de, karım daha rahat yalasın diye kemerini çözüp pantolonunu aşağıya indirdi. Ben dikiz aynasını ayarladım, aynadan izliyordum. Karım Denizin sikini yalarken, bir yandan da taşaklarını okşuyordu. Sonra karım parmaklarına tükürerek elini Denizin götüne doğru kaydırdı. Denizin sikini yalarken şimdi aynı anda da Denizin göt deliğiyle oynuyordu. Deniz kendini arkaya yaslamış almış olduğu zevkin tadını çıkartıyor, “Harikasın yavrum, gerçekten Enginin dediği gibi harika yalıyorsun, devam et, devam et!” diyordu. Aynadan izlerken ben zevkten çıldırmak üzereydim, sikim kazık gibi olmuştu. Aslında arabayı durdurup adam gibi seyretmek istiyordum, fakat trafikte olduğumuzdan bu mümkün değildi. Karım hiç konuşmuyor, sadece yaptığı işin keyfini çıkartıyordu. Deniz boşalmamak için kendini sıkıyordu, sonunda daha fazla dayanamadı ve “Geliyorum...” diye inledi. Fakat karımın umurunda değildi, Denizin sikini yalamaya devam etti. Karımın parmağı Denizin götündeyken Deniz karımın ağzına boşalmaya başladı. Sanki acı çekiyor gibi inliyordu Deniz...

Denizin boşalması bitince karım parmağını Denizin götünden çıkardı ve doğruldu. Ağzını açtı ve aynadan bana göstererek Denizin döllerini yuttu. Ben aynadan, “İkiniz de harikaydınız!” dedim. Deniz pantolonunu çekip toparlandıktan sonra karımı dudaklarından öptü ve karımın ağzından akanları temizledi. Az ilerde bir dolmuş durağında durdum, Deniz binlerce teşekkür edip indi. Biz de dişçiye doğru devam ettik. Karım, “Aşkım sen ne harika bir adamsın, seni seviyorum!” diyerek öne uzandı ve beni yanağımdan öptü, “O koliyi neden oraya koyduğunu şimdi anladım aşkım!” dedi. Tam zamanında dişçideydik. Dişçi karımı içeri aldı, ben karımı beklerken gazete okuyordum. Telefonum çaldı, arayan Denizdi. Teşekkür üstüne teşekkür ettikten sonra bir şey arzetmek istediğini söyledi. Ben, “Buyur Denizciğim?” deyince, Bakırköyde bir Avukat arkadaşı olduğunu, bekar yaşadığını ve arzu edersek gelip gelemeyeceğimizi sordu. Ben de, “Karım içerde, çıksın seni arayalım.” dedim ve kapadık.

Bir saat sonra karım çıktı. Doktora teşekkür edip ücreti ödedim ve çıktık. Arabaya doğru yürürken karıma Denizin aradığını ve konuştuklarımızı anlattım. Karım da, “Ara Denizi, bana ver...” dedi. Aradım ve telefonu karıma verdim. “Denizciğim merhaba, Enginle konuşmuşsun, birşeyler anlatmışsın, evde kimse var mı? Yalnız sen mi olacaksın? Sen tek olursan olur, başka kimseyi istemiyorum!” dedi. Denizin yalnız olacağını söylemesi üzerine, “Tamam o zaman, yine o bankanın önünden seni alalım, geliyoruz, birazdan ordayız!” dedi ve kapadı. Bana da, “Hadi aşkım gidelim, Denizin yarrağını yemek istiyorum!” deyince nekadar sevindiğimi ve heyecanlandığımı anlatamam. Arabaya bindik ve bankanın önüne gittik. Deniz bizi bekliyordu. Avukat arkadaşından evin anahtarını almıştı. Yolu tarif ediyordu, 15 dakika sonra, “Müsait bir yere parkedelim.” deyince geldiğimizi anladım. Arabayı parkedip indik, apartmana girip dördüncü kata çıktık ve eve girdik...

Modern döşenmiş bir bekar eviydi, temiz ve düzenliydi. Salona geçtik oturduk. Deniz çok heyecanlıydı, elinde birer bardak meyva suyu ile geldi. Birer yudum aldık, kimse konuşmuyordu. Karım ayağa kalktı, “Deniz hadi bana evi gezdir, eşlik et!” diyerek salondan çıktı, evi dolaşmaya başladı. Deniz, “Seve seve...” diyerek kalktı ve karımın arkasından gitti. Bir iki dakika sonra sesler kesildi. Ben de kalkıp banyoya gitmek istedim. Banyoyu buldum. Kapıyı açtığımda, karım pantolonunu ve külotunu çıkarmış bir halde lavaboya doğru eğilmiş, Deniz de karımın arkasına çömelmiş, karımın amını götünü yalıyordu. Deniz beni görünce bir an afalladı ve “Pardon Engin, kusura bakma lütfen...” deyip ayağa kalkmak istedi. Fakat karım Denize, “Geri zekalı salak, yalamaya devam etsene, Engin geldiyse geldi, sen işine bak!” dedi. Deniz suratıma suçluluk duygusuyla bakarken, ben de devam etmesini söyleyince, tekrar karımın arkasına çömelip karımın amını götünü yalamaya devam etti...

Ben de pantolonumu indirip lavabonun hemen yanındaki klozete oturdum, hem onları seyrediyor hem de işiyordum. İşemem bitince ayağa kalktığımda, Deniz de karımı bırakıp bir anda sikimi ağzına aldı ve yalamaya başladı. Karım bizi bir süre izledikten sonra, “Hadi kalkın içeri geçelim!” dedi. Hep birlikte salona döndük ve üçümüz de çırılçıplak soyunduk. Deniz hemen önüme eğilip sikimi yalamaya devam etti. Ben de karımla öpüşmeye başladım. Sonra karım koltuğun üzerine çıkıp amını ağzıma verdi ve “Yala Hayvan!” dedi. Karımın amını yalamaya yemeye başladım. Karım ağzıma boşaldıktan sonra, “Yeter bukadar! Hadi aşkım yere uzan!” dedi. Yere halıya uzandım. Karım Denizin götünü yalayıp, sırtı bana gelecek şekilde Denizi kucağıma sikime oturttu. Kendisi de Denizin sikine oturdu. Ben Denizin götünü sikerken Deniz karımın amını sikiyordu. Üçümüz de müthiş zevk alıyorduk, fakat Deniz çok daha şanslıydı, hem sikiliyor, hem de sikiyordu. İnlemelerimiz birbirine karışmıştı. Karım zevk çığlıkları atıp Denize küfürler ediyordu. Deniz ise, “Devam, devam!” diye inlerken, ben Denizin götünü sikmenin ve karımı siktirmenin keyfini yaşıyordum. Karım çığlık çığlığa boşaldıktan sonra Denizin üzerinden kalktı ve sikini yalamaya başladı. Ben Denizi sikmeye devam ettim ve hırlayarak Denizin derinliklerine boşalırken, Deniz de sikimden kalkmadan karımın ağzına boşaldı. Karım son damlasına kadar hepsini emdikten sonra Denizle öpüşmeye başladılar.

Üçümüz de bitmiştik, yerde birkaç dakika dinlendikten sonra biz kalktık ve üzerimizi giyindik. Karımla Deniz son kez öpüşüp, birbirimize teşekkür edip çıktık. Arabamıza binip evimizin yolunu tuttuğumuzda biraz yorgun, ama çok mutluyduk. Eve vardığımızda doğru banyoya girip duşumuzu aldık. Sonra Wiskilerimizi alarak, tatlı bir yorgunlukla kendimizi koltuklara bıraktık. Wiskilerimiz bittikten sonra birbirimize sarılarak uyumuşuz.

Akşam saat 21:00 gibi uyandım. Acıkmıştım, karımı uyandırdım, “Canım kalk hadi, karnım acıktı, hadi birşeyler yiyelim.” dedim ve dudaklarından öptüm. Karım da, “Canımsın, açlıktan ölüyorum, yemek yapmak istemiyorum, hadi dışarı çıkıp Fastfood türünde birşeyler yiyelim!” dedi ve kalktı. Altına tangasını ve eşofmanını giyip, sütyen takmadan üstüne kazağını ve montunu giydi. Ben de pantolonumu ve tişörtümü giyip evden çıktık. Evimizin yakınındaki MC Donalds’a gidip karnımızı doyurduk ve eve geri döndük. Yapacak bir şeyimiz yoktu, TV izlemeye başladık. Konuşuyorduk. Karım, “Engin bugün beni Denizle tanıştırmak nerden aklına geldi?” diye sordu. “Kızdın mı yoksa karıcığım?” dedim. “Hayır salak, neden kızayım? Çok hoşuma gitti, çok heyecanlıydı. İyiki senin karınım aşkım. Demek ben çok güzel yarrak yalıyorum ha?” diyerek gülümsedi. “Evet karıcığım, hemde çok güzel yalıyorsun! Bugün arabada Denizin sikini de çok güzel yaladın, götünü parmaklayarak...” dedim.

Bunları konuşurken sikimin kazık gibi olduğunu gören karım, “Demek öyle! Demek senin de götün kaşınıyor ibne kocam! Farkındamısın ben bu gün seninle pek ilgilenemedim?” dedi ve sikimi eliyle yokladı. (Karımın yanında götümü travestiye siktirdiğimi okumuşsunuzdur). “Evet kaltak, ben de öyle istiyorum!” deyince, karım hemen ayağa kalktı ve bir çırpıda soyundu. Sonra benim pantolonumu ve külodumu çıkarıp önümde diz çöktü. Yarrağımı eline alıp yalamaya başladı. Her tarafını yalıyor, taşşaklarımı emiyordu. “Biraz kaykıl!” deyince koltukta biraz kaydım ve kaltak karım göt deliğimi yalamaya başladı. Çok hoş bir duyguydu. Göt deliğime bolca tükürüp parmağını soktu ve sikimi yalamaya devam etti. Ben, “Ohhhhhhh!” derken, ikinci parmağını da soktu. “Harikasın kaltak, çok güzel, devam et!” dedim. Karım, “Tabiki devam edecem, ibne kocam!” diyerek götümü parmaklayarak sikimi yalıyordu...

Ben zevkten uçuyordum resmen. Karım birden durdu ve “Bekle biraz!” diyerek, bir koşu yatak odasına gidip geldi. Titreşimli Vibratörünü getirmişti. “Kaldır bacaklarını ibne!” diyerek Vibratörün titreşimi açtı ve götüme soktu. Vibratörü götüme burgu gibi kıvıra kıvıra sokup çıkarırken aynı anda da yarrağımı emiyordu. Fazla dayanamadım ve karımın ağzına patladım. Karım son damlasına kadar hepsini emip yuttuktan sonra beni öylece bıraktı, Vibratörü alıp karşıma oturdu, amına sokup çalıştırdı. “Boynuzlu pezevenk! İbne seni!” diye bana küfürler ederek Vibratörü amına sokup çıkarıyordu. Bu manzarayı izlerken sikimin yeniden kıpırdamaya ve hafif hafif sertleşmeye başladığını hissediyordum. Karım ayağını taşaklarıma uzatıp ayağıyla okşamaya başladı. Ayağının başparmağını götüme sokmasıyla benim yarrak kazık gibi olmuştu. Birden ayağa kalktım ve karımın amından Vibratörü çıkarıp, “Dön arkanı, domal orospu!” diyerek karımı koltuğa domalttım. Vibratörü karımın götüne sokup titreşimi açtım ve ben de yarrağımı karımın amına sokup deli gibi sikmeye başladım. Çok geçmeden ikimiz de aynı anda orgazm olup böğüre böğüre boşaldık...

Karımın amından taşanlar koltuğa akıyordu. Sikim karımın amında küçülüp kendiliğinden çıkınca, titreşimini kapatarak Vibratörü de karımın götünden çıkardım. İkimiz de bitmiştik. Karımı koltuktan kaldırdım, elinden tutarak banyoya gittik. Birlikte duşumuzu aldıktan sonra doğru yatakodamıza gidip, birbirimizin çıplak tenine sarılıp öpüşerek uyuduk...

Tüm saygımla.

[Engin]

Annemin Sikişmeleri!

Annemin Sikişmeleri! (Ali 26 Y., İstanbul / Türkiye)

Bundan 10-15 sene öncesi Anadolunun uzak bir köyünde yaşıyorduk. Tam olarak kaç yaşındaydım hatırlamıyorum. Benden başka 2 kardeşim daha var, ama onlar benden çok daha küçüktüler. Köyde gelirimiz sınırlı olduğu için babam para kazanmak için sürekli büyük şehirlere inşaatlarda çalışmaya giderdi. Amcamlarla evlerimiz birbirine yakındı. Babam yine çalışmaya gurbete gitmişti. Annemlerin yatakodası ayrıydı, ben ve kardeşlerim ise öteki odada yatardık. Babam gideli 3-4 gün falan geçmişti. Gece olmuş yatmaya gitmiştik. Bir ara bazı sesler duyup uyanmıştım. Kuşlık vakti, hava yeni yeni aydınlanıyordu. Neler oluyor, eve hırsız mı girdi diye kalktım bakmaya gittim. Sesler annemin odasından geliyordu. Kapıya yaklaşınca annemle amcamın seslerini duydum. Annem amcama, “Sessiz ol, çocukları uyandırma!” diyordu. Resmen şok oldum, annem öp öz amcamı yatakodasına almıştı...

Ben tabi daha da merak ettim ve kapının deliğinden baktım. Yataktalardı ama sevişmeye daha yeni başlamışlardı, amcamın üzeri giyinikti ve annemin üstünde gecelik vardı. Biraz öpüşüp fingirdeştikten sonra amcam soyunmaya başladı. Annem de geceliğini, sütyen ve külodunu çıkardı. Annemi çıplak olarak ilk defa görüyordum. Bembeyaz vücudu vardı. Amı hafif kıllıydı ve göğüslerinin ucu kahverengiydi, ama uçları dimdik olmuşlardı. Annem sırt üstü yattı amcamın soyunmasını bekliyordu. Amcam en son külodunu da çıkarınca yarrağı kalkmıştı. Amcamın yarrak baya kalın ve uzundu, diyebilirim ki 19-20 cm rahat vardı. Amcam annemin bacakarasına yanaşıp annemin dudaklarını öpüp yalamaya başladı. Sonra göğüslerine inip, annemin memelerini emzik gibi emiyor, ısırıyor, yalıyor öpüyordu. Amcam daha sonra aşağılara inip annemin amını yalarken ise annem inliyordu...

Amcam annemin amını baya uzunca yaladı. Annem, “Hadi erkeğim sok içime, şimdi çocuklar uyanacak, yakalanacağız!” diye yalvarıyordu. Amcam yarrağının başını tükürüpleyip annemin bacakarasına yanaştı, annemin amına soktu. Annem sanki acı çekiyor gibi sesler çıkarıyor, sanki almakta zorlanıyor gibiydi. Amcam pompalamaya başladığında annem sürekli, “Yavaş ol, amımı yırtacan!” diyordu. Anladığım kadarıyla babamın siki amcamın yarrağı kadar büyük değildi. 5-6 dakika sonra amcam artık annemin amına çok seri gidip gelmeye başlamış ve annem sadece zevkten Ohhluyor, “Kökle erkeğim, daha derinlere kökle!” diyordu. Amcam ise, Abimin siktiği amı sikmek kadar zevkli bir şey yok!” diyerek pompalamaya devam ediyordu. Daha sonra amcam annemin bacaklarını omuzladı ve sikmeye devam etti. Annemin bacakları tavana bakarken amcamın yarrağı herhalde daha derinlere giriyordu ki, her soktuğunda annem, “Yavaş ol hayvan herif!” diyordu. Ama amcamın bir sokması vardı ki, gidip gelirken taşşakları annemin götüne çarpıyor, ‘Şak! Şak! Şak!’ diye ses çıkarıyordu...

