xxx


Hikaye ve resimlerinizi bekliyorum!!!
hikayedengercek@gmail.com

Wednesday, May 30, 2012

Adanada Kız Büyütmek Zor Acımadan Sikerler Valla!

Adanada Kız Büyütmek Zor Acımadan Sikerler Valla! (Ahmet 30 Y., Adana / Türkiye)

Slm ben Ahmet, komşum Halimeyi nasıl siktiğimi anlatmıştım. Halime benim sex makinem olmuştu. Bir gün Halimenin kocası İstanbula gitti, oğlu da dışarı çıkınca, mahallede dolaştım. Halime beni gördü yanıma geldi. Ben de evine sikişmeye geleceğimi söyledim. "Tamam, kızları çıkarayım, gel!" dedi. İki kızını apar topar evden çıkarınca ben evine gittim. "Kızlar her an gelebilir, elini çabuk tut!" dedi. Ben zaten azmışım, hanım da adetli zaten. Halimenin o koca götü de beni çıldırtıyor. Odaya geçtik hemen soyunduk. Tam oruspu, işi biliyor, hemen sikimi yalamaya başladı. O sikimi yalarken, ben de onun amını götünü parmaklıyordum. "Kocam olacak pezevengin akşam sikmesinden bir bok anlamadım, hadi sik beni, doyur beni erkeğim!" deyip beni üstüne çekti. Amını sikerken, memelerini de somuruyordum ki, çok geçmeden Halime Orgazm oldu. Bağırmamak için elini ısırıyordu orospu...

Bunu yüzüstü yatırdım, göbeğinin altını yastıkla besledim. Halime yarı baygın gibi, az önceki orgazmın tadını çıkarıyordu. Tam götünü kremlerken, bulunduğumuz odanın kapısının aralandığını duydum. Öldüm dirildim, ödüm bokuma karıştı, Halimenin belalı kardeşleri ve yetişkin oğlu vardı. Sonra düşündüm ki, onlar olsa bizi çoktan basmışlardı, olsa olsa kızlarından biridir diye rahatladım. Ama hangi kızının izlediğini bilmiyordum, yine de sikimi iyi görsün diye, Halimeyi hafif yan döndürdüm, götüne geçirdiğim gibi sikimi pompalamaya başladım. Kapıdakine şov yaparcasına Halimenin götünü azgınca sikiyordum. Kapı az daha aralandı, şimdi aynadan büyük kızının bizi izlediğini görebiliyordum...

Büyük kızı 16 yaşındaydı. Eli amındaydı, ben anasının götünü sikerken, o da kapıda mastürbasyon yapıyordu. Halimenin götünü daha bir zevkle sikmeye başladım. Ve sonunda (kızı görsün diye) sikimi götünden çıkarıp, büyük bir coşkuyla Orgazm oldum. Döllerim taa Halimenin sırtına kadar fışkırmıştı. Halime oruspusu halen ölmüş kurbağa gibi yüzüstü yatıyor ve "Amımı birkere daha boşaltmadan gitme!" diye inliyor, tekrar Orgazm olmak istiyordu orospu. Ben de yumuldum arkadan amına ve amını yalayarak, somurarak onu birkez daha boşalttım. "Çabuk giyin git, kız gelebilir!" dedi. Bilmiyordu ki kızı çoktan gelmiş ve bizi izliyordu. Ben yataktan kalkıp pantolonumu giyerken, kızı sessizce gitti...

Evden çıkınca hemen sokakta gördüm kızını, kıp kırmızı olmuştu. Yanına vardım gülümsedim. Bana, kızgın bir ifadeyle, "Bizim evde ne yapıyordun?" dedi. Ben de, "Annene dolabın yerini değiştirmede yardım ediyordum!" dedim. "Yalancı! Sizi gördüm!" dedi. Ben de, "Bana birşey olmaz, ben erkeğim, birilerine söylersen annene yazık olur! Hem, gel biraz konuşalım..." deyip kolundan tutup, sürüklercesine mahalleden çıkardım. Otogarın oradaki çay ocağından iki çay söyledim, başladım anlatmaya. Eğer annesiyle sikiştiğimizi başkalarına anlatırsa kötü şeylerin olacağını, babasının annesini dvüp evden atacağını, hatta öldürebieceğini falan anlattım. Anlatırken de, elini bırakmıyordum, saçını okşuyordum...

Sonunda kız ikna oldu, ama ben elini bırakmadım, "Aferin, işte böyle akıllı ol!" deyip, yanağından dudağına yakın öperek, 100 Lira çıkardım verdim eline. Parayı görünce tam gevşedi (Annesinin kızı!). Dudağına yakın bir daha öptüm, ses çıkarmadı. Buna biraz gaz vermek için, "Sen çok akıllı, aynı zamanda güzel ve çekici bir kızsın, erkekler seni rahat bırakmıyorlardır, isteyenin çoktur, yakında evlenirsin, evliliğe hazırmısın?" diye sordum. "He yaa, evlenmek isteyen çok, ama ben korkuyorum!" dedi. "Neden korkuyorsun ki?" dedim. "Annemle yaptığınız şeyden!" dedi. "Ben senin korkunu alırım, hem de çeyizine yardımcı olurum!" dedim. "Nasıl olacak?" deyince, anladım ki, az daha uğraşsam kızı sikebilirim. Bu düşünceyle beni tekrar ateş aldı, yarağım kazık gibi oldu. Elimi bacağına koydum, hafif okşayarak, "İstiyormusun öğretmemi?" dedim. Başıyla 'Evet!' dedi. "Tamam ozaman, ben arabamı alayım, sen de git annenden 1-2 saatliğine arkadaşlarla gezeceğiz diye izin al!" dedim. "Olur!" dedi, ayrı ayrı eve döndük...

Kapıdan izledim, annesinden izin almış olmalı ki, yüzü gülerek evden çıktı. Bana bakarak köşeyi dönünce, arabama bindim, yanına vardım. Hemen arkaya bindi, mahalleyi çıkana kadar eğildi, arka koltukta arazi oldu. Baraj yolunda sakin ve tenha bir yere çektim arabyı. Arkaya, yanına geçtim. Ama kız heyecandan, yaprak gibi tir tir titriyordu. Elini tuttum ve dudaklarını öpmeye başladım. Hiç öpüşmediği belliydi, çok acemice öpüşüyordu, hatta öpüşmüyor, sadece dudaklarını uzatıyordu, ben öpüyordum da diyebiliriz. Çok heycanlıydı ve korkuyordu. "Korkma, korkulacak birşey yok, çok güzel olacak!" dedim ve elimi tişörtünden içeri sokup, sütyensiz, ve yeni yeni uç vermiş minnacık göğüslerini okşamaya başladım. Leblebi gibi meme uçlarını parmaklarımın arasında radyo istasyonu arar gibi sağa sola kıvırdıkça, gözlerini yumdu ve hafiften inlemeye başlamıştı bile...

Elimi eşofmanının içine sokup minnacık amına attığımda külotu ıslanmıştı. Anladım ki zevkteydi. Tişörtünü çıkardım, başladım küçücük göğüslerini öpüp, yalamaya ve emmeye. Tanrım, Cennette gibi hiisediyordum kendimi, böyle bir zevk bu dünyada olamazdı! Kız ise resmen kopmuştu, hem titriyor, hem, "Evet, evet, ohhhhh, ohhhhh!" diye inliyordu. Anasını iki saat önce siktiğim halde benim yarak öyle bir sertleşti ki, resmen kemik gibi oldu. Dayanamadım yarrağımı çıkardım, küçücük eline verdim, "Yala aşkım!" dedim. Ürkekçe ağzına aldı ve yaladı. Baktım midesı kalktı, "Tamam bırak aşkım!" dedim. Kızın eşofmanını çıkarmak istedim, eşofmanını bir karış indirmiştim ki, eşofmanını tuttu geri çekti, "Yapma!" dedi. "Dur kız, sikmeyeceğim! Sadece öpüp koklayacağım amını!" dedim. Öyle deyince eşofmanını bıraktı, ben de nazikçe çıkardım bacağından. Karşımda (pazardan alındığı belli olan, beyaz penye) küloduyla kalmıştı. Külodun amına denk gelen yeri de hafif sararmıştı...

Önce külodun üstünden kokladım, öptüm amcığını. Sonra küloduna yana çekerek, ayva tüyülü amcığına dil atmaya başladım, sonra da minnacık am dudaklarını ve klitorisini emdim. Bu arada göğüslerini de okşamaya devam ediyordum. Kız adeta çıldırdı, Ohhh'lar, Ahhh'lar, Evet'ler birbirine karıştı, kasığını yukarı aşağı oynatmaya başladı. "Şimdi külodunu çıkarıyorum, sakın korkma, sikmeyeceğim, daha güzel yalayacağım! Tamam mı?" dedim. Sadece 'Evet!' anlamında kafasını salladı. Külodunu da nazikçe çıkardım, bacaklarını hafif ayırıp, dilimi amcığının deliğine sokmaya başladım. Bu hemen tedirgin olup irkildi. "Korkma, dilin girmesiyle kızlığın bozulmaz!" deyince rahatladı. Amcığını dillerken, bu 3 veya 4 kez Orgazm olmuştur. Her Orgazm olmasında sanki işer gibi geliyordu suları...

"Bak şimdi arkanı dön, daha çok zevk alacaksın!" diyerek bunu yüzükoyun döndürdüm. Önce, iki elimi anca dolduran o küçücük götünün yanaklarını ayırıp, şeftali gibi arkaya çıkan amından yalamaya başlayıp göt deliğine kadar geldim. Mercimek kadar küçük kapkara göt deliği vardı, büzüğünün etrafı da pes pembe ve tüysüzdü. Dilimi büzüğüne değdirdiğim anda bu çırpınmaya başladı ve inlemesini yükseltti. Çok hoşuna gitmişti. Dilimi yuvarlayıp büzüğünden içeri sokup çıkarıyordum, dilimi amına sokup çıkarıp, tekrar büzüğüne sokuyordum. Zevkten kuduruyordu. Torpidoda vazelin vardı uzanıp aldım, parmağımla büzüğünü vazelinleyip parmağımı soktum götüne. Hemen irkildi, "Yapma!" dedi. "Korkma, acıtmayacağım! Anneni de böyle yapıyorum!" deyince biraz bozuldu, ama istiyordu, "Acıtmadan yap!" dedi. Parmağımla götüne git gel yaparken, diğer elimle de amını okşuyordum ve amı şelale olmuştu. Kim bilir kaçıncı Orgazmını yaşıyordu...