Amcam annemi yarım saate yakın sikti. Bir ara acayip hızlandı ve hırlamaya, böğürmeye başladı. Annem, “Sessiz ol, çocuklar uyanacak!” diye yalvarıyordu, ama amcam dinlemiyordu. Ve sonunda amcam birden sarsılarak hareketsiz kaldı. Galiba annemin amının içine boşaldı. Sonra annemin üzerine yığılıp kaldı. Annemi biraz öptükten sonra kalktı ve üzerini giyinmeye başladı. Ben o sırada sessizce gidip yattım, uyuyormuş gibi yaptım. Annem bizim odanın kapısını açıp, baktı biz uyuyoruz, kapıyı tekrar kapatıp amcamı gönderdi. Amcam gittikten sonra annem banyoya girdi. Daha sonra gelip bizi uyandırdı. Ben tabii yeni uyanıyormuşum gibi açtım gözlerimi. Annemin saçları ıslaktı, “Banyo mu yaptın?” dedim. “Evet, gece çok terlemişim!” diye cevap verdi, kahvaltı hazırlamaya gitti. Vayy be, annem gözlerimin içine bakarak yalan söylüyordu. Onun bu kadar fahişe olduğunu bilmiyordum. Zavallı babam bize ekmek parası kazanmak için gurbet ellere gidiyor, annem kocasının kardeşine kendini siktiriyordu...

Bu, annemle amcamın (benim tanık olduğum) ilk sikişmeleriydi ama ilk ve son değildi. Yakalanmmak için annemi uzaktan takip ediyordum, nezaman yengem ve çocukları evde olmasa, annem bir koşu amcamın evine gidiyor ve yarım saat bir saat sonra perişan bir halde dönüyordu. Ara sıra da amcam yine gece geç vakitlerde bize gelip, annemi babamın yatağında sikiyordu. Bazen de annem gecenin bir vakti, ahıra hayvanları sağmaya gidiyor, birkaç dakika sonra da amcam ahıra damlıyordu...

Bir seferinde babam gurbetten dönüyordu, şehir merkezine kadar gelmişti. Köye gelmeden evi arayıp anneme, “Büyük çocuğu al şehir merkezine gel, Takım elbise istiyordu, kendisi beğensin, alacam.” dedi. Annem, “Nasıl geleceğiz şehire?” diye sorunca, babam da, bizim köyün merkeze yolcu taşıyan minibüsleri vardı, onlardan birini hususi tutup gelmemizi istemişti. Annem de, “Tamam.” deyip minübüsçünün birine telefon etmişti. Aradan 20 dakika geçmeden minübüs kapıya geldi. Koca minübüs annemle beni şehire götürecekti. Bizim köyden merkeze uzaklık 2 saat sürüyor, yollar bozuk olduğundan. Neyse bindik yola çıktık. Öne oturmuştuk, annem şöförün yanında, ben cam kenarındaydım. Annemle şöför konuşup duruyorlardı, ben camdan dışarıyı seyrediyordum. Baya bir gittikten sonra fısıldaşarak konuşmaya başladılar, konuştuklarını duyamaz oldum. Bizim köyden şehire giden yol dağlık ve ormanlıktır. Hava sisli olduğu için sağımızı solumuzu pek göremiyorduk, onun için yavaş yavaş gidiyorduk...

Kartalkaya denilen mevkiye gelmiştik ki, annem şöföre, “Kenara çek, sıkıştım çişimi yapacam!” dedi. Şöför kenara çekti durdurdu minübüsü, annem indi ve ormana doğru gitti. Aradan 1 dakika geçmeden şöför bana, “Hazır durmuşken ben de işeyip geleyim!” diyerek indi ve o da ormana doğru gitti. Ben cahilim ya, güya kandırdılar beni. Yemedim tabii, kendi kendime, şunun şurasında az yolumuz kaldı, bu çiş molası da nerden çıktı şimdi diye şüphelendim, 2 dakika sonra ben de indim ve ormana doğru gittim. Sisten dolayı ve onlara görünmemek için yavaşça ilerliyordum. Onları görebileceğim kadar yakınlaştığımda, gördüğüm manzara karşısında şaşırmıştım. Şöför anneme sarılmış ayakta öpüşüyorlardı. Sessizce izlemeye başladım. Şöför annemin kazağını yukarı sıyırıp memelerini sütyeninden çıkardı ve memeuçlarını yalamaya başladı. Bir elini de eteğininin altına sokmuş, annemin bacaklarını, amını ve götünü okşuyordu. Annem, “Acele et, kocam bizi bekliyor, hem oğlum arabada tekbaşına korkar!” diye söyleniyordu...

Şöför ceketini çıkarıp yere serdi ve annemi ceketinin üzerine sırtüstü yatırdı. Annem hemen külodunu çıkardı ve şöför de kemerini çözüp pantolonunu çıkardı, yarrağını ıslatıp anneme kökledi ve annemin amını sikmeye başladı. Annem Ahh Ohh çekerek inliyordu. Şöför anneme, “Vay azgın orospu vay, yarım saat sonra kocana kavuşacaksın, ormanda benle sikişiyorsun!” deyip yarrağını annemin amına sert sert sokup sokup çıkarıyordu. Az sonra annem şöföre, “Yat aşağı!” diyerek şöförün üstüne çıktı, yarrağı amına yerleştirdi ve sanki bir atın üstündeki Jokey gibi hoplamaya başladı. Şöför anneme, “Yavaş ol orospu, yarrağımı kıracaksın!” diyor, annemin belinden tutup hoplama hızını yavaşlatmaya çalışıyordu. Şöför arada bir annemin göğüslerini emiyor ısırıyordu. Annem, “Fazla ısırma göğsümde morluk olmasın!” diye yalvarıyordu. Bir iki dakika sonra annemin çıkardığı seslerden boşaldığını anlamıştım. Şöför daha boşalmamıştı ve bu sefer annemi dörtayak domalttı, arkasına yanaşıp yarrağını arkadan annemin amına geçirdi ve iki kalçasını tutup hızlı hızlı pompalamaya başladı. Çok geçmeden de hırlayarak annemin amına boşaldı...

Şöför annemin amından çıkınca, onlar daha toparlanıp üzerlerine çeki düzen vermeden, ben hemen sessizce arabaya gittim ve beklemeye başladım. Az sonra birlikte geldiler ve bana, “Tek başına korktun mu?” diye sordular. Ben de, “Erkek adam korkar mı?” dedim. Şöför bana, “Aferin koçuma!” dedi ve yola devam ettik. Şehre varıp merkezde babamı bulduk. Babam, “Geçiktiniz?” dedi. Şöför de, “Hava çok sisliydi, ondan mecburen yavaş geldik.” dedi. Merkezde biraz oyalandıktan ve bana Takım elbise aldıktan sonra, aynı minübüse binip köye doğru yol aldık. Kartalkaya mevkiinden geçerken, şöförün dikiz aynasından anneme baktığını fark ettim. Anneme göz kırpmıştı, annem de hafif gülümsemişti.

Doğrusu annemin bu kadar azgın olduğunu hiç tahmin etmezdim. Ailemiz dağılmasın diye olanları babama anlatmadım. Ama annemin sikişmeleri bu kadarla bitmedi tabii, daha birçok kişiyle sikiştiğini biliyorum...

[Ali]

Üvey Abimle Grup Sikişi Yaptık!

Üvey Abimle Grup Sikişi Yaptık! (Nilay 22 Y., Samsun / Türkiye)

Merhaba arkadaşlar, ben Nilay, sizlere daha önce 69 Kaymakgibi Sikilen Amlar Sitesinde üvey abimle aramızda geçen aşkı ve sikişi anlatmıştım. Üvey abimle olan ilişkimi birtek en yakın arkadaşım Nesrin biliyordu, o da sürekli bize katılmak istediğini söylüyor, ama ben yüz vermiyordum. Fakat bu Nesrin orusbusu kafasına koymuş, illa ki aramıza girecek. Abim aslında böyle birşeye dünden hazır, ama ben yok olmaz diyordum. Nesrinin halasının oğlu Fırat var, Nesrin ona hep ‘Abi’ der, Fıratla da abim çok yakın kankalar, yedikleri içtikleri ayrı gitmez. Fırat abi evlenmiş ve eşiyle bir yıl kadar evli kalmış, fakat anlaşamamışlar ve boşanmışlardı.

Nesrin birgün Fırat abiye, “Sana birşey söyleyeceğim, ama kimseye söyleme!” diyor, o da, “Tamam söylemem!” diyor, yemin ediyor. Nesrin de abimle benim ilişkimi Fırat abiye anlatıyor ve Fırat abinin ağzı açık kalıyor, “Yok kız olamaz! Yalan söylüyorsun!” diyor. Nesrin de yemin ediyor. Fırat abi, “Vay anasına, çok ilginç! Ama ben bu öğrendiğimi kankama söylemem gerek, benim bildiğimi bilmeli, ben ondan şimdiye kadar hiçbir şey gizlemedim, o benden neden gizlemiş, bunun hesabını ona sorarım!” diyor. Nesrin Fırat abiye yalvarıyor, “Ne olur abi söyleme, Nilay benle konuşmaz birdaha, bana küser!” diyor. Fırat abi, “Yok, soracağım!” diye diretiyor. Nesrinin o zaman aklına bir hinlik gelmiş, “Madem soracaksın abi, öyleyse bir akşam bizimkiler veya sizinkiler evde olmadığı zaman onları davet edelim ve bu konuları konuşalım!” diyor. Fırat abi de, “Bak bu iyi fikir!” diyor, kabul ediyor.

Birkaç gün sonra Fırat abi abimi gördüğünde, “Kanka bu akşam gel de oturalım, bizimkiler evde yok, bir Nesrin bir de ben varım, gelirken Nilayı da getir Nesrin de sıkılmamış olur.” demiş. Abim de beni aradı, “Akşam hazırlan Fıratlara gidiyoruz, bizi davet etti, Nesrin de ordaymış.” dedi. Ben bir anlam veremedim ama, “Tamam abi!” dedim. O akşam hazırlandım, sanki başımıza geleceklerden haberim varmış gibi en seksi iç çamaşırlarımı ve elbiselerimi giydim ve abimle Fırat abilere misafirliğe gittik. Kapıda bizi Fırat abi ve Nesrin karşıladı. Nesrinin de benden aşağı kalır yanı yoktu, o da çok seksi ve zarif giyinmişti. Fırat abi abime Nesrinle beni işaret ederek, “Kanka şunlara bakarmısın, birbirleriyle şıklık yarışına girmişler, göz kamaştırıyorlar!” dedi. Abim de, “Ama ikisine de yakışmış!” dedi. Nesrin bir sürü yemek hazırlamış, onunla yemekleri servis yaptık. Mutfaktayken Nesrin bana bir ara, “Bu akşam sana bir sürprizim var...” deyip, ısrarlarıma rağmen cümlenin sonunu getirmedi.

Yemeklerimizi yedik oturma odasına geçtik. Ben abimin yanına, Nesrin de Fırat abinin yanına oturdu. Kahvelerimizi içerken ordan burdan konuşmaya başladık. Ama hep konuşmalar ya benim, ya da Nesrinin üzerinde dönüp dolaşıyordu. Fırat abi dolaptan bir büyük şişe Rakı getirdi, biz de Nesrinle biraz meyva hazırladık ortaya ve içmeye başladık. Birkaç dubleden sonra Fırat abi abime, “Bunları evlendirmeyelim kanka, evlendirirsek kıskanırız ve zorumuza gider!” deyince, abim de, “Ben zaten Nilaya evliliği yasakladım!” dedi. Bunun üzerine Fırat abi, “Biliyorum kanka, herşeyden haberim var!” dedi. Abim şaşırmıştı, “Neden haberin var?” dedi. Fırat abi de, “Aslında sana dargınım kanka, ben senden hiçbir şey saklamadım, ama sen benden sakladın, Nilayla aşk yaşadığınızı biliyorum!” dedi. Abimle birlikte ben de kıpkırmızı oldum ve Nesrine, “Dayanamadın yumurtladın, değil mi?” dedim. Nesrin de pişkin pişkin, “Evet söyledim, çünkü sizleri çok seviyoruz, bizden utanmanıza çekinmenize gerek yok!” dedi. Abim Fırat abiye, “Kanka sana karşı mahçup oldum, sen şimdi beni ahlaksız biri olarak görürsün!” dedi. Fırat abi de, “Olur mu kanka, asla öyle düşünmem, bana göre bunlar normal şeyler!” dedi.

Abim de, “Normal şeyler diyorsun da, peki sen yaparmısın böyle bir şey? Mesela Nesrinle?” dedi. Fırat abi, “Valla bilmiyorum ki, şimdiye kadar böyle birşeyi hiç düşünmedim...” dedi. Abim de, “Şimdi düşün işte, bak Nesrin yanında, mesela onu öpermisin?” dedi. Fırat abi de Nesrin de şaşırmışlardı ve ne diyeceklerini, ne yapacaklarını bilemediler. Fırat abinin şaşkınlığı geçince, “Öperim tabii, ama bunu Nesrin de istemeli!” dedi. Ben hemen lafa girdim ve Nesrine, “Kız topu sana attılar, haydi bakalım, söz sende!” dedim. Nesrin bir iki saniye düşündükten sonra, “İsterim... ama siz varsınız, sizin yanınızda olmaz, utanırım!” dedi. Benim kafa çakır ya, hemen abimin dudaklarında yapışıp öptüm ve “Bak biz sizin yanınızda öpüştük! Haydi şimdi siz de öpüşün!” dedim. Fırat abiyle Nesrin akıllarınca bize oyun kurmuşlardı, şimdi o oyunun içinde kendileri kalmıştı. Abim de Fırat abiye ısrar ederek, “Haydi kanka, görelim marifetini!” dedi. Fırat abi Nesrini kendine çekti ve dudaklarından kısaca öptü bıraktı ve “Hiç de zor değilmiş!” dedi. Nesrinin kafa da çakır, eteğini hafif yukarı çekerek Fırat abinin kucağına oturdu ve dudaklarına bir yapıştı ve çok iştahlı bir şekilde öpüşmeye başladılar...

Deli gibi öpüşürlerken Fırat abi de Nesrinin göğüslerini ve kalçalarını okuşuyordu. Nesrin kırmızı iç çamaşırı giymişti. Biz de abimle öpüşmeye başladık, aynı vaziyette bende eteğimi yukarı topladım ve abimin kucağına oturdum, deli gibi öpüşüyorduk. Ben beyaz dantelli iç çamaşırı giymiştim. Artık karşılıklı koltuklarda öpüşüyorduk. Abim benim üstümdeki elbiselerimi çıkarırken, Fırat abi de Nesrinin üzerini çıkarıyordu. Nesrin de ben de sadece iç çamaşırları ile kalmıştık. Fırat abi abime, “Kanka burada rahat olmuyor, yatak odasına gidelim!” dedi. Hep birlikte kalktık. Yatak odasına giderken Nesrinle benim başımız hafiften dönüyordu ve sallanarak yürüyorduk. Erkekler henüz soyunmamıştı, odaya vardığımızda ayakta ben abimi soyarken, Nesrin de Fırat abiyi soydu. Şimdi hepimiz de de iç çamaşırlarımızla kalmıştık. Yanyanaydık, ilkönce ben abimin külodunu indirdim, sonra Nesrin Fırat abininkini indirdi, biz eğildik abilerimizin siklerini yalamaya başladık. Bu arada Fırat abi bir benim başımı abimin sikine bastırıyordu, bir Nesrinin başını kendi sikine...

Biraz saksodan sonra, abim Fırat abiye, “Kanka bu amına koduğumun oruspularını bu gece yarrağa doyuralım!” dedi. Fırat abi de, “Doyuracağız ortak, sen merak etme!” dedi. Sonra bizi yatağa yanyana sırtüstü yatırdılar ve kasıklarımızdan tutarak yatağın kenarına çektiler, onlar ayakta, abim bana, Fırat abi de Nesrine sokmak için pozisyon aldılar. Nesrin daha bakireydi, “Fırat abi ilk erkeğim sen olacaksın, ikinci erkeğim de kankan olacak, ona göre!” dedi. Fırat abi de, “Olacak olacak merak etme, sen önce benim karım ol şimdi!” deyip Nesrine bir soktu, Nesrinin çığlığına ben bile irkildim. O sırada abim de bana soktu, bizi öyle bir sikiyorlardı ki, sanki yarışmaya girmişler, en iyi sikiciyi seçiyorlar gibiydiler...

Belli bir zaman sonra abim Fırat abiye, “Ortak eş değişelim mi?” dedi. Fırat abi de, “Tamam ortak, haydi!” dedi ve üstümüzden çekildiler, biz Nesrinle aynı vaziyette yatıyoruz. Fırat abinin siki kanlıydı, o kanlı sikini amıma öyle bir soktu ki, o anda kendimi sanki benim de kızlığım yeni bozulmuş gibi hissettim. Abmin yarağı Fırat abinin yarağından az kalındı, abim de Nesrinin kanlı amına yarağını soktukça Nesrin daha da sesli bağırmaya ve inlemeye başladı. O gece yediğimiz yarağın hesabını tutamadım, sabaha kadar Nesrinle benim sikilmedik yerimizi bırakmadılar. Aklınıza gelecek her pozisyonda ve her delikten siktiler bizi. Bir ara abimle Fırat abi Nesrini tost yaptılar, Nesrini bağırta bağırta amdan götten aynı anda siktiler. Sonra da ben aynı anda 2 yarak yemenin zevkine vardım. İki yarağı birden yemeyen kadın bence çok şey kaçırıyor, onun zevkine varmayan hayatında seksi tam tatmamıştır...

Hepinizi öptüm!

[Nilay]

(2) Komşumun Oğluna Seks Öğretmenliği Yaptım!

Komşumun Oğluna Seks Öğretmenliği Yaptım (2) - (Nesrin 36 Y., İstanbul / Türkiye)

Komşumun oğluyla yaşadıklarım bana Doping gibi gelmişti ve o günden sonra gecelerim daha da güzelleşmişti. Kocamla daha istekli sevişiyor, seviştikçe de doymak bilmiyordum. Kocam da bu azgınlığımı fark etmişti ve yatakta her isteğime cevap veriyor, her pozisyonda sikiyordu beni. Akşam olup ta kocamın eve gelmesini sabırsızlıkla bekliyor, beklerken bazen dayanamıyor ve kendi kendimi tatmin ediyordum. Sonra duşumu alıp yemeğimi hazırlıyor ve nerdeyse kocamı yatakta sikişe hazır bekliyordum. Kocam eve gelir gelmez onu tahrik etmek için her şeyi yapıyor, önce kocama hoşgeldin saksosu çekip duş almaya öyle gönderiyordum. Sonra yemek faslı ve gecenin devamında yatakta kocama amımı emdire emdire, dillete dillete siktiriyordum kendimi. Kocamın hiç şikayeti yoktu. Aksine, bir dediğimi iki etmiyor, canımın sikişmek istediğini hissettiği anda biniyordu üzerime...

Bu arada komşumun oğluyla yaşadıklarımın üzerinden 10 gün kadar geçmiş ve onu hiç görmemiştim. Daha doğrusu özellikle gündüzleri onun geliş gidiş saatlerinde ortalarda görünmüyordum ve onunla karşılaşmamaya çalışıyordum. O da benimle görüşmek için herhangi bir girişimde bulunmamıştı. Aslında merak da ediyordum, kızarkadaşıyla ne yapmıştı ki acaba?

Bir gün öğlen saat birden sonra camdan bakarken onu gördüm. Apartmandan çıkıyordu. Gayet şık giyinmiş, saçlar jölelenmiş gidiyordu. Sanırım kızarkadaşıyla buluşacaklardı, bakalım neler olacaktı. Çok merak etmeme rağmen sormak ta istemiyordum, zaten yanlış bir iş yapmıştım. Merakımı gidermek için soracağım herşey sanki komşumun oğluyla bir ilişki başlatacakmış gibi geliyordu bana. Apartmandan çıktıktan sonra kafasını kaldırıp benim pencereye bakınca göz göze geldik, gülümsedim ve perdeyi kapatıp içeri girdim. TV karşısına uzandım, kanallar arasında geziniyordum. Kanalın birinde yeni başlamış bir aşk filmi vardı, onu seyretmeye başladım. Filmin sonunda müthiş romantik bir öpüşme sahnesi vardı. Erkek kızı vücuduna dayamış, dudaklarını emerek öpüyordu. Amımın kıpırdadığını hissettim. Külodumun üzerinden okşadım. Sım sıcaktı. Islaktı. Ama masturbasyon yapmak istemiyordum, kocam akşama düzerdi beni nasıl olsa...

Kalktım mutfağa gittim, buzdolabından kendime soğuk bir Bira çıkardım. Bardağa doldurdum. Köpürdü. Biranın köpüğünü çok severim. Hemen dudaklarıma götürdüm. İçerken tişörtüme döküldü. Zaten sütyenim yoktu, memelerim ıslandı, tişörtün üzerinden uçları görünüyordu. Gidip tişörtümü değiştirmeyi düşünürken kapının zili çaldı. Şaşırdım, bu saatte kimseyi beklemiyordum, kim olabilirdi ki? Düğmeye bastım aşağıdaki kapı açıldı. Asansör çalıştı. Merakla bekliyordum. Asansörün kapısı açıldı. Komşumun oğluydu gelen. Ama giderkenki afra tafrasından eser yoktu. Saçalar dağılmış darmadağındı. “Noldu Oğuz?” dedim. “Nesrin teyzeeee....” diye ağlamaya başladı. “Gel! İçeri gel, ağlama, anlat noldu?” dedim. Salona geçtik. Kanepeye oturduk. Boynuma sarıldı. Hüngür hüngür ağlıyordu. “Noldu anlatsana çocuk!” dedim. “Nesrin teyze... Çok kötü...” dedi. “Ya bir sakin ol, anlat bakalım neymiş kötü olan?” dedim. Hıçkıra hıçkıra anlatmaya başladı. Kızla buluşmuşlar, ele ele tutuşmuşlar. Siki sertleşmiş tabi bu arada. Kızı öpmeye kalkmış. Dudakları dudaklarıyla buluşunca, kız elini bunun sikine atmış, bizimki heyecandan hemen boşalmış. Her tarafı batmış. Kız da, “Ne o hemen boşaldın?” demiş gülmüş. Bizimki de kızın yanından kaçmış, ağlayarak bana gelmiş...

Haydaa ne yapacaktım ben şimdi bununla. Pantolonu, külodu ıslaktı. Elimi sikine attım, ölü balık gibi yatıyordu. “Kalk, hadi banyoya! Yıkan, temizlen! Korkma her şey düzelir!” dedim. Duşun sesi geliyordu. Biraz sonra ona havlu götürdüm, “Birşeye ihtiyacın var mı?” dedim. “Yok Nesrin teyze.” dedi. Duşun perdesini araladım, bizimki vücudunu sabunluyordu. Siki ölgün bir halde bacaklarının arasından sarkıp duruyordu. Dayanamadım, “Seni sabunlamamı ister misin?” dedim. “Zahmet etme Nesrin teyze.” dedi. Yaklaştım, elinden sabunu aldım. Sırtını döndü, omuzlarını sırtını sabunladım. Kalçaları çok güzeldi. Adeta bir genç kızınki gibi yeni tüylenmeye başlamış, daracık, ama taş gibiydi. Heyecanlanmıştım. Önünü döndürdüm. Boynunu, göğsünü sabunladım, karnını göbeğini sabunladım. Amım sıcak sıcak ıslanmıştı yine. Kasıklarına indim. Benim kasıklarım karıncalanıyordu ama onda bir hareket yoktu. Ölgün sikini elime aldım, sabunlamaya okşamaya başladım, bizimkinden çıt çıkmıyordu. Biraz uğraştım. Tık yok, hareket etmiyordu.

“Bak Nesrin teyze, kalkmıyor işte, erkekliğimi kaybettim, artık bundan sonra hiçbir kadını sikemem!” diye sızlandı. “Dur hemen telaşlanma, sorun yok, düzelir her şey!” dedim, dudaklarına bir öpücük kondurdum. Bu arada benim de üstüm başım ıslanmıştı, soyundum ben de duşa girdim. Vücudundaki sabunları akıttım. Birlikte duş alıp çıktık, yatak odasına gittik. Ben yatağa sırt üstü yattım, o ayak ucuma oturdu, ayaklarımı okşamaya başladı. Yukarı doğru çıkıyordu. Bacaklarımı araladım, amım gözlerinin önündeydi şimdi. Önce ürkekçe okşadı, sonra avuçladı. Ürperdim, amımdan sular seller geliyordu yine. Birden eğildi, dudaklarını amımın dudaklarına yapıştırdı, çeke çeke emiyor, dilini amımın derinliklerinde dolaştırıyordu. Bütün günün azgınlığı su olup akıyordu amımdan. Ayağımın birini sikine değdirdim yokladım, halen tık yoktu. Doğruldum onu sırt üstü yatırdım, memelerimin ucu üzüm gibi kabarmıştı, vücudunda dolaştırmaya başladım. Göbeğine geldim, sikine doğru hareketlendim. Ölgün sikini memelerimin arasına aldım, sanki biraz kıpırdamıştı. Ellerimle memelerimi sıkıştırdığımda siki hareketlenmişti. Az sonra siki fişek gibi fırladı, taş gibi olmuş, eski azametine kavuşmuştu. Şimdi memelerimin arasını sikiyordu.

Devam ettim. Biraz sonra doğruldu ve beni sırtüstü yatırdı, bacaklarımı omzuna aldı, sikini bir çırpıda bastı amıma. Ufffff, köküne kadar oturtmuştu. Çıldırmıştım, kalçalarımı yatağa vurmaya başladım. Hızla sokuyor, yavaşça geri çekiyor, köküne kadar saplıyordu. Artık tam bir erkek olmuştu. Seksin her türlüsünü denemiş bir kadın olarak beni göklere çıkarıyordu. Bir an düşündüm de, bu oğlan, ‘Bana öğret Nesrin teyze!’ deyip adamakıllı sikiyordu beni, kerata yoksa oyun mu yapıyordu. Böyle siken birine ben ne öğretecektim ki? Acımasızca basıyor, uçuruyordu beni. İçimden, ben şimdi sana gösteririm deyip, yatağa yan döndüm, onu yere indirdim. Bacaklarımı iyice ayırdım, ayağımın birini göğsüne dayadım. Sikinin başını amıma dayadı. Göğsüne dayadığım ayağımla köklemesini engelliyordum. Sadece başını sokmasına izin verdim. Şimdi sikinin başını amımın dudaklarıyla sıkıyordum, perişan olmuştu. Ayağımla azıcık yol verdim, 2 cm daha girdi. Yine sıkıp gevşettim, sanki amımla sikini sağıyordum. Köklemek için yükleniyordu, ama ayağım izin vermiyordu. Santim santim sokturup, amımın kaslarıyla sıkıyordum içimdeki muhteşem siki.

Çıldırmıştık ikimiz de. Uçuyordum, artık durmam imkansızdı. Bir anda göğsündeki ayağımı çekince, o anda köküne kadar oturttu amımın derinliklerine. Nefes nefeseydik ikimiz de. Biraz geri çekti kendini, sikini başına kadar çıkardı amımdan, sanki içim boşalmıştı. Sonra birden köküne kadar sapladı. Dudaklarımdan bir “Ahhhhhh!” döküldü. Sonra hızlandıkça hızlandı, dudaklarımdan Oooooohhh’lar dökülüyordu artık. Sert sert köklüyordu. Daha da hızlandı ve birden patladı içime. Spermleri amımın iç duvarlarına tazyikle çarpıyordu. İlk fışkırışında ben de kopmuştum, müthiş bir şekilde orgazm oluyordum, dudaklarım kurumuş, nefes alamıyordum. Bitmiştik ikimiz de. Yığıldı kaldı üzerime. Ben mi ona sikişi öğrettim, o mu beni sikti anlamamıştım, ama bitirmişti beni. Duşa girdi. Ben yataktan kalkacak gücü bulamadım kendimde. Duşunu aldı giyindi. Dudaklarıma bir öpücük kondurup çıkıp gitti.

Kocamın gelmesine az kalmıştı. Biraz yatakta uzanıp dinleneyim derken, öylece uyumuşum içimde boşalttığı spermleriyle. Kocam gelmiş, beni öyle çırılçıplak yatıyor görünce, soyunup yatağa girmiş. Memelerimi emerken uyandım, “Dur kocacığım çok terliyim, duş alıp geleyim.” dedim. “Boşver duşu şimdi!” dedi, ağzını amıma gömdü, dillemeye başladı. “Kız, amın bu gün fena ballanmış, tadı çok güzel!” diyerek, komşu oğlunun bir saat önce içime fışkırtmış olduğu dölleri yalayıp yuttu. Nasıl derdim ki, biraz önce siktirdim kendimi, senin bal dediğin alt kattaki komşu oğlanın spermleri diye? “Seni beklerken dayanamadım masturbasyon yaptım kocacığım!” dedim. Kocam da, “Senin bu azgın haline bayılıyorum karıcığım!” diyerek sikini oturttu taze sikilmiş amımın derinliklerine, daldıra çıkara yeniden uçurdu beni. Komşumun oğluyla geçirdiğim harika dakikalar, kocamla yine bol sikişli geçecek gecenin başlangıcı olmuştu...

[Nesrin]

(1) Komşumun Oğluna Seks Öğretmenliği Yaptım!

Komşumun Oğluna Seks Öğretmenliği Yaptım! (Nesrin 36 Y., İstanbul / Türkiye)

Ben Nesrin. 36 yaşında oldukça güzel ve evli bir kadınım. Memelerim kalçalarım bir çok erkeği dönüp baktıracak kadar güzeldir. Eşim 39 yaşında, iyi bir işi olan, oldukça yakışıklı, karizmatik bir erkek. Cinsel yönden hiçbir sorunumuz yok, hemen her gece her türlü pozisyonda sevişiriz. Cinselliğimi doyasıya yaşatıyor bana, o konuda eşime minnettarım.