Götünü parmaklayarak biraz alıştırdıktan sonra, bunu köpek pozisyonuna getirdim ve "Şimdi anneni yaparken gördüğün gibi yapacağım, götünü sikeceğim, tamam mı aşkım?" dedim. Sesini çıkarmadı, kendini kasmış bekliyordu. Sikimin başına da biraz vazelin sürüp dayadım büzüğüne ve başını yavaşça soktum. Bu hemen çığlık atıp, ileri kaçtı. "Şşşt sakın ol aşkım, hepsi buydu işte, girdi bak, annenin nasıl aldığını gördün, sende annen kadar cesaret yok mu?" diyerek, amını okşamaya başladım. Amıyla oynarken bu tekrar gevşedi, ben de o sırada birden bastırınca büzüğünü yırtarak köküne kadar soktum götüne. Ama varyaa ne biçim çığlık atıyor, nasıl bağırıyor, nasıl küfürler ediyor bana, "Çıkar ulan şerefsiz, yırttın götümü, orospu çocuğu, çıkarrrrr!" diye. O küfürleri duyunca ben iyice çileden çıktım, bunun saçını asılarak, "Sus anasını siktiğimin orospusu! Sus, ya değilse amını da sikerim görürsün gününü!" dedim...

Bu hemen yalvarmaya başladı, "Tamam tamam sustum, amımı sikme!" diye. "Hah şöyle, yola gel orospu! Sıkma kendini, serbest bırak! Gireceği kadar girdi zaten, köküne kadar aldın işte, azıcık sık dişini!" deyip yavaş yavaş git gellere başladım. Bağırmıyordu, küfür de etmiyordu, ama acıdan arabanın koltuğunu ısırıyordu. Bunun götünü 20-25 dakika siktikten sonra, mercimek kadar büzüğü genişledi, oldu Rakı bardağının ağzı kadar. Artık sikim 'Cork Cork' girip çıkıyordu götüne ve sikimi tamamen çıkarınca büzüğü kapanmıyordu. Pozisyon değiştirdim, ben oturdum, bunu da kucağıma sırtı bana gelecek şekilde oturtup, götünü sikmeye, aynı zamanda da amıyla oynamaya ve sırtını, omuzlarını hafif hafif ısırmaya başladım...

Ben alttan götüne pompaladıkça, artık zevk çığlıkları atıyordu. Amı elimde yine su gibi oldu. Ben de daha fazla bu taze göte dayanamadım ve içine patladım. Sikimi küçülene kadar içinde tuttum. Sonra sikimi çıkarıp, bunu yüzü bana gelecek şekilde oturttum kucağıma ve dudaklarını öpüp, "Alıştın mı aşkım? Güzelmiydi?" diye sorunca, bitkin bir halde, "Hı-hı!" diyebildi...

Biraz daha öpüşüp, bunu elini yüzünü ve götünü ıslak mendille sildim, saçını üstünü başını düzelttim. Ben de toparlandım ve eline bir 100 Lira daha verdim, hemen ağzı kulaklarına geldi, bana, "Seni çok seviyorum aşkımmm!" diyerek beni öptü. Ben de, "Nezaman paraya ihtiyacın olursa gel, hem bugünkü gibi güzel vakit geçiririz, hem harçlığını alır gidersin!" dedim ve hareket ettik. Artık iki orospum vardı, bundan sonra hem anasını sikecektim, hem kızı. Bunu mahallede, tam köşe başına geldiğimizde arabadan indirdim, ben devam ettim. Evin önünde geldiğimde Halimenin o çakal oğlunu gördüm, mecburen selam verip, "Ne yapıyorsun?" diye sordum, içimden de (Orospunun evladı!) diye basıyordum küfürü. O da gülerek, "Hiiç abi, dayımlardan geliyorum..." dedi. Orospu çocuğu bilse az önce annesini ve bacısını siktiğimi, yine yüzüme gülermiydi acaba? Ama anasının bacısının sikilmesini hak ediyor piç, çünkü o da onun bunun kızını sikiyor!

Şöyle bir düşünüyorum da, iyiki de kızım yok, bu devirde Adanada namuslu kız büyütmek çok zor, hele Varoşda daha zor. Yaşına başına bakmazlar, hiç acımadan sikerler valla!

Herkese keyifli sikişler!

[Ahmet]

Kocamın İsteğiyle Komşumun Kollarında Uçtum!

Kocamın İsteğiyle Komşumun Kollarında Uçtum! (Serpil 39 Y., Düsseldorf / Almanya)

Almanyadan Merhabalar, ismim Serpil, 39 yaşındayım ve evliyim. Samimi olduğumuz, aile dostumuz, Oktay abimiz bir akşam bize yemeğe gelmişti. Karısı ve çocukları Türkiyeye izine erken gittiğinden, Oktay abi yalnız kalmış, 2 hafta sonra o da peşlerinden gidecekti. Oktay abileri ailece çok severdik, onlar da bizlerden memnun olduklarından, genellikle boş zamanlarımızı beraber değerlendirirdik. O akşam havadan sudan sohbetlerle yemeğimizi yedik, ardından erkekler bira aldılar, ben de onlara 1-2 bardakla eşlik ettim. Ama dikkatimi çekti, kocamın tavırları biraz değişikti bu akşam, taa ilk başından pek anlam veremedim.

İlerleyen saatte, TV'den gelen müziğe eşlik etmek için, kocam beni dansa kaldırdı. Daha sonra lavaboya gitme bahanesiyle Oktay abiye yerini bıraktı. Böylelikle şimdi Oktay abinin kollarındaydım ve (uygun bir şekilde) dans ediyorduk. Az sonra kocam gelip, birden arkamdan bana sarılıp, sonra da Oktay abiyi bana doğru belinden çekti. Şimdi ikisinin arasına Preslenmiş kalmıştım. "Napıyorsun aşkım?" diyerek tepkimi gösterdim. Oktay abi de gerilmişti, fakat kocam ikimizi de adeta kelepçelemiş, pis pis sırıtıyordu. Bunla da kalmamış, birde kulağımın altından boynumu öperek yalıyordu. Şimdi Oktay abinin de tavrı değişmiş, pantolonunun önü kabarmaya başlamıştı, bacak arama yapışık olduğundan bunu hissediyordum. Artık o da pişkince davranıp, diğer taraftan boynumu öpüyordu...

Tuhaf tuhaf hisler içindeydim, sıcak beynime vurmuştu, kocam kıçıma yapışmış, Oktay abi de kabarmış sikiyle yukarı aşağı sürtünerek, pantolon üzeri amıma masaj yapıyordu. 10 dakika kadar böyle devam ettik, artık ben de tüm çekingenliğimi atmış, kendimi olanlara bırakmıştım. Oktay abi arasıra boynumdan yukarı çıkıp dudaklarıma yakın öpüp, hatta bazen dudaklarıma dudağıyla dokunuyordu. Kocamın ne yapmaya niyeti olduğunu anlamasam da, galiba amacına ulaşmıştı ki, Oktay abiye, "Karım sana emanet Oktay!" deyip masaya döndü. Oktay abi de beni elimden tutup yatakodamıza götürdü. Beynim tilt olmuştu, itiraz bile etmeden kuzu kuzu gitmiştim.

Odaya girince kapıyı kapatıp, yine dans eder gibi birbirimize sarıldık, ama busefer dudaklarımız kenetlenmiş, ağzımız açılmış, dillerimiz karşılıklı dans edip yalaşıyorlardı. Oktay abinin elleri tişörtümün içine dalmış, memelerimi südyenimin üstünden mıncıklıyordu. Oktay abi her hareketi bilinçli hatta ustaca olarak tişörtümü başımdan sıyırıp, südyenimin kopçasını çözüp, iki eliyle dolgun memelerimi avuçlamış, uçlarını emiyordu. Ben de onun gömleğinin düğmelerini çözmüş, vücudunu okşamaktaydım. Ardından taytımı aşağı sıyırdı, sadece külotumla kalmıştım. Beni yatağa yatırdı, kendisi de soyunup üstüme çıktı. Dudaklarımız tekrar buluşmuş, zevkle öpüşüyorduk...

Dudaklarımı bırakıp boynuma indi, buharlı nefesini tenimde hissediyordum. Dudaklarını çok ustaca kullanırken, tenime baskısı ne çok, ne az, tam orta kıvamdaydı. Ordan omuzuma geçti. Kollarımı yukarı kaldırıp koltuk altımı emerken, balık etli olduğumu, tenimi emmekten çok zevk aldığını söylüyordu. Ben artık tüm kadınlığımla teslim olmuştum Oktay abiye, daha önce hiç yaşamadığım zevklerle tanışıyordum. Koltuk altımdan bukadar zevk alacağımı hiç düşünmemiştim. Dudakları ordan tekrar memelerimle buluşup, memelerimi yalayıp okşadıktan sonra aşağıya yöneldi. Külotumu ağzıyla kapıp aşağıya çekerken, ben de kalçamı kaldırmış külotsuz kalmama yardımcı oluyordum. Tamamen savunmasız kalmıştım...

Külotumu çıkarıp kenara bıraktıktan sonra, ayaklarımdan öperek yukarıya doğru çıktı. Diz kapağımın içine gelmiş, lop etli yerlerini ağzında vakumluyordu. Bacaklarımın iç kısmından yukarı doğru gelip amıma kavuştu dudakları. Amımın sağ kanadıyla bacak arasına yapışmış, sülük gibi emiyordu. Bitmek üzereydim, yatakta kıvranıyordum. Bir kadına ancak bukadarı yaşatılır diye düşünürken, Oktay abi ordan sağa kayıp, amımın dudaklarının çevresinde diliyle daireler çizerek beni uçuruyordu. Dilini mükemmel kullanıyordu, içime dalıp dalıp, çıkarıp, ardından amımı tamamen ağzına alıp, sularımı içine çekiyordu. Ard arda Orgazmlar yaşıyor ve artık içimde istiyordum, kadının zevki için çok uğraşan bu adamı...