Geçen gece yine sıkı bir geceydi, 3 kere göklere çıkardı beni. Ertesi sabah beni uyandırmadan gitmişti. Saat 10 gibi uyandım, yatakta çırılçıplaktım, daha memelerimden diş izleri geçmemişti. Harika bir geceydi gerçekten, düşünüce içim ürperdi. Yatakta gerindim biraz, ellerim vücudumda dolaştı. Kalktım yataktan, banyoya girdim, duşumu aldım. Yatak odasında aynanın karşısında vücudumu inceledim. Harika görünüyordu vücudum. Ama ayva sarısı tüylerim azıcık uzamıştı, alınması gerekiyordu. Bu konuda eşim de, ben de çok hassasız. Hiç tüy istemez vücudumda. Tekrar banyoya gittim, ağdamı hazırladım, vücüdumdaki tüylerin temizliğini yaptım. Ağdam bitmişti. Pırıl pırıl olmuştum. Aklıma dün gece gelince yine ıslanmıştım. Aslında o anda yine sevişmek istiyordum, hatta bir ara eşime telefon açıp gelmesini istemeyi bile düşündüm, ama işyeri uzaktı, hevesimi akşama bıraktım. Ağda sonrası duşumu almadan önce bir sigara içmek istedim. Üzerime bir şeyler giyip sigaramı yaktım, balkona çıktım. Temiz hava iyi gelmişti...

Sokağın köşesinden, 2 kat altımızda oturan ve Liseye giden komşumuzun oğlu Oğuz göründü. Beni balkonda görünce, “Merhaba Nesrin teyze!” dedi. “Merhaba Oğuz!” dedim. Annesi de çalıştığı için öğleden sonra evde yalnız olacaktı. Apartmana girdi. Biraz sonra kapım çalındı. Açtım gelen Oğuzdu. “Hayrola Oğuz?” dedim. “Nesrin teyze biraz konuşabilirmiyiz?” dedi. Ben de, “Gel bakalım...” deyip içeri aldım. Üzerimde bir şort ve dekolte kısmı oldukça açık bir tişört vardı, hemen hemen her yerim ortadaydı. “Yemek yedin mi?” dedim. “Hayır.” dedi, “O halde birlikte yiyelim.” deyip yemek hazırlamaya başladım. Ben mutfakta yemek hazırlarken Oğuzun gözlerinin üzerimde dolaştığını hissediyordum. Yemek yedik salona geçtik. “Evet anlat bakalım, ne konuşmak istiyordun?” dedim. Yüzü kızarmıştı. “Nesrin teyze ama bu aramızda sır olarak kalacak, annemlere söylemeyeceksin değil mi?” dedi. Güldüm, “Tamam senle sırrımız olsun!” dedim. Yanakları biraz daha kızarmıştı. “Evet, anlat bakalım, sorun nedir? Yoksa derslerinde problem mi var?” dedim. “Yok, derslerim çok iyi...” dedi. Daha çok merak etmiştim.

“Bir kız arkadaşım var.” dedi. “Ooo, bak sen, bizim Oğuz büyümüşte kız arkadaşı olmuş! Eee? Nasıl gidiyor? Peki sorun ne?” dedim. Kızla buluşuyorlarmış, aynı sınıftalarmış. Kızı bir kere öpmüş, ama başka ne yapacağını bilmiyormuş, ne yapması gerektiğini anlatırmıymışım. Demek kıza birşeler yapmak istiyordu. Güldüm, “Ne yapmak istiyorsun peki?” dedim. Daha da kızardı ve “Sevişmek istiyorum, ama ne yapacağımı, nasıl yapacağımı bilmiyorum!” dedi. “Peki kız arkadaşın ne diyor bu işe?” dedim, onun da istediğini söyledi. “Peki hiç porno film izledin mi?” dedim, izlemediğini, birkaç kere porno resim gördüğünü söyledi. “O konuda senin için ne yapabilirim, bilmiyorum ki?” dedim. “Ne yapmam gerektiğini bana anlatırmısın?” dedi. Güldüm, resmen benden ona sikişmeyi öğretmemi istiyordu. Bir anda ıslandığımı hissettim. “Peki, gel benimle!” diyerek onu yatak odasına götürdüm, yatağa yatmasını söyledim. DVD Playere bir pornofilm yerleştirdim, çalıştırdım. “Bak bunu seyret, benim anlatmamdan daha iyidir!” dedim. Yatağa uzandı, başının altına bir yastık koydum. Onu öylece bıraktım banyoya gittim, biraz önce yarım bıraktığım duşumu almaya.

Sıcak su bedenime değince yeniden amım alevlendi. Amımı avuçladım, ıslak ıslak yanıyordu. Amımla oynadım, biraz parmakladım, nerdeyse boşalacaktım. Memelerim şişmiş, uçları çivi gibi sertti. Yarım saat kadar suyun altında kaldım ve 2 kez boşaldım. Bornozumu giyip banyodan çıktım. Bakalım bizim haylaz ne yapıyor diye yatak odasına girdim. Ben girince birden örtüyü üzerine çekti hemen. “Ne yapıyorsun Oğuz?” dedim. “Hiiiç...” dedi. Kıpkırmızıydı. Filmdeki adam önündeki kızı domaltmış pompalıyordu. Yaklaştım örtüyü çektim ve şok oldum. Bizim haylaz pantolonunu çıkarmış, dimdik siki elindeydi, tam 31 çekerken yakalamıştım. Aman tanrım bu neydi böyle? Bu yaşta ne biçim bir yarak vardı, 18 cm den büyüktü, kalın, damarlı, muhteşem birşeydi. Doğrusu içim gitmişti. Yatağın kenarına oturdum. Bornozum açılmış memelerim görünüyordu. Yaklaştım yarağını elime aldım, harikaydı. Daha okşamadan kıpkırmızı oldu ve titremeye başladı, kasıldı. Boşalacaktı. Koca yarağı göbeğine doğru yatırdım ve fışkırmaya başladı. Yüzüne kadar gidiyordu fışkırmaları, vücudunun üst kısmı spermle kaplanmıştı. Sarsıla sarsıla boşaldıktan sonra titremesi geçmiş, sakinlemişti...

“Kalk hemen! Kalk doğru banyoya!” dedim. Utanmıştı, kalktı banyonun yolunu tuttu. Ben yatağa uzandım. Daha yataktan eşimin sperm kokusu gitmemişti, şimdi gencecik bir sikin kokusu vardı yatakta. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Ne yapıyordum ben, hiç doğru değildi bu yaptığım. Ama bir erkeğin ilk siktiği kadın olmak duygusuydu beni allak bullak eden. Düşünün, hangi erkek ilk siktiği kadını ömür boyu unutur? Ama yapmamalıydım. Bornozumun önünü kapattım. Banyodan çıkınca giyinip gitmesini isteyecektim. Yatak odasına geldiğinde vücudunda su damlaları pırıl pırıl parlıyordu. Ben daha birşey demeden, “Nesrin teyze, kadınların orası çok küçük, o kacaman şeyler nasıl giriyor ki? Hem ben hemen boşaldım, filmdeki o adam kızı yarım saat sikti ve boşalmadı, kesin bende bir sorun var, öyle değil mi?” dedi. Buyur burdan yak, ben çocuğu evden göndermeyi düşünürken, sorduğu sorulara bak! “Yok, sende sorun yoktur, düzelir her şey, merak etme...” dedim. “Peki, o daracık yere sokunca acımıyor mu?” dedi. Daracık derken acaba amdan mı bahsediyordu, götten mi? “Nereye sokunca?” diye sordum...

Yaklaştı bornozumun önünü açtı, bacaklarımı araladı, amımı işaret ederek, “Buraya sokunca!” dedi. Kaymak gibi amım önündeydi, şimdi yakından incelemek istiyordu sanırım. Gözlerime yalvaran gözlerle baktı ve “Dokunabilirmiyim?” dedi. Islanmıştım, içerden sularım pınar gibi geliyordu. Cevabımı beklemeden amımı avuçlayınca irkildim. Fakat terslemedim, bakalım ne yapacaktı. Amımı okşamaya başladığında çıldırtıyordu beni. Amımın dudaklarını araladı, amım iyice açılmıştı, akan sıvıları gördü, parmağını ıslaklığıma değdirdi. Parmağıyla amımın orasıyla burasıyla oynamaya başladı. Parmağı klitorisime değdikçe irkiliyordum ve klitorisim şişiyordu. İlgisini çekti herhalde, klitorisimle oynamaya başladı. Çıldırıyordum sanki, kalçalarımı kaldırıp yatağa vuruyordum...

Dayanamıyordum artık, saçlarından tuttuğum gibi başını amıma dayadım. Ne yapacağını şaşırdı. “Hadi em!” dedim. Amımı emmeye başladığında kudurmuştum iyice. Amımı ağzına doldurup tamamını içine çekmeye başladı. Offf be, harika yapıyordu. Kocam da harika emerdi, ama bu başkaydı. Amımı emerken de memelerimi avuçlayıp sıkıyordu. Birden dilini amımın derinliklerine soktu, diliyle sikiyordu beni sanki. Yan döndüm, kalın yarağını elime aldım, damarları şişmişti iyicene. Dilimi sikinin başına değdirdimde kasıldı. “Rahat bırak kendini, sen amımı emmeye dillemeye devam et!” dedim. Dili amıma daha hızlı girip çıkmaya başladı. Sikinin başını dudaklarımın arasına aldım. Nefisti. Emmeye başladım. Nabız gibi atıyordu ağzımda. Tamamını alamıyordum ağzıma, yarısına kadar ağzıma sokup çıkıyordum. Yarağının başı pırıl pırıl parlıyordu. Artık çıldırmıştım, doğruldum, onu sırt üstü yatırdım, üzerine çıktım. Siki amıma değmişti artık, sikini amımın dudakları arasında oynatıyordum. Sularım akıyordu. Bir yandan da nasıl girecek bu içime diye düşünüyordum...

Eğildim biraz, memelerim ağzındaydı şimdi, hoyratça emiyordu. Bir anda bıraktım kendimi yarağın üzerine. Amımı kılıç gibi yara yara girdi köküne kadar. Nefesim kesilmişti. Biraz durdum nefeslendim, içime alışmasını sağladım. Sonra kalçalarımı kıvırmaya başladım. Yağ gibi girip çıkıyordu içime. Ben yukarı yükselirken o da kalçalarını kaldırıyor, içimden çıkmak istemiyordu. Hızlanmıştım, gittikçe daha da hızlanıyordum. Memelerimi dişlerken kasılmaya başladım. O da titriyordu... Birden içime fışkırtmaya başladığında çıldırmıştım. Ben de geliyordum. Sarsıla sarsıla amımın derinlilerine fışkırtıyordu. Bitirmişti beni. Yığılıp kaldım üzerine. İkimiz de nefes nefeseydik. Sarıldı bana, “Nesrin teyze, ben seni siktim mi şimdi?” dedi. Güldüm, “Evet siktin, hem de çok güzel siktin!” dedim ve dudaklarına bir öpücük kondurdum. “Hadi bakalım banyoya!” dedim.

Birlikte kaltık, onu banyoda bir güzel sabunladım. Sabunlarken siki yine kalkmıştı, ama yeterdi bu kadar. Sadece yıkandık çıktık. “Hadi bakalım şimdi giyin ve doğru derslerinin başına! Bu günkü yaşadıklarımızı kimseye söylemek yok, bu bizim sırrımız!” dedim. “Tamam!” dedi, giyindi, dudağıma bir öpücük kondurdu ve “Nesrin teyze, birgün kızarkadaşımla birlikte sana gelebilirmiyiz?” diye sordu. “Düşünürüz! Sen şimdi doğru evine!” dedim. Sevinçten ağzı kulaklarında çıkıp gitti.

Ben de çırılçıplak birşekilde yatağa uzandım. Kocam için kaymak gibi yaptığım tertemiz amım, tazecik bir yarak tarafından sikilmişti. Saat 18'e geliyordu, gözlerimi kapayıp bu yaşadıklarımı düşünürken öylece uyumuşum. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama, vücudumda gezinen nefesle uyandım. Eşimdi, beni öyle görünce soyunmuş ve dudakları vücudumda gezintiye çıkmıştı bile. Döndüm sarıldım. Bir anda parmaklarını amıma gömdü. Amım halen sırılsıklam ve fırın gibiydi. “Hayrola, bu gün birşey mi oldu?” dedi. Güldüm, “Yok, biraz önce ağda yaparken seni düşündüm azdım!” dedim. “Gel o zaman!” dedi ve uçurmaya başladı beni...

[Nesrin]

Baldıza Yunanistanda Öyle Bir Kaydım Ki!

Karımı Amcamla Birlikte Siktik! (Ömür 32 Y., İstanbul / Türkiye)

Merhabalar, daha önce karımın iş arkadaşı Sedatla sikişmesini anlatmıştım, şimdi de karımla Amcamı ziyarete gidişimizi anlatmak istiyorum. Karımla evlendiğim zaman benim ikinci, karımınsa ilk evliliği idi. Yeni evlilerin rutin turlarından akraba turlarını bilirsiniz, ozaman bütün akrabaları ziyaret etmek karımı da beni de oldukça bezdirmişti. Yeni evlendiğimizde ziyaret etmediğimiz tek akrabam kalmıştı, o da ozamanlar Almanyada yaşayan amcam idi. Amcamın kesin dönüş yaptığını öğrenince sevinçten uçuyordum, çünkü amcam ile arkadaş gibiydik. Karıma, Almanyadan dönen amcamı ziyarete gideceğimizi söylediğimde, karım akraba ziyaretlerinden hoşlanmadığı için suratını buruşturmuştu. Amcamın yengemle uzun zaman önce boşandıklarını ve yalnız yaşadığını, çok neşeli, matrak ve arkadaş gibi olduğunu, yaşına göre çok ileri görüşlü olduğunu ve rahat olmasını söyleyince, karım amcamı ziyarete gitmemizi kabul etti...

Amcama telefon açıp geleceğimizi haber verdikten sonra, akşam üzeri yola çıktık. Haftasonu olduğundan trafik yoğun idi, arabayla gitmek insanın sinirlerini bitirirdi, hem amcamla nezaman biraraya gelsek içeceğimizi bildiğim için toplu taşıtla gitmeye karar verdik. Otobüs vapur derken karşıya geçtik, Kadıköyden tekrar otobüse bindik. Yazın sıcağı ve otobüsün tıklım tıklım olmasını göze almıştık. Karımın üzerinde tek parça bir elbise ve sıkışa sıkışa otobüsün arkasına ilerledik. O kalabalıkta karım belime sarıldığında sikim kazık gibi olmuştu. Karımın kulağına, “Aşkım biraz gayret edersen boşalacağım!” :) dedim. Karım da, “Ben de aşkım, şuan tost oluyorum!” dedi...

Karımın arkasında genç bir delikanlı yüzünü benden saklamaya çalışıyor ve karımın kalçalarına istemiyerek dayanıyordu, yüzü kıpkırmızı olmuştu. Delikanlının bu durumu beni dahada tahrik etti. Bir ara delikanlı ile gözgöze geldik, delikanlıya (sorun yok) anlamında hafif tebessüm edip gülümsedim. Delikanlı rahatlamış olacak ki, karıma biraz daha dayandı ve karım bana adeta itelendi. Karım kulağıma fısıladayarak, “Aşkım şuanda kalçalarımın arasında harika bir yarrak var!” dedi. Ben de, “İyi ya işte, keyfini çıkar aşkım!” dedim. Bunun üzerine karım delikanlı ile benim aramda kalçalarını oynatmaya başladı. Karım resmen dorukta idi. Delikanlı bizden aldığı cesaretle ve havanın kararmış olmasından, otobüsün de tıklım tıklım olmasından faydalanarak bir elini aşağıya indirip karımın mini elbisesinin altına soktu, (o sırada karımın külodunu hafif indirmiş). Delikanlı da ben de arada bir etrafa bakıyorduk, kimse farkında değildi...

Bir an karım bana daha sıkı sarılıp kulağıma, “Aşkım şimdi de sikini çıkardı ve götüme sokmaya çalışıyor!” dediğinde, çılgınca tahrik olmuştum ve “Zevkini çıkar aşkım!” dedim. Karım kalçalarını arkaya kıvırarak bastırıp dudaklarını ısırıyordu. Kulağına, “Girdi mi?” diye sordum, ancak karım cevap bile veremedi. Delikanlı kollarımdaki karımın götünü resmen ayakta sikiyordu. Az sonra delikanlı gözlerime baka baka karımın götüne boşaldı. Tabi karım da kollarımda hafif hafif sarsılıyordu. İneceğimiz durağa yaklaştığımızı karıma delikanlının da duyacağı şekilde haber verdim. Delikanlı hemen toparlandı, fermuarını ve karımın külodunu yukarı çekti, birşey olmamış gibi etrafına bakınmaya devam etti. Otobüs durakta durunca, zaten arka kapının ordaydık, hızlıca indik...

Karım ayakta zor duruyor ve heyecandan nasıl titriyor ama. “Aşkım götümden döller küloduma akıyor!” dedi. Ben de terden sırılsıklam olmuştum, “Aşkım amcama vardığımızda ilk iş olarak duş alalım. Hem otobüste nasıl canım çekti bilemezsin, senin o götünü banyoda ben de sikeceğim!” dedim. Amcamın evine geldiğimizde amcam bizi güleryüzle karşıladı. Ayaküstü karımla amcamı tanıştırdım, tokalaşıp öpüştüler. Sonra benle tokalaşıp sarıldı ve “Hayırdır bitkin görünüyorsunuz?” dedi. Karım da amcama, “Kusura bakmayın, otobüs çok kalabalıktı terledik, hemen duş almalıyız.” dedi. Amcam da, “Burası sizin eviniz, benden çekinmeyin, rahatınıza bakın!” dedi. Karımla ben hemen banyoya gittik. Karım elbisesini çıkardığında gerçekten de götünden delikanlının dölleri süzülüyordu. Ben de soyundum ve karımla duşun altında öpüşmeye sevişmeye başladık. Karımı küvette domaltıp delikanlının genişlettiği götüne sokup yavaş yavaş sikmeye başladım. Karım kendinden geçmiş, nerede olduğumuzu dahi unutmuş, yüksek sesle inliyordu. Öyle ki kapının açılıp amcamın bize giyecek getirdiğini dahi farketmedi. Amcam bana göz kırparak gülümsedi, ben istifimi bozmadan karımın götünü sikmeye devam ettim. Amcam sessizce banyonun kapısını kapayıp çıktı...

Eskiden amcamla birlikte çok hovardalığa giderdik, hatta bir seferinde orospunun birini birlikte sikmiştik. Aklıma o anlar geldikçe karımın götünü daha sert sikerek boşaldım. Sonra duşumuzu alıp kurulandık. Amcamın az önce getirdiği giysilere baktım, bana şort ve tişört, karıma da incecik tül gecelik bırakmıştı. Ben şortu ve tişörtü giyip, karıma geceliği uzattım. Karım geceliği giyerek, “Ne yani, ben böyle mi çıkacam amcanın karşısına? Külotsuz sütyensiz, sadece gecelikle?” dedi. “Aşkım amcamla arkadaş gibiyiz, rahat ol!” dedim. Karım, “Bence sorun yok, fakat amcan beni bu halde görünce azarsa karışmam!” dedi. Ben de, “Aşkım elbiseleri getirdiğinde zaten yeterince azdırmışızdır!” dedim. Karım, “Yoksa sikişirken gördü mü bizi?” dedi. Gülerek, “Gördü tabii, gözleri bayram etmiştir!” :) dedim ve salona geçtik...

Dikkat ettim de amcamın önü resmen çadır kurmuştu. Oturup sohbet falan derken, amcamın hazırladığı masada birşeyler atıştırdık. Karnımız doyunca amcam masayı toplamaya kalktı, fakat karım müsade etmedi. Amcama, “Burasının bizim evimiz olduğunu söylediniz, siz oturun ben toplarım!” dedi. Biz geçtik üçlü koltuğa oturduk. Karım tencere tabakla mutfağa gidince amcam bana, “Bu kadar güzel ve sexy bir kızla evlendiğin için aferin sana! Bunu kutlayalım!” diyerek, Almanyadan özel olarak getirdiği Viskiyi ve Çikolataları çıkardı, karımdan da mutfaktan 3 adet bardak istedi. Karım bardakları getirip ortamıza oturdu. Amcam bardakların hepsini doldurdu, kadehleri kaldırdık ve fondip yaptık. İkinci dublelerden sonra amcam karıma iltifatlar yağdırıyordu. Karım da bana, “Aşkım amcan çok tatlı birisiymiş!” diyerek ziyaretine geldiğimiz için memnuniyetini belirtti...

Muhabbet ilerledikçe ve Viski şişesinin dibi görünmeye başladıkça karımla amcamın arasındaki samimiyet de artmış, konuşurken birbirlerine dokunmalar, birbirlerinin bacaklarına ellerini koymalar falan başlamıştı. Amcam karımın bacağına elini koymuş, bana, “Çok şanslısın, bak karının güzelliğinin kıymetini bil, aksi halde elinden alırım!” :) dedi. Ben de, “Bilmezmiyim amca, karımın hakkını herşekilde veriyorum!” :) dedim. Karım da amcamın yanağına bir öpücük kondurup, “Teşekkür ederim!” :) deyiverdi. Amcam daha bir cesaretle karımın bacağını artık resmen okşuyordu. Karım dizini hafif kaldırınca incecik geceliği kasıklarına kadar sıyrılmış ve külotsuz amı hafiften görünmeye başlamıştı. Amcam bana, “Hadi koçum Viskileri doldur!” dedi. Ben de boş şişeyi gösterip, “Bu bitti amca!” dedim. “İçerden getir, var daha!” dedi. “Tamam amca!” deyip gittim dolaptan Viskiyi aldım geldim. Geldiğimde amcam bir kolunu karımın boynuna dolamış, bir eli de bacaklarında, amına yakın yerlerde geziniyordu. Bu manzara beni otobüsten daha fazla tahrik etmişti...

Hemen Viskiyi açıp kadehleri doldurdum, biz amcamla fondip yaparken, karım artık yudum yudum gidiyordu. Bu karımın kafayı bulduğunun işaretiydi. Sürekli erotik fıkralar anlatmaya ve gülmeye başlamıştı. Amcamın önüne bakıyordum, siki öyle bir kalkmıştı ki, şortundan fırlayacak gibi duruyordu. Amcam karıma, “Nasıl, yeğenim seni yatakta mutlu ediyor mu?” dedi. Karım da, “Tabi ediyor amcacığım!” :) dedi. Amcam karımın geceliğini biraz daha yukarı kaldırdı, elini karımın amının üzerine koyup okşayarak, “Peki burayı yaladı mı hiç?” :) dedi. Karım daha cevap vermeden ben cevap verdim ve “Yalamazmıyım hiç amca, harika amı var!” :) dedim. Artık muhabbet hep belden aşağı olmuştu ve üçümüz de amlı sikli konuşuyorduk...

Bir süre sonra amcam artık karımın amını resmen okşuyordu, karım da koltuğa yaslanmış, hafif hafif inliyordu. Amcam karıma, “Banyoda harika alıyordun...” dedi. Karım da, “Siz de harika okşuyorsunuz!” :) dedi. Amcam karımın amının dudaklarını iki parmağıyla ayırıp klitorisini okşamaya başladı. Karım artık resmen sesli sesli inliyordu ve bir elini benim sikime, diğer elini de amcamın sikine atıp siklerimizi dışarı çıkarıp Stereo bir şekilde sıvazlamaya başladı. Amcam birden şortunu çıkarıp, “Bu harika götü birde ben sikeyim!” diyerek karımı belinden kavradığı gibi kucağına ters (sırtı amcama gelecek şekilde) oturtuverdi. Karım da amcama, “Bugün götten yiyeceğim 3. yarrak olacak!” :) diyerek biraz kalktı ve bir eliyle amcamın yarrağını götüne denk getirip yavaş yavaş oturdu. Köküne kadar aldıktan sonra inip kalkmaya başladı. Ben de karımın önüne geçip, iyce açılmış ve ıslanmış amını yalamaya başladım. Karımın götünde amcamın yarağı, amında benim dilim, bağıra bağıra inliyor, deli gibi zıplıyordu...

Karımın titreyerek boşalmasından sonra amcam karımı sikinden indirdi ve koltuğa sırtüstü uzattı. Bana, “Sen ağzına ver, biraz da ben yalayım amını, bu gece yarrak delisi yapalım orospu karını!” dedi. Ben bana denileni yaptım ve şortumu çıkarıp sikimi karımın ağzına verdim. Amcam karımın amına yumuldu ve deli gibi yalamaya başladı, resmen diliyle sikiyordu. Karım da benim sikimi deli gibi yalarken, biryandan da amcamın saçlarından tutmuş amına bastırıyordu. Çok geçmeden karım amcamın ağzına boşalmıştı bile. Karım sikimi ağzından çıkardı ve “Aşkım amcan amımı daha güzel yalıyor, bitirdi beni!” dedi. Amcam bu sözleri duyunca karımın amının sularını yalayarak, dilini hiç boşta bırakmadan göbeğini ve memelerini yalayarak emerek yukarı çıktı ve karımın dudaklarına geldi ve öpüşmeye başladılar. Öpüşürken amcam karımın amına bir koydu ki, karım çığlığı bastı ve bacaklarını amcamın beline dolayıp, tamamen kenetlendiler. Bana izlemekten başka yapacak birşey kalmamıştı, amcam karımı sikerken ben de Viskimi doldurdum ve izlemeye başladım...

Amcam boşalmak bilmiyor ve tempolu bir şekilde karımın amını sikiyor, sikerken de dudaklarını emiyordu. Amcam abartısız yarım saate yakın karımın amını siktikten sonra birden hırlayarak ve iniltilerle karıma öyle bir kenetlendi kaldı ki, karımın suyunu çıkaracak sandım. Amcam inleye inleye karımın amına boşalıyordu. Karımın bacaklarının titremesinden onun da orgazm olduğu belli oluyordu. Amcamın boşalması bittiğinde bir süre karımın üzerinde yığılı kaldı. Soluklanıp kendine gelince kalktı ve karımın dudaklarına bir öpücük kondurup, “Hayatımda siktiğim en güzel kadın sen oldun!” dedi. Karım da, “Olgun erkekler iyi siker derlerdi, bunun gerçek olduğunu sayenizde öğrendim!” :) dedi.

Amcam sikini sallaya sallya banyoya yıkamaya giderken, karım, “Hadi gel kocacığım, sıra sende!” dedi. Ben de, “Hayır aşkım, amcam banyodan çıkınca sen de bir duş al, sonra hep birlikte yatak odasına geçelim, amcam götünü sikerken ben de aynı anda amını sikmek istiyorum!” dedim. Amcamdan sonra karım banyoya girdi, yıkanıp geldi ve “Hadi ozaman!” dedi. Karımı kucakladığım gibi yatak odasına geçtik. Amcamla birlikte karımın yalanmadık yerini bırakmadık. Sonra karımı tost yaptık, amcam karımın götünü sikerken ben de amını siktim. Geceninin 3’üne 4’üne kadar çılgınlar gibi sikiştik. Sonra da sızmış uyumuşuz...

Ne kadar uyuduk bilmiyorum, uyandığımda yatakta tektim ve salondan sesler geliyordu. Gidip baktım, amcam karımı halıya sırtüstü yatırmış, Çarmıha gerer şekilde ellerini ve kollarını koltukların ayaklarına bağlamış, karımı inleterek amını yalıyordu. Karım çıldırmış gibi orgazm oluyor ve sanki işercesine boşalıyor, amının suları resmen etrafa fışkırıyordu. Amcama, “Yeter! Yeter bu kadar! Hadi sik artık!” diye yalvarıyordu. Amcam karımı dinlemiyor, yalamaya devam ediyordu. Ben de yanlarına gidip, “Amca daha fazla yalvartma karımı, sik artık!” dedim. Amcam karımın vıcık vıcık amına bir koydu ki, karım derin bir “Ooohhhhhh!” çekti. Amcam karımın amını sikerken ben de karımın ağzına verdim. Daha sonra amcam karımın amına, ben de ağzına yüzüne boşaldım...

Sonra da karımı çözüp üçümüz banyoya girip yıkandık ve kahvaltı yaptık. O hafta sonu amcamda kaldık ve sınırsızca sikiştik.

Sevgilerle.

[Ömür]

(2) Karımı Amcamla Birlikte Siktik!

Karımı Amcamla Birlikte Siktik! (Ömür 32 Y., İstanbul / Türkiye)

Merhabalar, daha önce karımın iş arkadaşı Sedatla sikişmesini anlatmıştım, şimdi de karımla Amcamı ziyarete gidişimizi anlatmak istiyorum. Karımla evlendiğim zaman benim ikinci, karımınsa ilk evliliği idi. Yeni evlilerin rutin turlarından akraba turlarını bilirsiniz, ozaman bütün akrabaları ziyaret etmek karımı da beni de oldukça bezdirmişti. Yeni evlendiğimizde ziyaret etmediğimiz tek akrabam kalmıştı, o da ozamanlar Almanyada yaşayan amcam idi. Amcamın kesin dönüş yaptığını öğrenince sevinçten uçuyordum, çünkü amcam ile arkadaş gibiydik. Karıma, Almanyadan dönen amcamı ziyarete gideceğimizi söylediğimde, karım akraba ziyaretlerinden hoşlanmadığı için suratını buruşturmuştu. Amcamın yengemle uzun zaman önce boşandıklarını ve yalnız yaşadığını, çok neşeli, matrak ve arkadaş gibi olduğunu, yaşına göre çok ileri görüşlü olduğunu ve rahat olmasını söyleyince, karım amcamı ziyarete gitmemizi kabul etti...

Amcama telefon açıp geleceğimizi haber verdikten sonra, akşam üzeri yola çıktık. Haftasonu olduğundan trafik yoğun idi, arabayla gitmek insanın sinirlerini bitirirdi, hem amcamla nezaman biraraya gelsek içeceğimizi bildiğim için toplu taşıtla gitmeye karar verdik. Otobüs vapur derken karşıya geçtik, Kadıköyden tekrar otobüse bindik. Yazın sıcağı ve otobüsün tıklım tıklım olmasını göze almıştık. Karımın üzerinde tek parça bir elbise ve sıkışa sıkışa otobüsün arkasına ilerledik. O kalabalıkta karım belime sarıldığında sikim kazık gibi olmuştu. Karımın kulağına, “Aşkım biraz gayret edersen boşalacağım!” :) dedim. Karım da, “Ben de aşkım, şuan tost oluyorum!” dedi...