Yavaş yavaş üstüme çıkıp, bacak arama yerleşti. Kulak mememi öperek kulağıma, "Serpil sikimi tut amına yerleştir!" dedi. Kalın sikini kavrayıp, amımın ortasına yerleştirdim, mantar gibi başını içime almış, gerisini istekle bekliyordum. "Serpil, kadınım olmaya hazırmısın?" diye sordu. "Hazırım Oktay abi, herşeyimle al beni, senin olmak istiyorum!" diye cevapladığımda, sikini girebildiği kadar amcığıma kökledi. Offff neydi bu, nebiçim bir zevkti bu? Beynimde şimşekler çaktı. İçimde bir müddet böyle kaldıktan sonra, tamamen dışarı çıkmadan tekrar çekip, amıma yeniden gömdü. Yavaş yavaş gidip, sert hamlelerle geri geliyordu. Ben de ritmine uyup, o çekerken kalçamı gerileyip, o basarken ben de kalçamı ileri sürüp, gümleyerek buluşmamıza yardımcı oluyordum...

Böylesini ilk kez yaşıyordum, içimde değişik ritimde gelip gitmesi mi, yoksa kulağıma, "Hadi kadınım, bırak kendini, zevkin doruğuna çıkalım, patlat Orgazmını, sana zevk verdiğimi duymak istiyorum!" gibi cümlelerı fısıldaması mı daha çok tahrik ediyordu emin değildim. Herşeyi unutmuş, Dünyada sadece Oktay abiyle ben ve çılgın sevişmemiz vardı sanki. Defalarca üst üste boşalıyordum. Kendisi de artık gelmek üzereydi, iki eliyle alttan kalçalarımı sıkıca avuçlamış, nefes alışverişi hızlanmış, alnında ter boncukları birikmiş, içimde daha hızlı gidip geliyordu. "Hadi erkeğim sen de patlat içime, yıkıl kal üstüme!" dediğimde, "Oohhhhh!" diyerek, sıcak spermlerinin içime boşaldığını son uzun bir titremeyle hissetmiştim. Bana muhteşem seksi yaşatan Oktay abi, üstümde 1-2 dakika yığılıp kaldı. Sonra yanıma uzanıp beni kendine çekti. Başımı göğsüne koyup sarıldım. Bitkin, ama çok mutlu bir şekilde, 15-20 dakika dalmışım...

Oktay abinin kıpırdamasıyla uyandığımda, "Ben artık gideyim, bu geceyi asla unutamayacağım, çok mutlu ettiniz beni!" deyip, giyindi ve beni öperek odadan ayrıldı. Yorganı üstüme çekip doğruldum. Dış kapı kapandıktan sonra kocam içeri girip yanıma oturdu. Yüzüne bakamıyordum, "Neden yaptın bunu?" diye sorduğumda, "Sevgili karıcığım seni çok seviyorum, sensiz bir hayat düşünemiyorum, ameliyatımdan sonra sana yatak odamızda hiç yeterli olamıyordum, senin de seksi zevkle yaşadığını biliyorum, başka birine yenik düşmendense, güvendiğim Oktay abimize seni teslim etmek benim için daha cazip geldi!" dediğinde, gözyaşlarımı tutamayarak, beni bukadar çok seven kocama sarıldım.

Tüm arkadaşlara Selamlar.

[Serpil]

Kaşla Göz Arasında Oracıkta Götümü Sikti!

Kaşla Göz Arasında Oracıkta Götümü Sikti! (İnci 27 Y., Ankara / Türkiye)

Herkese iyi günler "31 Seks Hikayeleri" sitesi sakinleri. Benim adım İnci, 27 yaşındayım, boyum 1.80 ve 55 kiloda güzel bir bayanım. Ankarada bir Otomotiv firmasında çalışıyorum ve 8 yıldır bu firmada görevliyim. Bu anlatacağım olay başımdan geçeli 1 hafta oldu. İnanamadım ve hala şoktayım, çünkü herşey bir anda oldu. Aslına bakarsanız ben de istiyordum, ama bu kadar acele olacağını ve bir müşterimiz tarafından, çalıştığım işyerinde sikileceğim aklıma bile gelmezdi. Hem de götümden!

Günlerden Perşembe günü, bir araç teslimi vardı. Aracı alan kişi 25 yaşlarında, uzun boylu, yakışıklı birisiydi. Araç teslim işlemi bittikten sonra, ben satış sonrası için kendisini bilgilendiriyordum. Ama çocuk beni hiç dinlemiyordu bile, gözleri hep vücudumda ve bacaklarımda idi. Ben de ogün süper bir mini kot etek, altımda açık siyah bir külotluçorap giymiştim. Bacaklarım boyum gereği uzun olduğundan, oldukça davetkar duruyordu. Hiçbir şeyin farkında değilmişim gibi anlatmaya devam ettim. Sonra işim bittiğinde masama geçmiştim. Aracı alan çocuk elimi sıkıp, iyi günler dileyip, mağazadan çıkmıştı...

10 dakika geçmeden tekrar gelerek, araçta sorun olduğunu, emniyet kemerini taktığı halde ikaz lambasının yanıp söndüğünü, soruna bakmaları için araçı teknik servise bıraktığını ve sorun giderilene kadar burda beklemek istediğini söyledi. Normalde aracı satan başka arkadaşımdı ve o ilgilenmek için kalktı. Ama çocuk ona pas bile vermeden benim yanıma gelerek oturdu. Arkadaşım da başka müşteri ile ilgilenip kendi masasına geçti. Ben de yakışıklı çocuğa çay ikram ederek, sohbete başladık. Havadan sudan konuşurken, çocuk yine çaktırmadan bacaklarıma bakmaya başladı. Ben de bunu iyice anlamıştım ve hoşuma da gidiyordu, ona frikik vermek istedim. Eteğim zaten 1 karış oldugundan, birde oturunca iyice sıyrılıyordu. Ama aramızdaki masadan dolayı, fazla birşey göremese de, emin olun, eridiği her halinden belliydi...

Derken sigara içmek istediğini söyleyerek 2 tane sigara çıkardı, "Bana eşlik edermisiniz?" diye sordu. "Tabiki eşlik ederim..." deyip mağazadan dışarı çıktık. Sigaramı yakarken elime dokunmak için elinden geleni yapıyordu. Gözleri ile de beni siktiğini anlayabiliyordum. Sigaralarımızı içerken sohbete devam ettik. Bana nerde oturdugumu ve iş çıkış saatlerimi sordu, ben de söyledim. Ama çocuk çok hızlıydı, bir yandan da bana iltifatlarda bulunup resmen asılıyordu. Ben de bundan hoşlandığımdan, teşekkür edip gülümsüyordum. Bundan cesaret alan çocuk direkt bacaklarıma bakarak, fiziksel olarak da harika olduğumu, özellikle bacaklarımın kusursuz olduğunu söylediğinde, şaşkınlığımı gizleyemedim. Ama çocuk iltiftlara devam etti. Bu sırada aracın işleminin bittiğini haber verdiler. Ama çocuk oralı bile olmadı, "Tamam!" deyip, servis elemanını sepetlemişti. Çünkü beni tam kıvama getirmişti...

Sigara içtiğimiz yer yedekparça deposunun giriş kapısının önüydü ve kapısı açıktı, arada sırada malzeme alıp çıkanlar oluyordu. Çocuk birden, "Akşam müsaitsen, seninle kahve içmek istiyorum!" dedi. Yine şaşırmıştım. Daha ismini yeni öğrendiğim biri ile kahve içmek huyum değildi, ama ben de istiyordum galiba. Çocuk konuşurken gözleri kalçalarımda, bacaklarımda ve artık dikkatlice göğüslerimde idi. Niyeti açıkça anlaşılıyordu, niyeti beni sikmekti. Bunu anlamıştım, ama bu kadar hızlı olacağını tahmin etmemiştim. Bu arada çocuğun önü de iyice kabarmıştı ve utanarak bunu gizlemeye çalıştı. Ben de gülerek önüne baktığımdan biraz kızardı. Aslında çocuğun istediği de oymuş, beni arzuladığını gösterip, beni oracıkta sikmekmiş, bütün amacı buymuş. Ama bu mümkün değildi, orda bırakın beni sikmesini, öpmesi dahi mümkün değildi...

Derken çocuk, "Bu depoda ne malzemesi var İnci hanım?" deyip, elindeki sigarayı yere attığı gibi depoya adım attı. Ben de doğal olarak yanında yürüdüm. İçeri girmiştik ki, kapıyı sert bir şekilde kapatıp, kilitledi. Korkmuş ve şaşırmıştım, "Neler oluyor?" dememe kalmadan, ellerini kalçamda hissettim. "Ses çıkarma, seni aşırı derecede istiyorum, beni müthiş azdırdın!" dediğinde, ürkmüştüm. "Yapmayın lütfen, burası yeri değil!" dememle cesaretlenip, "Biliyorum aşkım haklısın, sakin ol, sadece o muhteşem kalçalarına dokunmak ve öpmek istiyorum, işimiz çok kısa sürecek!" dedi. Ama ben yalvarıyordum, "Yapmayın biri görür, rezil olurum, işten kovulurum!" diyordum. Ama dinleyen kim?

Ellerini kalçama sarmış ve okşayarak, "Senin de istedigini biliyorum yavrum, naz yapma!" dediğinde güldüm ve "Tamam istiyorum, ama burda değil!" dedim. "Sabret aşkım, müsait yerde seni bas bas bağırtacam, doyuracam seni, ama şimdi sen beni bir doyur, çok azdırdın beni, bu nasıl bir kalça, bu nasıl bir etek böyle!" dediğinde, tebessüm ettim. Mutlu olmuştum, hayatımda ilk defa böyle birşey başıma geliyordu. İstemeden de olsa birini kendime arzulatmak, benim de ıslanmama sebeb olmuştu. Sonra birden hızlıca arkama eğilip, "Hafif duvara yaslanıp, domal aşkım!" dedi. Ben de acele edip, bir an evvel burdan çıkmak istediğimden dediklerini harfiyen yapıyordum...

Zaten minicik olan eteğimi belime toplayıp, külotluçorabımı aşağıya sıyırdıktan sonra, tangamı yana çekerek, amımı ve göt deliğimi karışık olarak yalaması, beni adeta uçurmuştu. Nefesimi tutuyordum ve sesim bile çıkmıyordu. Ama ne yalamak! Adeta somuruyordu! Dilini amıma sokar gibi yapıp, beni dahada azdırıyordu. Sonra birden dilini göt deliğime sokup çıkarmaya başladı. O kadar hoşuma gidiyordu ki, "Tut beni!" dedim. Dermanım kalmadı, boşalacaktım. Ve beni tutmasıyla sarsıla sarsıla, ağzına yüzüne boşaldım. Ayakta duramıyordum.