Karımın arkasında genç bir delikanlı yüzünü benden saklamaya çalışıyor ve karımın kalçalarına istemiyerek dayanıyordu, yüzü kıpkırmızı olmuştu. Delikanlının bu durumu beni dahada tahrik etti. Bir ara delikanlı ile gözgöze geldik, delikanlıya (sorun yok) anlamında hafif tebessüm edip gülümsedim. Delikanlı rahatlamış olacak ki, karıma biraz daha dayandı ve karım bana adeta itelendi. Karım kulağıma fısıladayarak, “Aşkım şuanda kalçalarımın arasında harika bir yarrak var!” dedi. Ben de, “İyi ya işte, keyfini çıkar aşkım!” dedim. Bunun üzerine karım delikanlı ile benim aramda kalçalarını oynatmaya başladı. Karım resmen dorukta idi. Delikanlı bizden aldığı cesaretle ve havanın kararmış olmasından, otobüsün de tıklım tıklım olmasından faydalanarak bir elini aşağıya indirip karımın mini elbisesinin altına soktu, (o sırada karımın külodunu hafif indirmiş). Delikanlı da ben de arada bir etrafa bakıyorduk, kimse farkında değildi...

Bir an karım bana daha sıkı sarılıp kulağıma, “Aşkım şimdi de sikini çıkardı ve götüme sokmaya çalışıyor!” dediğinde, çılgınca tahrik olmuştum ve “Zevkini çıkar aşkım!” dedim. Karım kalçalarını arkaya kıvırarak bastırıp dudaklarını ısırıyordu. Kulağına, “Girdi mi?” diye sordum, ancak karım cevap bile veremedi. Delikanlı kollarımdaki karımın götünü resmen ayakta sikiyordu. Az sonra delikanlı gözlerime baka baka karımın götüne boşaldı. Tabi karım da kollarımda hafif hafif sarsılıyordu. İneceğimiz durağa yaklaştığımızı karıma delikanlının da duyacağı şekilde haber verdim. Delikanlı hemen toparlandı, fermuarını ve karımın külodunu yukarı çekti, birşey olmamış gibi etrafına bakınmaya devam etti. Otobüs durakta durunca, zaten arka kapının ordaydık, hızlıca indik...

Karım ayakta zor duruyor ve heyecandan nasıl titriyor ama. “Aşkım götümden döller küloduma akıyor!” dedi. Ben de terden sırılsıklam olmuştum, “Aşkım amcama vardığımızda ilk iş olarak duş alalım. Hem otobüste nasıl canım çekti bilemezsin, senin o götünü banyoda ben de sikeceğim!” dedim. Amcamın evine geldiğimizde amcam bizi güleryüzle karşıladı. Ayaküstü karımla amcamı tanıştırdım, tokalaşıp öpüştüler. Sonra benle tokalaşıp sarıldı ve “Hayırdır bitkin görünüyorsunuz?” dedi. Karım da amcama, “Kusura bakmayın, otobüs çok kalabalıktı terledik, hemen duş almalıyız.” dedi. Amcam da, “Burası sizin eviniz, benden çekinmeyin, rahatınıza bakın!” dedi. Karımla ben hemen banyoya gittik. Karım elbisesini çıkardığında gerçekten de götünden delikanlının dölleri süzülüyordu. Ben de soyundum ve karımla duşun altında öpüşmeye sevişmeye başladık. Karımı küvette domaltıp delikanlının genişlettiği götüne sokup yavaş yavaş sikmeye başladım. Karım kendinden geçmiş, nerede olduğumuzu dahi unutmuş, yüksek sesle inliyordu. Öyle ki kapının açılıp amcamın bize giyecek getirdiğini dahi farketmedi. Amcam bana göz kırparak gülümsedi, ben istifimi bozmadan karımın götünü sikmeye devam ettim. Amcam sessizce banyonun kapısını kapayıp çıktı...

Eskiden amcamla birlikte çok hovardalığa giderdik, hatta bir seferinde orospunun birini birlikte sikmiştik. Aklıma o anlar geldikçe karımın götünü daha sert sikerek boşaldım. Sonra duşumuzu alıp kurulandık. Amcamın az önce getirdiği giysilere baktım, bana şort ve tişört, karıma da incecik tül gecelik bırakmıştı. Ben şortu ve tişörtü giyip, karıma geceliği uzattım. Karım geceliği giyerek, “Ne yani, ben böyle mi çıkacam amcanın karşısına? Külotsuz sütyensiz, sadece gecelikle?” dedi. “Aşkım amcamla arkadaş gibiyiz, rahat ol!” dedim. Karım, “Bence sorun yok, fakat amcan beni bu halde görünce azarsa karışmam!” dedi. Ben de, “Aşkım elbiseleri getirdiğinde zaten yeterince azdırmışızdır!” dedim. Karım, “Yoksa sikişirken gördü mü bizi?” dedi. Gülerek, “Gördü tabii, gözleri bayram etmiştir!” :) dedim ve salona geçtik...

Dikkat ettim de amcamın önü resmen çadır kurmuştu. Oturup sohbet falan derken, amcamın hazırladığı masada birşeyler atıştırdık. Karnımız doyunca amcam masayı toplamaya kalktı, fakat karım müsade etmedi. Amcama, “Burasının bizim evimiz olduğunu söylediniz, siz oturun ben toplarım!” dedi. Biz geçtik üçlü koltuğa oturduk. Karım tencere tabakla mutfağa gidince amcam bana, “Bu kadar güzel ve sexy bir kızla evlendiğin için aferin sana! Bunu kutlayalım!” diyerek, Almanyadan özel olarak getirdiği Viskiyi ve Çikolataları çıkardı, karımdan da mutfaktan 3 adet bardak istedi. Karım bardakları getirip ortamıza oturdu. Amcam bardakların hepsini doldurdu, kadehleri kaldırdık ve fondip yaptık. İkinci dublelerden sonra amcam karıma iltifatlar yağdırıyordu. Karım da bana, “Aşkım amcan çok tatlı birisiymiş!” diyerek ziyaretine geldiğimiz için memnuniyetini belirtti...

Muhabbet ilerledikçe ve Viski şişesinin dibi görünmeye başladıkça karımla amcamın arasındaki samimiyet de artmış, konuşurken birbirlerine dokunmalar, birbirlerinin bacaklarına ellerini koymalar falan başlamıştı. Amcam karımın bacağına elini koymuş, bana, “Çok şanslısın, bak karının güzelliğinin kıymetini bil, aksi halde elinden alırım!” :) dedi. Ben de, “Bilmezmiyim amca, karımın hakkını herşekilde veriyorum!” :) dedim. Karım da amcamın yanağına bir öpücük kondurup, “Teşekkür ederim!” :) deyiverdi. Amcam daha bir cesaretle karımın bacağını artık resmen okşuyordu. Karım dizini hafif kaldırınca incecik geceliği kasıklarına kadar sıyrılmış ve külotsuz amı hafiften görünmeye başlamıştı. Amcam bana, “Hadi koçum Viskileri doldur!” dedi. Ben de boş şişeyi gösterip, “Bu bitti amca!” dedim. “İçerden getir, var daha!” dedi. “Tamam amca!” deyip gittim dolaptan Viskiyi aldım geldim. Geldiğimde amcam bir kolunu karımın boynuna dolamış, bir eli de bacaklarında, amına yakın yerlerde geziniyordu. Bu manzara beni otobüsten daha fazla tahrik etmişti...

Hemen Viskiyi açıp kadehleri doldurdum, biz amcamla fondip yaparken, karım artık yudum yudum gidiyordu. Bu karımın kafayı bulduğunun işaretiydi. Sürekli erotik fıkralar anlatmaya ve gülmeye başlamıştı. Amcamın önüne bakıyordum, siki öyle bir kalkmıştı ki, şortundan fırlayacak gibi duruyordu. Amcam karıma, “Nasıl, yeğenim seni yatakta mutlu ediyor mu?” dedi. Karım da, “Tabi ediyor amcacığım!” :) dedi. Amcam karımın geceliğini biraz daha yukarı kaldırdı, elini karımın amının üzerine koyup okşayarak, “Peki burayı yaladı mı hiç?” :) dedi. Karım daha cevap vermeden ben cevap verdim ve “Yalamazmıyım hiç amca, harika amı var!” :) dedim. Artık muhabbet hep belden aşağı olmuştu ve üçümüz de amlı sikli konuşuyorduk...

Bir süre sonra amcam artık karımın amını resmen okşuyordu, karım da koltuğa yaslanmış, hafif hafif inliyordu. Amcam karıma, “Banyoda harika alıyordun...” dedi. Karım da, “Siz de harika okşuyorsunuz!” :) dedi. Amcam karımın amının dudaklarını iki parmağıyla ayırıp klitorisini okşamaya başladı. Karım artık resmen sesli sesli inliyordu ve bir elini benim sikime, diğer elini de amcamın sikine atıp siklerimizi dışarı çıkarıp Stereo bir şekilde sıvazlamaya başladı. Amcam birden şortunu çıkarıp, “Bu harika götü birde ben sikeyim!” diyerek karımı belinden kavradığı gibi kucağına ters (sırtı amcama gelecek şekilde) oturtuverdi. Karım da amcama, “Bugün götten yiyeceğim 3. yarrak olacak!” :) diyerek biraz kalktı ve bir eliyle amcamın yarrağını götüne denk getirip yavaş yavaş oturdu. Köküne kadar aldıktan sonra inip kalkmaya başladı. Ben de karımın önüne geçip, iyce açılmış ve ıslanmış amını yalamaya başladım. Karımın götünde amcamın yarağı, amında benim dilim, bağıra bağıra inliyor, deli gibi zıplıyordu...

Karımın titreyerek boşalmasından sonra amcam karımı sikinden indirdi ve koltuğa sırtüstü uzattı. Bana, “Sen ağzına ver, biraz da ben yalayım amını, bu gece yarrak delisi yapalım orospu karını!” dedi. Ben bana denileni yaptım ve şortumu çıkarıp sikimi karımın ağzına verdim. Amcam karımın amına yumuldu ve deli gibi yalamaya başladı, resmen diliyle sikiyordu. Karım da benim sikimi deli gibi yalarken, biryandan da amcamın saçlarından tutmuş amına bastırıyordu. Çok geçmeden karım amcamın ağzına boşalmıştı bile. Karım sikimi ağzından çıkardı ve “Aşkım amcan amımı daha güzel yalıyor, bitirdi beni!” dedi. Amcam bu sözleri duyunca karımın amının sularını yalayarak, dilini hiç boşta bırakmadan göbeğini ve memelerini yalayarak emerek yukarı çıktı ve karımın dudaklarına geldi ve öpüşmeye başladılar. Öpüşürken amcam karımın amına bir koydu ki, karım çığlığı bastı ve bacaklarını amcamın beline dolayıp, tamamen kenetlendiler. Bana izlemekten başka yapacak birşey kalmamıştı, amcam karımı sikerken ben de Viskimi doldurdum ve izlemeye başladım...

Amcam boşalmak bilmiyor ve tempolu bir şekilde karımın amını sikiyor, sikerken de dudaklarını emiyordu. Amcam abartısız yarım saate yakın karımın amını siktikten sonra birden hırlayarak ve iniltilerle karıma öyle bir kenetlendi kaldı ki, karımın suyunu çıkaracak sandım. Amcam inleye inleye karımın amına boşalıyordu. Karımın bacaklarının titremesinden onun da orgazm olduğu belli oluyordu. Amcamın boşalması bittiğinde bir süre karımın üzerinde yığılı kaldı. Soluklanıp kendine gelince kalktı ve karımın dudaklarına bir öpücük kondurup, “Hayatımda siktiğim en güzel kadın sen oldun!” dedi. Karım da, “Olgun erkekler iyi siker derlerdi, bunun gerçek olduğunu sayenizde öğrendim!” :) dedi.

Amcam sikini sallaya sallya banyoya yıkamaya giderken, karım, “Hadi gel kocacığım, sıra sende!” dedi. Ben de, “Hayır aşkım, amcam banyodan çıkınca sen de bir duş al, sonra hep birlikte yatak odasına geçelim, amcam götünü sikerken ben de aynı anda amını sikmek istiyorum!” dedim. Amcamdan sonra karım banyoya girdi, yıkanıp geldi ve “Hadi ozaman!” dedi. Karımı kucakladığım gibi yatak odasına geçtik. Amcamla birlikte karımın yalanmadık yerini bırakmadık. Sonra karımı tost yaptık, amcam karımın götünü sikerken ben de amını siktim. Geceninin 3’üne 4’üne kadar çılgınlar gibi sikiştik. Sonra da sızmış uyumuşuz...

Ne kadar uyuduk bilmiyorum, uyandığımda yatakta tektim ve salondan sesler geliyordu. Gidip baktım, amcam karımı halıya sırtüstü yatırmış, Çarmıha gerer şekilde ellerini ve kollarını koltukların ayaklarına bağlamış, karımı inleterek amını yalıyordu. Karım çıldırmış gibi orgazm oluyor ve sanki işercesine boşalıyor, amının suları resmen etrafa fışkırıyordu. Amcama, “Yeter! Yeter bu kadar! Hadi sik artık!” diye yalvarıyordu. Amcam karımı dinlemiyor, yalamaya devam ediyordu. Ben de yanlarına gidip, “Amca daha fazla yalvartma karımı, sik artık!” dedim. Amcam karımın vıcık vıcık amına bir koydu ki, karım derin bir “Ooohhhhhh!” çekti. Amcam karımın amını sikerken ben de karımın ağzına verdim. Daha sonra amcam karımın amına, ben de ağzına yüzüne boşaldım...

Sonra da karımı çözüp üçümüz banyoya girip yıkandık ve kahvaltı yaptık. O hafta sonu amcamda kaldık ve sınırsızca sikiştik.

Sevgilerle.

[Ömür]

(1) Karımı İş Arkadaşı Sikti Ben Seyrettim!

Karımı İş Arkadaşı Sikti Ben Seyrettim! (Ömür 32 Y., İstanbul / Türkiye)

Slm ben Ömür, 32 yaşındayım ve kendi işyerim var. Karım ise 26 yaşında ve bir büroda çalışıyor. Karım minyon tipte, dolgun göğüsleri ve kalçaları olan, oldukça sexy ve sekse düşkün, sekste doyumsuz bir kadın. Hemen hemen her gece sikiyorum yetmiyor bile ve her türlü fantaziyi hayal ediyor. Bazen, “Aşkım şuan seni kim sikiyor?” diyorum, “Sedat sikiyor!” diyor. Sedat, karımın çalıştığı büroda çalışan ve karımın hoşuna giden, benim de tanıdığım bir iş arkadaşı. Efendi, sessiz ve atletik yapılı genç bir adam. Bir keresinde karım, “Bugün büroda sanırım kazayla oldu, fakat Sedat arkama sürtünerek kocaman sikini değdirip geçti.” diye anlatınca çok heyecanlanmıştım ve karıma, “Sedatla sevişmeni izlemek istiyorum!” dedim. Karım da, bunun olamayacağını, sadece fantazilerimizde kalacağını söyleyip konuyu kapatmıştı...

Bir akşam iş çıkışı karımı işyerinden almaya gittim. Çıkarken Sedatla karşılaştık, durgun bir hali vardı. “Hayırdır Sedat, üzgün görünüyorsun?” dedim. Sedat da kayınvaldesinin hasta yattığını ve eşinin refakatçi olduğunu, canının sıkıldığını, bir lokantaya gidip yemek yiyeceğini söyledi. Ben de önce karıma bakarak Sedata, “Bize gel, birlikte yemek yer, laflarız!” dedim. Benim bu davetimi karım da destekleyip, “Hadi kırma bizi Sedat, bu gece misafirimiz ol, yarın iş yok nasılsa, geç saate kadar otururuz. Hatta bu gece bizde kal!” deyince, Sedat, “Peki!” deyip bir nebze olsun yüzü güldü. Birlikte marketten alışveriş yapıp bol miktarda da Bira alıp eve geldik. Karım bizden müsade isteyip üzerini değiştirmek için yatak odasına gitti, ben de Sedata ve kendime birer Bira açıp sehpaya bıraktım ve hem kendim eşofman giymek, hem de Sedata benim eşofmanlardan birini getirmeye yatak odasına gittim...

Yatak odasında karımın çırılçıplak soyunmuş halini görünce dudaklarına bir öpücük kondurup, “Hayırdır aşkım, böyle mi yemek hazırlayacaksın? Fantazilerimizin prensini görünce azdın sanırım?” :)) dedim. Eşofmanımı giymek için pantolonumu çıkarıyordum, karım sikimi tutup sıkarak, “Neden olmasın? Bu zaten yetmiyor bana, sen içeri geç bak nasıl sofra hazırlanır gör!” dedi. Eşofmanımı giyip salona geçtiğimde önüm iyice kabarmış, sikim taş gibi olmuştu. Sedata eşofmanını verirken sikimin kalktığını sanırım farketmişti. Sedat da üzerini değiştirip sohbet etmeye başladık. Bana bürodaki işlerden v.s. anlatıp, karımın çok hanımefendi ve işyerinde çok başarılı bir yönetici olduğunu söyledi. Ben de, “Eminim öyledir, ben de çok mutluyum, kadın dediğin dışarıda hanımefendi, evde evinin kadını, yatakta da tam bir oruspu olmalıdır! Karımda bu meziyetlerin hepsi mevcut!” dedim. O da çok şanslı bir erkek olduğumu söyledi...

O sırada karım elinde tabaklarla içeri girdi ve bize, “Hayırdır beyler, ortamı boş buldunuz arkamdan dedikodu mu yapıyorsunuz?” dedi. Biz bir ağızdan, “Hayır senin meziyetlerinden bahsediyorduk!” dedik. Ancak Sedat karımdan gözünü ayıramıyordu, karım göğüslerinin taştığı dar bir bulüz ve altına minicik bir etek giymiş, masaya tabak yerleştiriyordu. Masaya uzandıkça resmen tangası görünüyordu. Karım tekrar mutfağa giderken ben de peşinden Bira almaya gittim ve “Çok tatlısın karıcığım, sanırım bu gece Sedatla ilgili fantazilerimiz gerçek olacak, adamın yarrağı taş gibi oldu!” dedim. Karım da, “Aşkım yanıyorum zaten, bu gece sikebilenin elinde kalırım herhalde!” :)) dedi. Biralarla salona girdiğimde Sedat eliyle kalkan sikini benden gizlemeye çalışıyordu...

Sofra hazırlandı, masaya oturup yemeklerimizi yedik. Yemekten sonra karım bize kuruyemiş getirdi, kendisine de bir Bira açıp tam karşımıza oturdu, Sedat ile işten v.s. konuşmaya başladılar. Ancak Sedat kalkan siki yüzünden yerinden bile kalkamıyordu. Karım Sedata, “Evlilik nasıl gidiyor?” diye sordu. Sedat bir iç geçirip, “Monoton ve sıkıcı...” dedi. Karım, “Eşinle mutlu değilmisin yoksa?” dedi. Sedat, eşinin kendisini hiç mutlu edemediğini ve robot gibi bir kadın olduğunu söyleyeyip, bana da bakarak, “Ömür çok şanslı seninle evli olduğu için!” dedi. Karım da bana sordu, “Benimle mutlumusun aşkım?” dedi. Ben de, “Tabiki çok mutluyum karıcığım, harika bir kadınsın, seninle herşeyi yaşayabiliyorum!” deyip, Sedata, “Biz karımla arkadaş gibiyiz, her türlü çılgınlık yaparız, hatta birlikte porno izler, yorum yaparız, sekste sınır tanımayız!” dedim. Sedat da, “Ne güzel, imrendim valla, ben evde pornoyu bile karımdan gizli gizli izliyorum!” dedi.

Karım Biraları tazelemek için mutfağa gittiğinde ben Sedata TV dolabının alt çekmecesindeki filmleri gösterip, “Bak burda bir sürü pornofilm var, seç seç izle!” dedim. Karım içeri girdiğinde elimdeki filmleri görünce, “Pornofilm mi izleyeceğiz? Bence mahsuru yok!” :)) dedi. Ben de Sedata, “O halde birtane seç izleyelim!” dedim. Sedatın yüzü kızardı ve “Birlikte mi izleyeceğiz?” dedi. Karım Sedata, “Hayatım benden mi utanıyorsun? Sizin bildiklerinizi ben de biliyorum, hem burda olan burda kalır!” dedi. Sedat filmlerin üzerindeki resimlere bakarak bir film seçti ve verdi bana. Karım da rahat izlemek için bizim oturduğumuz üçlü koltuğa, tam ortamıza gelip oturdu. Film başladı ve filmde bir kadını iki erkek amından ve götünden sikiyordu. Sedatın siki eşofmanının önünü yırtacak gibi çadır kurmuştu, tabi benimki de. Karım birasını fondipleyerek oynayan filme yorum yapmaya başladı, “Ne şanslı bir kadın, iki tane yarrak birden yemek güzel olmalı!” :)) dedi. Ben de elimi karımın bacağına koyup okşamaya başladım...

Sedatın şaşkın bakışları eşliğinde elimi karımın eteğin altına sokup parmaklarımı amına doğru ilerlettim. Birkaç dakika sonra karım da arkasına iyice yaslanarak, bir elini Sedatın sikinin üzerine, bir elini de benim sikimin üzerine atarak siklerimizi okşamaya başladı. Sedata yüzünü yaklaştırıp, “Dudaklarım çok kurudu hayatım!” dedi ve Sedatın dudaklarına yapıştığı gibi öpüşmeye başladılar. Sedatın şaşkınlığı geçince o da karımın bulüzunu sıyırıp memelerini okşamaya başladı. Karım ikimizinde siklerini dışarı çıkarıp, daha sıkı hareketlerle sıvazlıyordu. Sonra dudaklarını Sedatın dudaklarından kurtarıp, Sedatın sikine yumularak yalamaya ve emmeye başladı. Karım arkasını bana dönünce ben boşta kalmıştım, ben de karımın mini eteğini beline sıyırıp tanga külotunu çıkardım ve karımın amını götünü yalamaya başladım. Karım Sedatın sikini çıldırmış gibi somururken Sedat adeta zevkten eriyordu. Ben karımın amını yalayarak sırılsıklam yaptıktan sonra soyunmaya başladım...

Tamamen soyunup karımın arkasına yaklaştım, tam karımın amına sokacağım sırada, karım Sedatın sikinden kafasını kaldırıp bana, “Kocacığım misafire ayıp oluyor, önce onun yarrağına oturabilirmiyim?” dedi. Ben de, “Tabii aşkım, nasıl istersen!” deyip karımı kollarından tutup kucaklayıp Sedatın kucağına kendi ellerimle oturttum. Karımın yüzü Sedata dönük, sikini köküne kadar amına almış, hafif hafif kalkıp oturuyordu. Sedat boşalmak bilmeden, karımın memelerini emerek, karımı kucağında zıplatıyordu. Ben de karımın sikilişini izlemekle yetiniyordum. Karım Sedatın kucağında sarsılarak doruğa ulaştıktan sonra bana, “Kocacığım Sedat harika sikiyor, bu gece Sedatla tek sikişmek istiyorum!” dedi. Ben de, “Tamam karıcığım!” dedim ve Sedat karımı sabaha kadar evire çevire sikerken, ben oturup izledim ve 31 çektim. Harika bir gece idi!

[Ömür]

Lisedeyken Togo’lu Zenci Kızı Siktim!

Lisedeyken Togo’lu Zenci Kızı Siktim! (Samet 21 Y., Paris / Fransa)

Herkese merhabalar, sanal ortamda bunları ilk defa paylaşıyorum. Hergün burdan çeşit çeşit hikayelerinizi okuyorum. Tabi mutlaka büyük yarraklı olanlar vardır, ama araştırdım, Avrupa ortalaması 15 cm., Türkiye ortalaması ise 14 cm dir. Benimki de 14 ile 15 cm arasında, yani pek uzun değil, ama başı baya bir kalın. Sonuçta yeterlidir. Ben yeşil gözlü, beyaz tenli, 1.80 cm boyunda bir erkeğim. Anlatmak istediğim olay, Pariste Lisede okurken gerçekleşti. Lisede Togo’lu Zenci bir kızı gözüme kesmiştim. (Togo Afrika kıtasında bulunuyormuş, onu da araştırdım). O zamanlar yaşım 16-17. Bu Zenci kızın ilk siktiğim kız olacağını aklımın ucundan bile geçirmemiştim. Onu seviyordum, dolgun memeli, iri popolu, Hip-Hop tarzı vardı, çok çıtır birşeydi. Kızın numarasını ortak tanıdığımız bir arkadaştan aldım...

Kıza telefon açtım, kız beni yakışıklı bulmuş, kabul etti konuşmayı. 2 gün durmadan konuştuk. Sonunda kıza teklif ettim, “Bak deneyelim, olmazsa olmadı deriz, sen yoluna ben yoluma, kimse birşey kaybetmez!” dedim ve Zenci kız da kabul etti. Çıkmaya başladık, ilişkimiz süper gidiyordu. Gerçi okuldaki Türkler iğreniyordu, ama yine de sevgilimin götüne de sürekli bakıyorlardı. Ben de çok sahiplenen biri olduğum için, bu Zenci kız yüzünden az dayak atıp yemedim okulun önünde. Çıkmaya başlayalı bir ay falan olmuştu, sevgilimle yine herzamanki gibi, okulun çıkışında bir park var, ordaki bankta oturuyor, öpüşüp yiyişiyorduk. Elim yanlışlıkla göğüsüne dokundu. Özür diledim. Kız da, “Yok hayır dokunabilirsin, sonuçta sevgilimsin benim!” dedi. Şaşırdım, ama beni deniyor diye düşündüğüm için dokunmadım.

Bir iki hafta sonra, ikimiz de iyice azmış bir vaziyetteydik. Ben kızın götünü okşuyor, avuçluyor ve sıkıyordum resmen. Elimi pantolonunun içine sokup külodunu içe doğru itip, çıplak götünü avuçluyordum. Benim alet dimdik olmuştu, yana yatırdığım için rahatça yapışıyordum ona, ama korkuyordum anlayacak diye. Zenci kız da elini benim önüme attı ve yarrağımı okşamaya başladı. Aman Tanrım, çok güzel bir duyguydu, ilk defa bir kız yarrağımı elliyordu. Çok zevk alıyordum. Göt yanaklarını tuttum ve araladım, sanki sikecekmişim gibi, öpüşmeye devam ediyoruz. Ben bunu tuttum elinden, “Hadi aşkım, sakin bir yere gidelim!” dedim, o da gülerek kabul etti ve parkın derinliklerine girdik. Uzun örgülü bir duvar vardı. O duvara otutturdum kızı, yatırdım sırt üstü, göbeğini öpmeye başladım. Kız bana, “Dikkat et, biri görecek!” diyordu. Ben hiç birşeyi takmıyordum artık, o amı istiyordum...

Pantolonunun bir düğmesini açtım, külodunun üzerinden amının üst kısmını öpmeye başladım. Külodu hepten nemlenmişti. Yukarı çıktım göğüslerini tuttum yaladım her ikisini. Kapkara memeleri vardı, manyak birşeydi. Saçlarımı tutup beni aşağıya indirdi, bende anlayıp külodundan içeri elimi soktum. Amı hafif kıllıydı, ne zaman traş etti bilmiyorum ama kılları yarım cm uzunluğunda vardı tahminim. Parmağımla klitorisini okşamaya başladım (daha önce internetten araştırmıştım, kadına nasıl zevk verilir diye). Amı yanıyordu. İyice okşadım, parmağım ıslanmıştı, ama kız boşalmadı sanırım, çünkü bir süre sonra elimi çekti. Galiba hassas olduğu içindi. Neyse, ogün başka birşey yapmadık, gerisini daha sonraki bir güne erteledik...

3 gün sonra yine aynı yere gittik, okul çıkışı yine. Bu sefer o sikimi okşadı içten, açtı pantolonumu indirdi, ağzına aldı benim aleti ve emmeye başladı. Benim alet küçük diye dert ediyordum sürekli, ama yok, hiç alakası yok. Yarrak yarraktır, kullanmasını bilene. İyice yaladı ve benim boşalasım geldi. Ama nasıl yalıyor, nasıl emiyor, var ya bir ara ben oturdum bacaklarım titriyordu resmen. “Aşkım geliyorum!” dedim, kız emmeyi kesti ve 31 çekmeye başladı bana ve dudaklarıma yapıştı. Öpüşerek kızın eline boşaldım. Tanrım, hiç bu kadar zevk almamıştım, duşta 31 çekmek gibi değilmiş, baya bir değişik, çok güzel bir duyguydu. Sırt çantamdan mendil çıkardım ve yarrağımı temizledim. Etrafa bir göz attım, kimse yoktu. Kendi kendime, tam sikmelik bir ortam dedim...

Kız yarrağımı okşamaya devam ediyordu, benim alet inmiş baya da bir küçülmüştü, utanmaya başlıyordum. Ama yarrağımın boyunu ben sipariş etmediğim için kendime tekrar özgüven geldi ve kıza canı yürekten, “Aşkım çok güzel emdin, bu anı değerlendirip son bir kez emmeni istiyorum, ama istemiyorsan saygı duyarım, sorun değil!” dedim. Kabul etti, eğildi ve benim yumuşak ve küçülmüş aletimi tekrar aldı ağzına. Ağzının içinde devleşti kerata, sertleşti. Yarrağım ağrıyordu resmen, başı mantar gibi olmuş şişmişti. Bu kez daha uzun sürdüğü için sevgilimin ağzı yorulmuştu. Kız eliyle devam ederken, kendi kendime, yok arkadaş, boşalamıyacam dedim, güç kaybediyordum resmen. Bunu yatırdım ve “Amını yalamak istiyorum, çok canım çekti!” dedim. Birşey demedi ve teslim oldu bana. Pantolonunu ve külodunu indirdim ve yine amının kıllarını görünce ilk başta tereddüt ettim, vazgeçmek istedim...