Sonra beni tutarak kendisi hızla ayağa kalktı. Ne olduğunu düşünürken, fermuar ve kermerin açılma sesiyle arkamı döndüm, pantolonunu indirmiş, Boxerla duruyordu. "Neler oluyor?" dedim. "Ben seni boşalttım, sıra sende güzelim, al ağzına!" dedi. Acele ettiğimden hemen eğildim önüne, Boxerını aşağıya çektiğimde, yarağı yüzüme öyle bir çarptı ki, gözlerime inanamadım. Kendi kendime, (Bu ne yaaa?) demişim. Yok böyle bir alet! Filmlerde görürdüm, zenci aletleri tıpkı öyleydi. "Hadi!" demesiyle kendime geldim, ağzıma almaya çalıştım, ama kafasını anca alabiliyordum, çünkü küçük ağzı olan biriydim. Başımdan tutarak yineledi, "Hadi!" dedi. Alabildiğim kadar aldım, ama demeden de edemedim, "Tanrı aşkına, bu nasıl bir alet yaa? Bunu alan var mı?" dedim...

Gülerek, "Olmaz mıııı!" dediğinde, ben de güldüm. Ama biraz sonra o kocaman yarağı bana sokacağını bilmiyordum tabii. Bana ayağa kalkmamı söyledi, kalktım. Eline tükürerek sikine sürdü. Ben olanları hayretle izleyerek ne yapacak diye bekliyordum. Beni döndürüp, arkamda yarrağını hissedince anladım ki sikecekti. Hemen elimi arkaya attım, sikini tutarak, "Yapma ne olur, bunu alamam, bu bana girmez, bu çok büyük ve kalın!" dedim, çünkü amım küçük ve saysam daha 6 yada 7 kere anca sikilmişti. "Alırsın aşkım, kendini sıkma, serbest bırak, hadi bir an önce bitirelim de gidelim!" lafıyla kendime geldim, "Tamam!" dedim...

Elini amıma atıp zevk sularımla oynayarak, göt deliğime dokununca iyice ürktüm, "Dur, ordan kesinlikle olmaz, sen delirdin mi yaa?" diyerek sinirlendim. Ama çocuk ne dese beğenirsiniz? "Dışarda göt çoooook, ama böyle göt yok!" dedi. Beni iyice korku sarmıştı ve gözlerim dolarak, "Yalvarırım bırak gideyim, mesaiden sonra dışarda buluşalım, rahat bir yerde yap!" diye kurtulmaya çalısıyordum. Ayrıca ofisten çıkalı yarım saat olmuştu, birisi anlayacak diye de ödüm kopuyordu. Ama çocuk kafasına koymuş beni oracıkta sikecekti, hem de götümden. Bu aklıma geldikçe sinirden deliriyordum...

Derken birden sikini göt deliğime dayadığında, sıcaklığından etkilenerek, "Yavaş yap ne olursun, bu ilk olacak, yalvarırım yavaş!" diyebildim. O da kulağıma, "Tamam aşkım, sen kendini kasma, çok hoşuna gidecek!" diyerek, beni ilk götsikişime hazırlıyordu. Bir eli de amımı kurcalarken, ben artık su gibi olmuş ve direnmeyi kesmiştim. Sikinin kafasıyla göt deliğime fırça yapar gibi sürterek beni daha da azdırıyordu. İşini çok iyi yapıyordu. Sonunda sikinin kafasını götüme geçirmesiyle kendimi öne atmak istedim, ama beni öyle bir tutmuştu ki, bir eli göbeğimde, bir eliyle de ağzımı kapamıştı, yani hazırlıklydı kaçmamam için. O anki can havliyle elini ısırdım. Ama çocuk banamısın demeyerek öyle durdu. Hemen kendime gelerek kısık sesle, "Çıkarrrttttt, yalvarırım çıkarttt, yırttın!" dedim...

Çocuk içimde öyle hareketsiz beklediğinden acı azalmıştı ve yine kulağıma, "Az kaldı aşkım sabret, işin zor kısmını hallettik!" diyerek bekledi. Aradan 1 dakika geçmeden 1-2 milim daha soktu, yine aynı acıyı duydum. Ama nafile, çocuk bırakmıyordu. Kendimi iyice sıkarak, "Bitir artık ne olur, çok acıdı, yalvarırım bitir artık!" dediğimde, çocuk sikinin dışarda kalan kısmını tek seferde öyle bir soktu ki, siki ağzımdan çıkacak sandım ve o anda çığlığı bastım. Hemen ağzımı kapatarak, "Sakin ol aşkım! Bak nerdeyse köküne kadar aldın!" dedi. Gözlerimin önü kararmış, beynimde şimşekler çakmıştı, acıdan başka birşey hissetmedim, götüm uyuştu resmen. Çocuk ise aldırmadan, bir yandan beni tutmuş, bir yandan pompalamaya başlamıştı bile. "Hepsini sokma ne olursun, hepsini sokma!" diye yalvarıyorum. Beni duymuyordu bile, tamamını sokup çıkarıyordu...

"Ohhh aşkım daracık götün var, çoook göt siktim, ama bukadar darını ilk defa sikiyorum!" diyerek, deliğimin darlığına daha fazla dayanamadı ve öyle bir boşaldı ki, sanki götümün içinde bir volkan patlıyordu. İçime ılık ılık boşalıyordu, ama oluk oluk akıyordu. Hemen çıkardı sikini götümden, beni çevirip, önüne çömelterek, yalamamı istedi. Her an birileri gelebilirdi, hemen dediğini yaptım, ağzıma alarak bir güzel temizledim. Sonra o pantolunu çekti, ben de külotluçorabımı çekerek, eteğimi indirdim. Bana teşekkürler ederek, iltifatlar yağdırarak, beni öptü, bana aşık olduğunu, devamını istediğini söyledı. Ama o anda benim tek derdim ofise, masama dönmekti. Ben de ona teşekkür edip, "Sonra görüşürüz!" diyerek depodan çıkmak istedim, ama daha ilk adımda sendeledim. Hemen beni tutarak güldü, "Aşkım bu yarrağı götten yeyipte hemen yürüyen kimseyi görmedim!" dedi. İnamıyordum, dediği gibi yüreyemiyordum, götümün yanakları sanki ayrık ve göt deliğim açık duruyordu. Ve öyle bir acı vardı ki...

Çocuk, "Götünün sızısı geçince ara beni aşkım!" diyerek, arabasına bindi gitti. Ben de zorla da olsa masama geldim. Herkes nerede kaldığımı sorunca, "Eski bir arkadaşımla kapıda karşılaştık, lafa dalmışız!" diyerek geçiştirdim. Ama sandalyeme oturmamla, kalkmam bir oldu. O gün götümün acısından akşama kadar ofiste ayakta kalarak vakit geçirdim.

Herkese zevkli sikişler dilerim!

[İnci]

Dershanede Öğrencimle Sikişirken Yakalandık!

Dershanede Öğrencimle Sikişirken Yakalandık! (Seda 34 Y., İstanbul / Türkiye)

Selam, ben Seda, İstanbulda özel bir dershanede Rehberlik Öğretmeniyim ve evli bir hatunum. Biraz kendimden bahsedeyim, beyaz tenliyim, hafif balık etliyim, boyum 1.73, kilom 65, herkesin sütün gibi dediği güzel bacaklara sahibim. Bundan yaklaşık 10 gün önce dershanede odamda çalışıyordum. Üzerimde eteği dizimin 1 karış üzerine gelen bir turuncu elbise ve elbiseyle uyumlu turuncu parlak ayakkabılarım vardı. Hava sıcak olduğu için çorap giymemiştim. Gün boyu erkek öğrencilerin gözü üzerimdeydi. Doğrusunu söylemek gerekirse bundan çok zevk alıyordum.

Bir ara, aşağıya idareye ders çizelgesini götürmeye gittim. Tekrar odama çıkarken, adı Batuhan olan öğrencimi gördüm ve selam verip merdivenlerden çıkmaya başladım. Batuhan da arkamdan çıkıyordu. Tam yolu yarılamıştım ki, kat arasındaki boy aynasından Batuhanın yansımasını gördüm. Telefonunu eteğimden aşağı tutmuş, altımı kameraya alıp, bir yandan da içime bakmaya çalışıyordu. Ben bozuntuya vermeyip odama geçtim. Batuhanın bu davranışı beni son derece tahrik etmişti ve amım sulanmaya başlamıştı. Ne yapıp edip Batuhana kendimi siktirtmeliydim. Hemen sınıfına gidip, Batuhana, çıkışta yanıma gelmesini söyledim. O da sorular olduğunu, geç çıkacağını, yarın gelebileceğini söyledi. Ben de, saat kaç olursa olsun bekleyeceğimi, meselenin çok mühim olduğunu söyledim ve odama döndüm.

Batuhan uzun boylu, beyaz tenli, saçları hafif uzun, sarışın, yakışıklı ve filinta gibi çocuktu, arada sırada yanıma gelir ve konuşurduk. Ama yanıma hep etek giydiğim zaman gelirdi. Anlayacağınız dershanenin en abaza öğrencilerinden biriydi. Batuhanın gelmesine yakın külodumu çıkarttım ve çekmeceme koydum ve amımla oynayarak beklemeye başladım. Kapı tıkladı, kalktım açtım. Batuhan sonunda gelmişti. Hemen, "Geç otur bakalım!" dedim ve ardından kapıyı kapatıp kilitledim. Batuhan şaşırmış vaziyette, "Ne oldu hocam? Niye kilitlediniz kapıyı?" dedi. Ben de, "Bu saatte dersanede sadece bekçi kaldı, ama yine de güvenemiyorum, bu konu çok önemli!" dedim, geçtim Batuhanın karşısındaki koltuğa oturdum ve bacak bacak üstüne attım, biraz da eteğimi yukarı sıyırdım. Batuhan kaçırır mı? Hemen bacaklarıma bakıyordu. "Bacaklarımı beğendin mi canım?" dedim. Batuhan biraz kısık sesle, "Çok güzeller hocam!" dedi. Ben de, "İşte tam bu konuyu konuşmak için seni çağırdım!" dedim. "Nasıl yani hocam?" dedi. "Seni bu gün beni etek altı videoya alırken gördüm!" dedim.

Batuhan hemen kendini savunmaya başladı. Ben de, "Aaaa Batuhancığım bahane uydurma, alan razı veren razı!" diyerek, eteğimi belime kadar sıyırdım. Külotsuz olduğumu gören Batuhanın siki anında çadırı kurdu. Ben de, "Oooo senin ufaklık anında ayaklandı!" dedim. Batuhan da, "Yakından görmek istermisin hocam?" dedi ve sözünün bitmesiyle sikini bir hamlede çkarıp ağzıma dayadı. Ben de hemen taşaklarını avucuma aldım ve ovalamaya başladım. Bir yandanda sikinin ucunu somuruyordum. Batuhan da bacaklarımı elleyip, amıma parmak atıyordu. Batuhann siki tam kalktığında ben şoke olmuştum, 17 yaşındaki bir çocuğa göre bir hayli büyük bir siki vardı. Böylece 5 dakika yaladıktan sonra elimden tutup beni ayağa kaldırdı ve ateşlice öpüşüyorduk...

Sonra masama domalttı beni ve arkama geçip, sikini amımın dudakları arasına sürtmeye başladı. O pozisyonda ayağımda ayakkabılarla rahat değildim, ayakkabılarımı çıkarıp, yeniden masaya domaldım ve "Oynama, sok hadi!" dememle, sikini amıma köklemesi bir oldu. Ben çığlık atmamak için dudaklarımı ısırdım ve seri seri nefes alıp vererek, kısık kısık inlemeye başladım. Amımı sert sert ve hızlı hızlı sikerken ben ikinci Orgazmımı yaşıyordum, ama Batuhanda halen tık yoktu, çocuk tam bir sikiş makinesiydi. 9-10 dakika sonra kapım tıklandı. Bekçi ne zaman çıkacağımı sordu. Batuhan amıma köklemiş halde hareketsiz beklerken, bekçiye yarım saate çıkacağımı söyledim. Bekçi de, "Tamam hocam!" diyerek uzaklaştı kapıdan. Batuhan 5 dakika daha amımı pompaladıktan sonra sikini amımdan çkarıp ağzıma verdi ve ağzıma patladı. Döllerinin hepsini yuttum...

Siki inmemiş, halen kazık gibi duruyordu. Az biraz soluklandıktan sonra beni belimden tutup tekrar domalttı. Bu sefer sikini götüme dayadı. Ben hemen olmaz dedim. Ama Batuhan dinlemiyor, "Her gece sikme hayallerini kurup 31 çektiğim bu götü illa sikecem hocam!" diyordu. Batuhanın yoğun isteğini kıramadım ve peki dedim. Daha doğrusu, kendimden kaç yaş küçük yakışıklı bir gencin götüme duyduğu hayranlık gururumu okşamış, dişiliğimi tetiklemişti. Çantamdan el kremimi çıkarttım ve sikini kremledim, biraz da götümün deliğine sürdüm. Batuhan arkama geçti ve hafifçe sikini götüme iteklemeye başladı. Ben daha, "Yyavaşşş!" demeye kalmadan, az önce amıma yaptığı gibi, aniden götüme kökledi. Sanki götüm ortadan yarılmıştı, çok acıyordu ve acıdan altında kıvranıyordum. Batuhan hepsini sokmuş, sert ve hızlıca sikiyordu götümü. 10 dakika sonra sarsılarak, bu kez de götüme boşaldı. Tam boşalırken siki öyle çok şişmişti ki, sikinin damarlarını götümün derinliklerinde hissedebiliyordum.

Sikini götümden çkardığında sikinin ucunda biraz kan vardı. Islak mendille kanı sildim ve oturup birer sigara yaktık, dinlendik. Ama Batuhanın azgınlığı geçmemişti, daha sigaralarımız bitmeden siki yeniden kalkmıştı. Sikini sıvazlayarak, bana ayakkablarımı giymemi ve masaya oturmamı söyledi, "Seni öyle sikecem!" dedi. Ben de dediğini yaptım. Bacaklarımın arasına yanaşıp, beni masama sırtüstü yatırdı ve bacaklarımı iki yana açarak yukarıya kaldırdı, sikini yavaşça amıma kökledi ve sikmeye başladı. Bir yandan ayak bileklerimi ve topuklarımı yalıyor, beni becerirken de, ne kadar güzel bacaklarımın olduğunu söylüyordu. Boşalmasına yakın tempoyu arttırmıştı. Taşakları sürekli götümün deliğine çarpıp şak şuk ses çıkartıyordu. Ben kaçıncı Orgazmım olduğunu saymıyordum artık. Çok geçmeden bağıra bağıra içime boşaldı...

Batuhanın sikini amımdan çıkardığında, ucu mosmor olmuştu ve halen dimdikti. Nerdeyse birdaha sikecekti, o derece yani. Batuhan, "Hadi toparlanalım artık canım, bekçiye görünmeden çıkalım!" diyerek çekmeceden külotumu aldım giymek için. Fakat külodumu elimden kaptığı gibi, "Seni bu akşam bırakmam hocam, evine gidelim orda devam edelim!" dedi. Ben de, "Olmaz, kocam evde canım!" dedim. "Kalk ozaman seni son olarak bizim sınıfta sikecem!" dedi. "Saçmalama Batuhan, yeter, bitirdin, mahvettin beni! Hadi çık, herkes evine!" dedim...

Yalvaran gözlerle, "Nolur hocam, sadece 2 dakika! Fantazilerimde olduğu gibi, sizi sınıfta, kendi sıramda, 2 dakika bile olsa sikeyim!" dedi. Pek gönüllü olmasam da toparlanıp onu takip ettim, sınıfa geldik. Batuhan pantolonunu sıyırdı ve sırasına oturdu. İsteği üerine ben de eteğimi sıyırıp sikinin üzerine oturdum ve zıplamaya başladım. Batuhan da alttan amıma köklerken, aniden kapı açıldı ve "Oooo Seda hanım, kolay gelsin, seni böyle bilmezdim!" diyerek bekçi içeri girdi. Ben şaşkınlıktan ne yapacağımı bilmeden, korku ve utançla, Batuhanın yarağı üzerinde kalakaldım. Batuhanın da ödü bokuna karıştı. İçimden (Şimdi boku yedik! İkimizi de dersaneden atarlar kesin!) diye geçirirken, o anda olay beklemediğim bir şekil aldı, bekçi iyice yanımıza yaklaşarak, "Benden sır çıkmaz Seda hanım, yarım bırakmayın, lütfen devam edin!" diyerek, sikini bir hamlede çıkarıp elime verdi...

Ben bekçinin sikini okşarken, Batuhan içime boşaldı ve altımdan çıktığı gibi toparlanıp, arkasına bile bakmadan kaçtı gitti. Sınıfta bekçiyle tek başıma kalmıştım, mecburen ona da (Sus Payı) verecektim. Bekçinin sikini ağzıma alıp biraz yaladıktan sonra, sıranın üstüne domaldım. Bekçi de, 1 seferi amıma, 1 seferi götüme olmak üzere, 2 posta attıktan sonra, öpüşüp ayrıldık...

Artık her Çarşamba akşamı, dersanede kimse kalmayınca, Batuhanla birlikte, bekçinin odasında (orda Çekyat olduğu için) sikişmeye başlıyoruz. Bekçi de binayı kontrol edip, dış kapıları kilitledikten sonra geliyor, bize katılıyor!

Hepinizi öpüyorum.

[Seda]

Tuesday, May 29, 2012

Siktiğim Kadının Adını Sormayı Unutmuşum!

Siktiğim Kadının Adını Sormayı Unutmuşum! (Ercan 36 Y., Mainz / Almanya)

Almanya Mainz'dan selamlar, ismim Ercan, 36 yaşındayım. Ilık bir sonbahar günü Bauhaus Yapımarkete gelmiş, biraz dolanmış, birşey almadan çıkmıştım. Kahvaltısız evden çıktığım için, büfe bölümünde oturmuş, Croissant yeyip, kahvemi içiyordum. Büfe kalabalık olduğundan, pek oturacak yer yoktu. Elinde kahvesiyle, 30 yaşlarında tombulca bir bayan, masama oturmak için müsade istedi. Buyur ettim. Çok samimi biriydi, sanki 40 yıldır tanışıyormuş gibi oturduktan sonra konuşmaya başladı. Bir daire aldığını, tadilat edilmesi için ustalara başvurduğunu, nitekim birkaç eksik için burda olduğunu vs. vs. anlattıkça anlatıyordu. Arasıra ben de, bizim de zamanında ev alırken başımdan geçenlerden bahsediyordum. Bundan iyice cesaret alan kadın artık hiç susmak bilmiyordu...

Bir ara ne dediklerini duymuyor, sadece açılıp kapanan güzel dudaklarını izliyor, şimdi onlara yapışıp öpmek istiyordum. Nedense, ismini bile bilmediğim bu kadına karşı birden istek duymuştum. Eşimden güzelmiydi? Hayır! Eşimden zayıf mıydı? Hayır! Ama biz erkeklerin Genlerinde olan şu avlamak duygusu yok mu, işte o beni itekliyordu. Maksat, şimdiye kadar sahip olduğum kadınların sayısına bir tane daha katmaktı. Lafına girip, "Şu daireni merak ettim, görmek mümkün mü?" diye sordum. Biraz düşünüp, "Neden olmasın? Benim vaktim müsait!" dedi. Kahveleri yudumlayıp, o önden, ben de onu takip ederek, 10 dakika sonra, 3 semt ilerdeki Binaya vardık...

Daireye girdiğimizde, odaların harap olduğunu, evin boşaltıldığını, sadece salonda bir kanepe durduğunu gözlemlemiştim. Kadın önümde dolanıyor, oda oda beni gezdiriyordu. Ama benim gerçek ilgimi çeken odalardan ziyade, önümde dolaşan büyük kalçalardı. Birden önümde duraklayıp bana döndüğünde, öpecek kadar yakındım ona. Aramızda müthiş elektrik akımı olmuştu. Dudağımı dudaklarına götürdüm. Başını yana çevirdi. Yanağına öpücüğü hafifçe kondurdum. Amacımdan yılmadan, yavaş yavaş öperek boynuna indim. İki elini göğsüme yasladı, beni itmek istedi. Ama boynuna konan öpücüklere sonunda yenik düşüp, o da bana sarılmıştı. Kollarımda inlemeye başladı, artık kendini bırakmış, elimde oyuncağım olmuştu. Dudaklarımız nihayet buluşmuş birbirlerini emiyor, dilimi ağzına sokup diliyle oynaşıyordum. Yahutta dilimi içime çekip, onun dilinin ağzıma girmesini bekliyorken, o da aynısını uyguluyordu...