Başımdan tuttu ve amına dayadı ağzımı. Aman Tanrım çok pis kokuyordu ve çok tuzluydu sanki. Ozaman, acaba bütün Zenci amları böyle mi oluyor diye düşünmeden edemedim. Benim alet o arada indi, iyice kabuğuna saklandı. Gözümü kapayıp amını yalamaya başladım, kokuyu ve kılları unutmaya çalıştım, devam ettim yaladım. İnternette gördüğüm öğretme amaçlı videoları uygulamaya çalıştım, klitorisini emdim ve amının dudaklarını emdim. Dilimi soktum amına. Tadına alışmıştım artık, daha vahşice yalamaya başladım. Ağzım burnum hep kızın amından gelen zevk suyu olmuştu. İyice boşalttım kızı. Bu arada benim yarrak yeniden sertleşmişti. Kız yarağımı eline aldı salladı ve “Aşkım prezervatif var mı? Seni istiyorum içime!” dedi. Kahretsin, bende prezervatif yoktu, çünkü bugün işin sikiş boyutuna geleceğini tahmin etmemiştim...

“Yok aşkım, ama seni çok arzuluyorum, dayanamam, prezervatifsiz yapalım!” dedim. “Hayır olmaz, hastalık falan kaparız, birşey olur!” dedi. Ben de, “Aşkm yapma ya, bir kereliğine birşey olmaz! Birdaha ki sefere prezervatif bulundururum yanımda!” dedim ve öyle ikna ettim. Aslında ben de çok korkuyordum hastalıklardan, ama o anki azgınlığımla aklımla değil sikimle düşünüyordum. Yarrağımı biraz daha sıvazlayarak iyice dikleştirdim ve yavaş yavaş amına girmeye başladım. Kız sessiz sessiz bana bakıyordu, arada bir gözleri gidiyordu. Sonunda tam kökledim aleti ve 10-15 dakika pompaladım. Kızın amını delice sikerken, bir yandan da klitorisini okşuyordum, daha çok zevk alsın diye. İyi yapayım diye elimden geleni yapıyordum, ilk sikişimdi, kötü sikmekten korkuyordum. Sırt üstü baya bir siktim kızı, başka pozisyona da giremedik, hem acemiydim, hem de parktaydık...

Kız daha önce sikilmişti, çünkü kızlık falan yoktu, sikimde kan bile yoktu. İyice siktikten sonra boşalmak istediğim gibi çıkardım aleti amından ve yalamaya başladım sevgilimin kara amını. Kızın birşey hissetmediğinden çok korkuyordum, ama kız bana sürekli, “Süpersin!” diyordu. Beni gaza getirmek içindir diye düşünüyordum, ama sonunda titreye titreye boşaldı karşımda ve bacaklarını kapattı. Artık dokunamıyordum bile ona. Ben daha boşalacaktım, tekrar soktum amına pompaladım bir kaç dakika daha ve dayanamadım çıkarım göbeğine boşaldım. Bitmiştim. Eğer dayanabilseydim ve daha da sikseydim o da dayanırdı galiba. Ama tecrübesizlikten ve parkta yakalanma korkusundan daha fazla sikemedim. Çok kötü siktiğimi düşünerek giyindim. Üzülüyordum halime...

“Aşkım sence penisim küçük mü? Zevk almadın öyle değil mi?” dediğimde, “Yok be, ne alakası var? Çok zevk aldım ve küçük de değil penisin! Sadece, keşke daha uzun süre devam etseydik, ama vaktimiz yok!” dedi. Sevinmiştim. Bir dahaki sefer onu daha uzun sikmek istiyordum. Bir kaç hafta sonra Zenci sevgilimden bıkmaya başlamıştım. Aşk falan bitmişti, başımdan atmak için başka bir kızla yattığımı söyledim. Kız çok üzüldü, ağladı. Benim de içim parçalandı, özür diledim, pişman oldum, ama ağzımdan yalan bir kere çıkmıştı ve ayrıldık.

İşte böyle arkadaşlar, beni ilk milli yapan kız Zenciydi. Sonu pek iyi biten bir anı da sayılmaz ama, sizlerle paylaşmak istedim. O Zenci kızdan sonra çok daha değişik ilişkilerim oldu, hatta bir erkekle bile beraber oldum. Bu arada, kimse sikinin boyundan utanmasın, sikin boyu değil, işlevi önemli!

Şimdilik hoşçakalın, görüşmek üzere!

[Samet]

Komşumun Oğlunu 31 Çekerken Görünce Dayanamadım!

Yeni Gelen Genç Banka Memuruyla Sikişiyorum! (Zerrin 46., İstanbul / Türkiye)

Merhabalar. Adım Zerrin, 46 yaşında, esmer ve dul bir kadınım. 2 yıl önce bir trafik kazasında kaybettiğim Fabrikatör Kocamdan kalan Fabrikanın yönetimiyle ben ilgilenmeye başladım. Kızım da Amerikada Üniversitede okuduğu için, 2 yıl boyunca tek başıma tüm zamanımı Fabrikanın işleriyle harcadım, ama malesef mizacım iş kadınlığına elvermediğinden ve parasal sıkıntım olmadığından sonunda Fabrikayı satmak zorunda kaldım. Kocam çok zengin biriydi, Fabrikanın haricinde daha birçok gayrımenkulden oluşan yüklü bir miras bırakmıştı. Takriben 1,5 yıldır da mirasla uğraşmaktan kendime hiç zaman ayıramamıştım. Parasal işlerimi Şişli taraflarındaki bir Banka şubesi ile hallediyordum. Küçük bir şube seçmemin sebebi, yüklü mevduatım olduğundan çok daha samimi ve kolay işlem yaptırmamdandı.

Bir gün yine gelen faizleri ve kiraları kontrol etmek için şubeye gittiğimde, yeni bir memurun işe başlamış olduğunu gördüm. Diğer çalışan 7-8 kişinin arasında hemen göze batıyordu. Çok yakışıklı bir gençti, 1.80 boylarında, temiz yüzlü, atletik yapılı biriydi. Görür görmez bayılmıştım. Şöyle bir ellerine baktım, yüzük filan yoktu, muhtemelen bekardı. 2 yıldır işten güçten başımı alamamış, ancak kendimi toplamışım, bir anda tahrik olmuştum, içim erimişti görünce. Müdüre hanımın yanında kahvemi içerken, hesaplarımı kontrol ettim. Müdüre hanımla konuşurken, öylesine işe yeni başlayan memurdan bahsettim. Müdüre hanım da sinsice gülümseyerek, “Evet yeni başladı, ismi Selim. Daha bekar ve üstelik sizin semtte oturuyor!” :)) dedi. Neyse, ben kahvemi bitirdikten sonra şubeden ayrılıp eve döndüm. Ama kafama takmıştım bir kere, bu yeni gelen çocuğu daha yakından tanımam lazımdı...

Ne yaparım, nasıl yaparım diye düşünürken, aklıma birşey geldi. Bankadakiler saat 18:00 de paydos ediyorlardı, akşam 17:15 gibi Müdüre hanımı arayıp, “Ah şekerim sorma, öğlen unutmuşum, bu akşam bir düğüne gideceğim, hediye almam lazım, bizahmet o yeni gelen memur çocukla bana 1.500 TL gönderiver, sana verdiğim vekaletten halledersin! Adı neydi, Selim miydi? Nasıl olsa bizim semtte oturuyormuş!” dedim. Müdüre hanım da, “Tamam, hemen yolluyorum!” dedi. Ben de hemen bir duş alıp bornozumu giydim ve Selimi beklemeye başladım. 15 dakika sonra Selim kapıyı çaldığında bornozla kapıyı açtım. Elindeki zarfı göstererek, “Müdüre hanım gönderdi...” dedi. Parayı teslim aldığıma dair Makbuz imzalatması gerekiyordu. “Gel canım, içeri buyur!” diye salona aldım. Selim sıkıla sıkıla içeri girdi, parayı saydı uzattı. “Ah canım sana da zahmet oldu, ama görüyorsun halimi, hazırlanmam lazımdı, buyur geç, şöyle otur!” diye üçlü koltuğu işaret ederek oturtup, ben de hemen yanına oturdum. Ve o an bacak bacak üzerine atarak ilk frikiğimi verdim, neredeyse kalçama kadar bacaklarımı açtım, bornozun önü de baya aralık, göğüslerim olduğu gibi meydandaydı...

Selimin gözleri bir göğüslerimde bir bacaklarımdaydı. “Dur sana içecek birşey ikram edeyim, eh buraya kadar zahmet edip geldin...” dedim. Kalkıp iki bardak Viski doldurdum ve biraz daha yakınına oturdum. Artık kalçam Selimin bacağıyla temas halindeydi. Selim makbuzu imzalattıktan sonra Viskisini fondip yaptı ve göğüslerimle bacaklarımı süzerek, “Başka bir arzunuz varmıydı Zerrin hanım?” dedi. Selimin önüne baktığımda siki neredeyse pantolonundan fırlayacak gibiydi, hiç düşünmeden elimi pantolonunun üzerinden sikine atıp kavradım, “Bunu istiyorum!” dedim ve dudaklarına yumuldum. Selim dudaklarımı koparırcasına öperken, benim de ellerim önce gömleğini sonra pantolonunu çıkartmakla meşguldü. Dudaklarım ve dilim Selimin ağzında, dillerimiz birbirine dolanmış vaziyette iken, Selimin elleri de göğüslerimi kavramış, okşamakla sıkmak arasında dolaşıyordu. O onda amımın suları şarıl şurul akmaya başlamıştı zaten...

Ben Selimin külodunu da bir çırpıda aşağı indirdiğimde, kazık gibi siki fırlamıştı. Hemen eğilip sikinin mantar gibi başını ağzıma aldım ve emmeye başladım. Elimi de taşaklarına attım, taşaklarını sıktıra sıktıra sikini emiyordum. Selim de boş durmuyor, elleri kah göğüslerimde kah kalçamda okşamalarına devam ediyordu. Bir anda kalkıp Selimin kucağına oturdum, sikinin başı göbeğime geliyordu. Dudaklarımız tekrar birleşmiş, şehvetle birbirini emip ısırırken, biraz kalkıp elimle Selimin sikini amıma denk getirip üzerine bıraktım kendimi. O anda zevkten ölebilirdim, Selimin kazık gibi siki bir anda içime saplanmış ve tiz bir çığlık atmıştım. Dibine kadar aldıktan sonra yavaş yavaş oturup kalkarak kendi kendime gitgel yapıyordum. Müthiş bir şehvet Okyanusunda yüzüyordum sanki, her oturuşumda neredeyse çığlık atıyordum. Amımdan sular akmaya başladığında inleyerek birden hızlandım. Selim ise altımda resmen böğürüyordu. Tam gelmek üzereydim, birden hızla oturup Selimin sikini amımın içinde kasarak hapsettim ve sarsılmaya başladım...

Selim de, “Uuuaaoohhh, geliyorummm! diye inleyerek alttan kalçasını kaldırarak dahada derine girdi ve lavlarını içime boşaltmaya başladı. Tırnaklarım Selimin etlerine geçmişti neredeyse. İkimiz aynı anda gelmiştik ve ben bunca yıllık evlilik hayatımda hiç tadamadığım bir orgazm yaşıyordum. O vaziyette, siki içimdeyken bir müddet Selimin kucağında kaldım. Sehpadaki telefonum çalmaya başladı, Selimin kucağından inmeden telefona uzanıp cevap verdim. Müdüre hanım arıyordu, “Zerrin Hanım, Selim geldi mi?” dedi. Ben de titrek bir sesle, “Geldi geldi! Şu anda içerde!” dedim. Müdüre hanım da, “OK!” dedi kapattı...

Kalkıp Selimle birlikte duşa girdik. Yıkandık çıktık. “Hadi giyinip yemeğe gidelim!” diyerek lüks bir restorana götürdüm Selimi. Yemeğimizi bir şişe şarap eşliğinde yeyip tekrar eve geldik. Daha kapıyı kapar kapamaz Selime saldırdım, koridorda birbirimizi soyarak yatak odama geçtik. Beni sırtüstü yatağa atıp, direk amıma yumularak dillemeye başladı. Yatakta biraz döndü ve siki tam suratımın üzerine geldi. 69 olmuştuk. Ben de onun sikini tutup emmeye başladım. Birbirimizinkini çılgınlar gibi emerken, o an bir kere orgazm oldum, sularım akmaya başlamıştı. Selimin siki kazık gibi olmuştu, ağzıma sığdıramıyordum. Sikini elimle kavradım ve iri göğüslerimin arasına aldım. Selim göğüslerimi biraz siktikten sonra dönerek kasıklarıma oturdu, üzerime eğilip göğüslerimi emmeye ısırmaya başladı. Dayanamıyordum artık, bacaklarımı açmaya başladım. Selim de üzerimden indi, ayak bileklerimden kavrayıp ayaklarımı omzuna koydu, nabız gibi atan sikini amımın dudaklarıma sürmeye başlamıştı. Zevkten çıldırıyordum, inlemelerim duvarlarda yankılanıyordu...

Az sonra Selimin sikinin santim santim amımın içine kaydığını hissediyordum. Tamamını içime köklediğinde bir çığlık daha atmıştım. Zira amım Selimin sikine göre dar geliyordu. Hele Selimin amıma geçirirken, “Ohhh yavrum, ne kadar dar amın var! Ben bu amı sabahlara kadar sikmezmiyim!” gibi konuşmaları benim aklımı tümden alıyor, daha çok tahrik oluyor ve kendimden geçiyordum. Nasıl dediğime ben de şaşırıyordum, ama ben de Selime, “Sik koçum! Parçala amımı! Bu amın bundan sonra tek sahibi sensin! Sok erkeğim, bitir beni! Yerim senin o muhteşem yarağını!” gibi laflar ediyordum. Selim de daha sert ve hızlı basıyordu. Beni altında katlamış gibiydi ve sikinin baskısını taa midemde hissediyordum, ama buna rağmen ben de kalçamı ona doğru iterek dahada içime almaya çalışıyor ve “Sokkkk! Daha sokkk!” diye bağırıyordum. Kaçıncı orgazmım olduğunu sayamadım...

Selim beni evire çevire yarım saate yakın sikti. En son beni domaltarak gitgel yaptığında artık ben perişan olmuştum ve “Boşallll! Boşal artık erkeğim! Ben bitttimmm!” demiştim. Selim de daha da hızlanarak, “Geliyorummmm aşkımmmm!” diyerek içime fışkırmaya başlamıştı. Müthiş birşeydi! Tüm evliliğimdeki sikişmelerimin hepsinin toplamından daha çok zevk almıştım. Artık Selim benim erkeğim olmuştu. O gece Selim bende yattı ve beni birde hiç sikilmemiş bakire götümden siktikten sonra uyuduk. Sabah erkenden Selim uyanmış ve amımı yalayarak beni de uyandırmıştı. Sabah sikişinden sonra o işe giderken, ben yatakta öylece kalakalmıştım. Öğleden sonra Şubeye uğradığımda Müdüre Hanım bana, “Hoşgeldiniz Zerrin hanım!” derken yüzünde muzip bir gülümseme vardı. “Zerrin hanım, umarım dün sizi memnun edebildik?” deyince, ben de aynı muzip bir gülümsemeyle, “Nasıl mutlu olduğumu bilemezsiniz, çok teşekkür ederim!” dedim.

Gönlünüzce sikişin! Byeee!

[Zerrin]