Uzun müddet böyle öpüşürken, ellerimiz de boş durmayıp, ben kazak altından onun memelerini okşarken, o da pantolonum üzerinden taşaklarımı avuçluyor, eli arada bir, biraz aşağı inip bacağımı okşuyordu. Daha bir saat öncesine kadar görmediğim bu kadın güzel karşılık veriyordu. Hem yaşıyor, hem yaşatıyordu. Bu arada onun kot pantolonunun önünü açmış, rahatlıkla arkadan elimi külotuna sokup, yumuşak kalçalarını avuçluyordum. Biraz böyle devam edip, kazağını ve südyenini çıkartıp, önümde kanepeye oturttum. Ne istediğimi çok iyi biliyordu, kemerimi çözüp, pantolonumun önünü açıp, dizime kadar sıyırdı...

Sol avucunda taşaklarımı tartıyor, sağ eliyle de sikimi kavramış, muayene eder gibi inceliyordu. Ardından göğsünü gerip sikimi yumuşacık memelerinin arasına gömdüğünde, sikim arasında kaybolmuştu. Şimdi göğüslerini yanlardan eliyle bastırıp, yukarı aşağı yarağımı memeleriyle masajlarken, sikimin başı görüntüye çıktığında hemen ağzıyla kapıyordu. Ben de ona sikişme hareketleriyle yardımcı oluyordum. Kadın yaklaşık 10 dakika sonra kalktı, kanapeye diz çöktü, arkasını bana dönüp, kalçasını önüme dayadı. Kabak gibi kocaman amı ve göt deliği bana davetiye çıkarmıştı. Hemen arkasında yerimi alıp, amının içine yarağımı dayadım bu meçhul kadının. Yerimi çok sevmiştim, sikimi zevkle çekip, şlap diye geri daldırıyordum. Ben yaklaştıkça, onun da götünü geriye itmesinin sikişmemizde katkısı büyüktü. İkimiz de müthiş zevk alıyorduk. Girip çıkarken amının dudaklarının sikimi kavraması ve suyunun sikimi kayganlaştırması muazzam bir görüntü yaratıyordu. Telefonuma uzanıp manzarayı kayıta aldım...

Daha fazlasını yaşamak istiyordum, amının vıcık vıcık akan sularını parmağıma bulaştırıp götünün deliğini yokladım. Burası da davetkardı. Birazdan tek, sonra ikinci parmağım götünün deliğinde kayboldu. Artık kadının iniltileri çığlığa dönmüş, Extrasını ister gibiydi. Benim de zaten canıma minnet, sikimi amından çıkarıp götüne dayadım. Başını yavaşca soktuktan sonra engel kalmamış, gerisi de içine dalmıştı. Alıştıkça tempomu artırıp, amına soktuğum hızda götünü de pompalarken, götünün yanaklarına çarpmak ayrı zevk veriyordu...

"Finali ağzına yapmak istiyorum!" dediğimde, zaten bir seks kölesine dönmüş olan kadın, hiç itiraz etmeden yine önümde yer alıp, sikimi boğazına kadar sokmasıyla, benim de boşalmam bir olmuştu. İnleyerek ağzına fışkırttım döllerimi. Biraz böyle kalıp, inmekte olan sikimi ağzından çıkartıp yanına oturdum. Gözgöze geldik, ikimiz de olanlara inanamıyorduk, ama müthiş şeyler yaşamıştık. Birazdan temizlenip vedalaştık. Kadının evinden ayrıldım.

Sokakta yürürken, birşey unuttuğumu düşünüyordum, ki 5 dakika sonra aklıma geldi: Kadının ismini sormayı unutmuştum ;)

Maceralarınız bol olsun. Selamlar.

[Ercan]

Babamın Asker Arkadaşına Siktirdim Kendimi!

Babamın Asker Arkadaşına Siktirdim Kendimi! (Esra 18 Y., İstanbul / Türkiye)

Merhaba arkadaşlar, ben Esra, 18 yaşındayım, 1.65 boy ve 65 kiloda biriyim. Anlatacağım olay 2 sene öncesine dayanıyor, o zamanlar 16 yaşında bir kızdım. Yaşadığım, bana göre güzel olan anımı paylaşmak istiyorum. Bir gün babam sevinçli bir şekilde, "Ahmet geliyor bugün!" dedi. Ahmet amca babamın asker arkadaşıydı ve her bulunduğumuz şehre geldiğinde bizde kalırdı. Babam o geldiğinde içki masasını kurar, sabaha kadar içerler, askerlik hatıralarını anlatırlardı...

Yine babam hazırlık yapıyordu, içkileri mezeleri almış, Ahmet amcayı beklemeye başlamıştı. O sırada telefon çaldı. Babam telefonu açtığında, köydeki akrabalar halamın rahatsızlandığını ve babamın hemen gelmesini istemişler. Babam telefonu kapattığında, telaşla anneme, "Hadi hazırlan, gidiyoruz, ablam rahatsızlanmış!" dedi. Annem, "Eee Ahmet ne olacak?" dedi. Babam da, "Esra kalsın, ilgilensin onla!" dedi. Halamı çok sevdiğim için ben de gitmek istiyordum, ama babam, "Sen kal kızım, Ahmet amcana ayıp olur! Ben ona telefon eder durumu anlatırım!" dedi ve hazırlanıp gittiler. Ben de içeri girdim, hemen memlekete telefon açtım, halamın durumunu sordum. İyi olduğunu, ama halamın babamı görmek istediği için çağırdıklarını söylediler. İçim biraz rahatlamıştı. Yemek falan hazırlayıp yedim.

Hava kararmıştı, Ahmet amcanın ne zaman geleceğini bilmediğim için, evden de çıkamıyordum. Evde tek başıma kaldığım zaman hep yaptığım şeyi yaptım, odama geçip, internette porno sitelerinde dolanmaya, seks hikayeleri okumaya başladım. Birkaç güzel sikiş hikayesi okuduktan sonra iyice azdım ve porno film seyretmeye başladım. Filmde adam kadını domaltmış sikiyordu. Benim de elim amıma gitmiş, şortumun üzerinden amımı okşuyordum. Daha sonra elimi şortumun içine sokup amımı okşamaya devam ettim. Tam Orgazm olup boşalmak üzereyken, kapı zilinin çalmasıyla irkildim. Hemen toparlanıp kapıyı açtım, gelen Ahmet amcaydı. Bu arada Ahmet amca 45 yaşında, ama oldukça sağlıklı ve sportif birisi, kaslı bir vücudu vardı. Ahmet amca benim nefes nefese olduğumu görünce, "Ne oldu Esracığım?" dedi. Kendimi toparlayıp, "Yok birşey Ahmet amca..." dedim ve içeri buyur ettim...

"Baban bana halanın durumunu anlattı, gitmek zorunda kalmışlar, umarım birşeyi yoktur!" dedi ve içeri geçtik. Benim üzerimde kısa dar ve hemen kalçalarımda biten bir şort, üzerimde de bir badi, o da göğüslerimi anca kapatıyor, yani göğüsleriminin arası gözüküyordu. Ahmet amcayla salona oturmuş hal hatır soruşurken, Ahmet amcanın beni süzdüğünü farkettim. Başta biraz bozuldum, ama sonradan amımın ıslaklığı aklıma geldi. Neyse, yemek faslında Ahmet amca beni gözleriyle sikmeye devam etti. Sonra salona geçip televizyonu açtık ve bir film bulup seyretmeye başladık, ama Ahmet amca film seyretmiyor, beni seyrediyordu. Önüne göz ucuyla baktığımda, yarrağının kalktığı görünüyordu. Eğer bakire olmasaydım, kendimi o anda ona siktirebilirdim. Öylesine yanıyordu amım yarak diye. Ama lanet olsun, bakireydim işte...

Daha sonra Ahmet amca, "Yoldan geldim, ben bir duş alayım Esracığım!" dedi. "Tabi!" diyerek banyoyu hazırladım. Banyoya girdi. Çok iyi biliyordum ki, banyoya boşalmak için girmişti. Hemen anahtar deliğinden baktığımda, yarrağı elinde 31 çekiyordu. Ama öylesine bir yarrak değildi, aynı pornolardakiler gibi büyük ve oldukça kalın bir yarraktı. Anahtar deliğinden de olsa, ilk defa bu kadar yakından gerçek bir yarrak görüyordum. Elimi şortumun içine soktum ve amımı okşamaya başladım. Ahmet amca boşalmış, duşunu alıyor, ama sağa sola döndükçe kocaman yarrağı sallanıyor ve içimi bir hoş ediyordu. Yine ben tam Orgazm olup boşalmak üzereyken, Ahmet amca suyu kapatıp havluyu eline aldı. Hemen toparlanıp salona gittim...

Ahmet amcaya babamın eşofmanlarından hazırladığımı söyledim. Ahmet amca öbür odada giyinirken, kendimi zor tutuyordum, içeri gidip, (Ahmet amca beni sik!) dememek için. Neyse, Ahmet amca eşofmanı giyip, yanıma gelip oturdu. Bacağı bacağıma değince içim bir tuhaf oldu. O anda aklıma şeytanlık geldi, kendimi siktirmeden de biraz cinsel zevk ve heyecan yaşayabileceğimi düşünerek, "Ahmet amca içki içsem bana kızarmısın?" dedim. O da, "Niye kızayım Esracığım, getir de beraber içelim!" dedi. Hemen babamın aldığı Rakıdan birer duble doldurdum, biraz da meze getirdim. Ben ilk dubleyi daha yeni bitirmiştim, ama Ahmet amca ikinci dubleyi içiyordu. Ben, "Öfff yaa..." falan demeye başladım. Ahmet amca, "Ne oldu Esracığım?" dedi. "Başım döndü!" dedim. "İçki çarpmıştır, yat kucağıma!" dedi. "Alışık değilim içmeye, ondan oldu heralde." dedim ve dizlerine yattım. Ama, ahlayıp oflayıp duruyordum. Ahmet amca saçlarımı okşuyor, "Geçer şimdi Esracığım..." falan diyordu.

Bu arada başım tam sikinin yakınında olduğu için, kabardığını görebiliyordum. Bir müddet sonra Ahmet amca sırtımı falan okşamaya başlayınca, ben uyumuş numarası yaptım. Ahmet amca başta, "Esracığım uyudun mu?" falan dedi, baktı benden ses çıkmıyor ellerini yavaşça göğüslerimin üstüne koydu. Biraz öyle üzerinden okşadıktan sonra ellerini badimin içine sokup göğüslerimi okşamaya başladı. Bu arada eşofmanının içinde yarrağı kütük gibi olmuş, burnuma değmeye başlamıştı. Bir müddet sonra ben elimi onun bacaklarının üstüne koyunca, Ahmet amca hemen elini çekti göğüslerimden. Biraz bekledi sonra tekrar elini göğüslerime sokup okşamaya devam etti. Ben de zor duruyordum, amım sırılsıklam olmuştu. Dayanamadım, birden elimi Ahmet amcanın yarrağına atıp, eşofmanın üzerinden kavradım. Ahmet amca şaşırmış ve irkilmişti. Kafamı kaldırıp gülümseyerek, "Sen de bunu istemiyormuydun?" dedim. Hiçbirşey diyememişti...

Uzandığım yerden kalkıp, kucağına oturdum ve dudaklarına yapıştım. Ahmet amca şaşkın bir şekilde öpüşmeye çalışıyordu. Elimi bu sefer eşofmanın içine sokup, yarrağını kavradım. Aman Tanrım, elime sığmıyordu, kendimi siktirmek istesem bile, içime nasıl alacaktım bunu diye düşündüm, bir an gözüm korkmuştu. Bu arada Ahmet amca da kendine gelmiş, dudaklarımı öyle bir öpüyordu ki anlatamam. Daha sonra üstümdeki badiyi sıyırıp çıkardı, sütyenimi çözdü ve göğüslerimi öpmeye, yalamaya ve emmeye başladı. Ben dahada zevklenmiştim ve Ahmet amcanın yarrağını sıkabildiğim kadar sıkıp okşuyordum. Daha sonra kucağından inip, yere önünde diz çöktüm, eşofmanını sıyırıp çıkardım. İşte Ahmet amcanın kocaman yarrağı karşımdaydı...

Elime alıp biraz inceledikten sonra, ağzıma almaya başladım. Ahmet amca da saçlarımdan tutmuş, başımı yarrağına doğru bastırıyordu. Ama kafasını zor alıyordum ağzıma. Yarrağının kafasını ağzımdan çıkarıp, yarrağının gövdesini ve taşaklarını yalamaya başladım. Ahmet amca da kafasını geriye atmış inliyordu. Daha sonra beni kaldırıp, altımdaki şortu da indirdiğinde, ben de çırılçıplaktım karşısında. Hemen ayağa kalktı ve dudaklarıma yapıştı. O kocaman yarrağı ikimizin arasında sıkışmış, göbeğime baskı yapıyordu. Sonra beni koltuğun üzerine yatırdı, önümde diz çöküp bacaklarımı omzuna koydu ve "Ohhh kaymak gibi! Yerim amcığını!" diyerek, hiç sikilmemiş amımı yalamaya başladı. Ben artık çıldırmış gibi inliyordum. Klitorisimi öyle bir yalıyordu ki, ben artık akşamdan beri boşalamadığımın acısını çıkarıyor, üst üste Orgazm olup boşalıyordum...

Daha sonra beni kucağına alıp babamların yatak odasına götürdü. Yatak odasına giderken kendimi gelin gibi hissetmiştim. Yatağın üstüne beni bırakıp, üzerime uzandı ve tekrar dudaklarıma yapıştı. Ordan göğüslerime, ordanda tekrar amımı yalamaya başladı. Ben kuduruyordum, "Yeter artık sikeceksen sik beni Ahmet amca!" diye bağırdım. Ahmet amca tekrar yukarı vücudumu yalayarak geldi ve dudaklarımı öptükten sonra, "Hazırmısın?" dedi. "Evet, ama biraz yavaş ol, ben bakireyim daha, yavaş yavaş sok!" dedim. "Tamam güzelim!" diyerek bacaklarımı omzuna aldı ve yarrağının kafasını amıma dayadı. Ben heyecan ve zevkten ne yaptığımı bilmiyordum. Artık yarrağının kafasını soktuğunu ve yavaş yavaş amımda ilerlediğini hissediyordum...

Ama canım acımaya başlamıştı, "Ahmet amca acıyor!" dedim. O da, "Biraz sonra birşey kalmaz!" dedi ve içime birden yüklendi, yarrağının yarısından fazlası içimdeydi artık. Ama ben, "Çıkart lütfen, Ahmet amca çıkart!" diyordum. O ise umursamayıp amıma sokup çıkarmaya başlamıştı. Ben de acıdan neredeyse ağlamaklı olmuştum. Gittikçe biraz daha sokuyordu, ama bende de acının yerini zevk almaya başlamıştı. En sonunda taşaklarının götüme değdiğini hissettim, köküne kadar almıştım Ahmet amcanın yarrağını. Bir, "Oohhhh!" çektim. Ahmet amca durdu. Ne oldu diye yüzüne baktığımda gülümsüyordu sadece...

Daha sonra bacaklarımı omzundan kollarına düşürüp, dudaklarıma öpücük kondurdu, "Çıkartayım mı Esracığım?" dedi. "Hayır Ahmet amca, sik beni!" dedim. O anda öyle bir sokup çıkarmaya başladı ki anlatamam, köküne kadar sokup çıkarıyordu. Ben de zevkten neredeyse çarşafı parçalayacaktım. Ahmet amcanın yüzüne baktığımda şekilden şekile giriyordu. Bir müddet sonra öyle bir böğürmeye başladı ki, amımın içini dölle dolduruyordu. Böyle birşey olamazdı, sanki amıma hortum sokmuşlardı ve çeşmeyi açmışlardı. Üzerimde titredikçe titriyor, boşaldıkça boşalıyordu. En sonunda bacaklarımı bıraktı ve üzerime yığılıp kaldı. Yarrağı halen içimde duruyordu. Bir müdet üzerimde hareketsiz öylece yattı...

Merak edip, (Öldü mü yoksa?) diye düşünerek, "Ahmet amca hadi kalk üstümden!" dedim. Ahmet amca zorla kafasını kaldırıp, dudaklarıma öpücük kondurup, yanıma uzandı. Bir müddet ben de öylece yattım. Kafamı çevirip ahmet amcanın yarrağına baktığımda, yarı kalkık, halen kalp gibi atıyordu. Taşaklarına kadar heryeri kan ve döl içindeydi. Hemen elimi amıma attım, amımdan döller yatağa akıyordu. Birazını alıp baktım, kan ve döller birbirine karışmıştı. Hemen kalkıp banyoya koştum, duşun altına girdim. Amımı parmaklayıp içimdeki dölleri boşaltmaya çalıştım...

Temizlenip odaya döndüğümde, Ahmet amca halen öylece yatıyordu. Geri dönüp bir bezi ıslatıp geldim, yarrağını ve taşaklarını temizlemeye başladım. Ama ben temizlemeye çalıştıkça, yarrağı dikilmiş eski haline almıştı. Ahmet amcaya baktığımda gülümsüyordu. Dayanamayıp yarrağını yalamaya başladım. Az sonra üzerine çıkıp, yarrağını amıma yerleştirip oturdum ve oturup kalkmaya başladım. Ahmet amca da kendine gelmiş, alttan hızla sokup çıkarmaya başlamıştı. Bir müdet sonra beni üstünden indirip domalttı ve amımı öyle sikmeye başladı. Ben de yastığa sarılmış, zevkten ne yapacağını bilmeyerek sikiliyordum. Sonra üzerime öyle bir abandı ki, yüz üstü yatağa yapıştım. Ama Ahmet amca halen içimdeydi ve beni sikiyordu. Ben artık kendimi tanıyamıyor, üst üste boşalıyordum. Ahmet amca beni o pozisyonda 10 dakika kadar sikti, sonra içime tekrar bütün döllerini boşaltıp, yine üstüme yığıldı kaldı. Yarrağı amımdan küçülüp çıktı, ama Ahmet amca halen üstümde yatıyordu...

İttirerek, "Hadi kalk üstümden!" dedim. Yanıma zorla yattı. Yarrağına baktığımda kan yoktu, ama döl içindeydi. "Hadi Ahmet amca kalk bir duş al!" dedim. O da, "Hiç halim yok!" dedi. Ben de, "Ama beni sik desem, hemen sikersin!" dedim. "O başka!" dedi. "Tabi ya!" dedim gülümseyerek, kalkıp banyoya gittim, duşun altına girdim. Amımdaki dölleri temizlemeye çalışırken, içeri Ahmet amca girdi. Yanıma gelerek, "Canım benim, çok tatlısın!" dedi ve dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımı çekip, "Duşumuzu alalım, yeter bugünlük!" dedim. "Tamam canım!" dedi. Önce o beni yıkadı, vücudumda elleri gezdikçe içim bir tuhaf oluyordu. Sonra da ben onu yıkamaya başladım. Ama ben ona dokundukça, yarrağı tekrar hareketlenmişti. Yüzüne baktığımda, bana, "Ben tamam desem de, o tamam demiyor!" dedi. Ben de gülümseyerek önünde çömelip yarrağını ağzıma aldım...

Yarrağı tekrar kütük gibi oldu. Beni kaldırıp duvara ellerimi dayadı, kalçamı hafif geriye çıkarttı ve arkadan yarrağını amıma geçirdi. Öyle bir sokup çıkarıyordu ki, zevkten ayakta duramıyordum, önünden nasıl kaçtım bilmiyorum. Ama beni hemen yakalayıp çamaşır makinasının üstüne oturttu, hemen bacaklarımın arasına girdi ve yarrağını amıma soktu, bacaklarımı da koltuk altlarından geçirdi, "Boynuma sarıl!" dedi ve ayakta beni sikmeye devam etti. Köküne kadar sokup çıkarıyor, git gide de hızlanıyordu. Bben de zevkten artık bitmiştim, "Ahmet amca yeter!" dedim, ama beni duymuyor, boyuna sokup çıkarıyordu. Artık zevkten bayılacaktım ki, yüzüne bir tokat vurdum. Ahmet amca kendine gelmiş, "Ne oldu?" diyordu. "Yeter Ahmet amca, bayıltacan şimdi beni!" dedim. Çamaşır makinesinin üstünden indirdi beni, "Bari elinle boşalt beni!" dedi. "Tamam!" diyerek önünde diz çöküp yarrağını sıvazlamaya, sıvazlarken de yalamaya başladım. 2 dakika kadar yaladıktan sonra öyle bir boşaldı ki, elim yüzüm hep döl oldu. Birazı da ağzıma girmiş, yutmuştum. Tadı hoşuma gitmişti. Ayağa kalkıp, "Ahmet amca tamam mı?" dedim. "Evet canım, tamam!" dedi. Ben de o arada yüzümden akan döllerini parmağımla toplayıp ağzıma sokuyordum. Duşumuzu aldıktan sonra çırılçıplak vaziyette annemlerin yatağında uyuyup kalmıştık.

Sabah uyandığımda Ahmet amca yanımda yoktu. Yatakta öyle yatıp, akşam kızlığımı 45 yaşında birine verdiğimi ve yaşadığım anlatılmaz zevki düşündüm ve amım tekrar sulanmıştı. Tam bu sırada evin dış kapısı açıldı. Hemen yataktan fırlayıp yatakodasının kapısında baktığımda, Ahmet amca ekmek alıp gelmişti. Bana, "Günaydın, iyi uyudun mu canım?" diyerek mutfağa geçti. Mutfağa gittiğimde, çayı demlemiş, kahvaltı sofrasını hazırlamıştı. İçeri gidip üzerime uzun bir tişört giydim ve geri geldim. Kahvaltımızı yaptıktan sonra, "Hadi bakalım dışarı çıkalım, biraz dolaşalım, hemde benim işimi halledelim!" dedi. "Ne işi?" dedim. Gülümseyerek, "Herhalde buraya seni sikmek için gelmedim, sen amortiden çıktın! Bankada az işim var, onu halletmeye geldim!" dedi.

Kalkıp giyindim ve çıktık, arabaya binip gittik. Bankadaki işini halletti geri geldi, "Evet, nereye gidelim şimdi?" dedi. "Bilmem, eve gidip sikişsek olmaz mı?" dedim. O da, "İlla eve gitmemize gerek yok, dışarda da sikişebiliriz!" dedi ve arabayı sürdü. Ormanlık bir alana girdik. Etrafta kimseler yoktu. Arabadan indik. "Niye geldik buraya? Burada ne yapacağız? dedim. "Sikişeceğiz!" dedi. Ben suratına şaşkınlıkla bakarken, yanıma gelip, "Babanla burda az mı karı kız sikmedik! Hele senin gibi, 16-17 yaşındaki kızları!" dedi. "Ne yani, burda babamla kızları mı sikiyordunuz? Vay zampara babama bak!" dedim. "Sana birşey söyleyim mi, babanın yarrağı benimkinden daha kalın ve daha uzundur, kızlar babanın yarrağını gördüğünde kaçmaya çalışırlar! Şimdi baban, seni burda sikeceğimi bilse kimbilir ne yapardı?" dedi.

"Boşver şimdi babamı, sen beni burda sik, başka birşey düşünme!" diyerek dudaklarına yapıştım. Öpüşürken elimi yarrağının üstüne koydum ve okşamaya başladım. Ama yarrağı çoktan dikilmiş, gireceği deliği bekliyordu. Ahmet amcayı arabaya yaslayıp, pantolonunu dizlerine kadar indirdim, önünde diz çöküp yarrağını ağzıma aldım. O da saçlarımdan tutmuş, başımı yarrağına doğru bastırıyordu. Zorlaya zorlaya yarrağını gırtlağıma dayadı. Boğulacaktım, zorla ağzımdan çıkarıp, "Ne yapıyorsun sen!" dedim. Gülümsedi ve beni ayağa kaldırıp, sırtımı arabaya dayadı ve badimi sıyırıp göğüslerimi yalamaya, ısırmaya başladı. Isırdıkça canım yanıyor, ama aynı zamanda zevk de alıyordum. Altımdaki kot pantolonu dizlerime kadar sıyırıp, amıma başını gömdüğünde, titreyerek ağzına boşalmıştım...

Daha sonra beni arabanın kaportasına yatırdı, bacaklarımı havaya kaldırıp amımı yalamaya öyle devam etti. Sonra doğruldu, yarrağını amıma yerleştirip, yavaş yavaş sokmaya başladı. Yarısına kadar geldikten sonra, tekrar kafasına kadar çıkardı ve beklemeye başladı. Ne oldu diye gözlerimi açıp baktığımda, birden yarrağını köküne kadar soktu amıma. O anda avazım çıktığı kadar bağırmışım. Yarrağını kafasına kadar çıkarıp, sertçe amıma köklüyordu ve giderek hızlanıyordu. Ben ise zevk ve acıdan arabanın kaportasını yumruklamaya başlamıştım. Daha sonra beni indirdi, ellerimi arabanın üstüne dayadı, beni domaltıp, hızla amımı sikmeye devam etti. Artık son vuruşlarını yaptıktan sonra içimden çıktı ve beni diz çöktürüp ağzıma yarrağını soktu...

Belli ki ağzıma boşalmak istiyordu. Yarrağını yalamaya başladım. Birden başımı yarrağına doğru bastırıp, gırtlağıma kadar soktu ve boşalmaya başladı. Dölleri gırtlağıma çarparak mideme akıyordu, ama ben nefessiz kalmıştım, zorla elinden kurtulup, ağzımdan yarrağını çıkardım. Ama yarrağından halen döller fışkırıyor, yüzüme çarpıyor, ordan süzülüp üzerime akıyordu. Tekrar yarrağını elime aldım ve ağzıma soktum, ama sadece kafasını yalıyordum. Boşalması bittikten sonra ikimiz de nefes nefeseydik. Üzerimi temizleyip, toparlandık, eve gittik...

Acıkmıştık, birşeyler atıştırdıktan sonra telefon çaldı. Arayan babamdı, "Biz yarın sabah geliyoruz!" dedi. Tabi bende bir moral bozukluğu olmuştu. Telefonu kapatınca, Ahmet amca sordu, "Ne oldu?" diye. "Babamlar yarın sabah geliyorlarmış!" deyince, Ahmet amca da bozulmuştu ve bana, "O zaman bu gece hiç uyumak yok, seni sabaha kadar sikecem, başka çaresi yok!" dedi. Bu beni neşelendirmeye yetmişti, "Hadi ozaman vakit kaybetmeden başlayalım!" diyerek elinden tutup yatak odasına götürdüm. Ve o gün beni sabaha kadar sikti. Halen düşünüyorum da, Ahmet amca bu yaşta, bu enerjiyi nerden buluyordu?

Sabah Ahmet amcayı gönderdikten sonra ayakta duramıyordum. Daha sonra babamlar gelmiş, ama ben yerimden kalkamamıştım. Artık Ahmet amca birdaha nezaman gelecek ve beni sikecek diye bekler olmuştum.

Eee, naparsın, insan yarrak yemeye alışınca, kudurmuştan beter oluyor!

[Esra]

Fatoş Yengenin Banyo Penceresinden Röntgen!

Fatoş Yengenin Banyo Penceresinden Röntgen! (Selçuk 27 Y., İstanbul / Türkiye)

Herkese selam 31 severler. Ben başımdan 4 yıl önce geçen inanılmaz bir olayı size anlatmak istiyorum. Aslında ben bu işi (Röntgen işini) kendi içimde, kimseye zarar vermeden yaşıyordum. Ama bakın neler oldu, neler...

Herşey bundan tam 4 yıl önce başladı. Bizim karşı dairemize yeni evlenen bir çift taşındı. Adamın adı Ali, 25 yaşındaydı, kadının adı Fatoş, 23 yaşındaydı. Hatta eve ilk girişleri gelinlik ve damatlıkla olmuştu. Ben farkettim ki bunların yatak odası tam benim yattığım odanın bitişiği. O günden sonra gecelerim uykusuz geçmeye başladı. Yeni evli olmalarından dolayı şiddetli sikişmeleri beni çıldırtıyordu. Birde karşı dairenin banyo penceresi ile bizim banyo penceresi aynı havalandırmaya baktığından, klozetin üzerine çıkıp bakınca karşı banyonun içi ve yatak odasının bir kısmı gözüküyordu. Ben bu karı kocanın çoğu sikişmelerini izledim. Özellikle kadının banyo yapmalarını. Bazen kadını mastürbasyon yaparken bile izledim. Benim bir de küçük el kameram vardı, bunların bazı sikişmelerini ve kadının banyo yaptığını, mastürbasyon yaptığını görüntülerini bile kaydetmiştim. Ama inanın kadına acıdım, adamın siki benimkinin nerdeyse yarısıydı. Ben kendi sikimi pek büyük bulmazken, böyle taş gibi bir kadına yazık oluyordu.

Zamanla karşı komşu olma durumuyla, annemle karşıdaki kadın arasında samimiyet ilerlemişti. Fakat ben pek karşısına çıkmak istemiyordum, demiştim ya kendi içimde yaşıyordum ben herşeyi diye. Fakat bir gün annem, "Oğlum Fatoş yengen bilgisayar almış, bir bak, ayarları falan yapılacakmış!" dedi. İçimden (Nereden yengem oluyor amına koyduğumun karısı?) dedim. Daha önce hiç evlerine gitmemiştim onların. Neyse, biraz parfüm sürüp, saçımı düzelttim, zaten her zaman temizimdir, her gün mutlaka banyo yaparım. Gittim zillerini çaldım. Kapı açıldı. Tanrım! O anda dizlerimin titrediğini hissettim, bu ne güzellik. Hiç bu kadar yakın olmamıştım ben bu kadına. Memeler dolgun, saçlar omuzunda saman sarısı, gözler mavi yeşil arası, dolgun kalçalar. Giydiği tişörtten memelerinin dolgunluğu nasıl da belli oluyordu. "Hoş geldiniz, beyefendi!" dedi, hafif alaycı bir ses tonuyla, "Gel bakalım, sen üniversiteye gidiyormuşsun, bilgisayardan anlarsın herhalde?" dedi. Ben de mühendislik okuyorum (Ne mühendisi olduğumu söylemek istemiyorum, böyle bir hikayenin içinde geçmesin ve meslektaşlarıma ayıp olmasın diye!). "Evet, son sınıftayım." dedim. "Ama çok genç duruyorsun!" dedi. "Zaten gencim, 23 yaşındayım ben!" dedim. "Yok yok, 19-20 gibi duruyorsun!" dedi. "İyi işte, yaşlanınca da genç gösteririm!" dedim. Hafif gülümsedi, "Erkeğin geç yaşlananı makbüldür!" dedi.

Neyse, bilgisayarını gösterdi. Dizüstü Bilgisayar almışlar. "İyi yapmışsınız, gittiğiniz yere taşıyabilirsiniz." dedim. Bilgisayara Fare'yi taktım, "Bunu kullanın, rahat edersiniz." dedim. Fakat utanır gibi oldu. Kullanmayı bilmediğini söyledi. Elini Farenin üstüne koymasını söyledim. Elimi onu elinin üstüne koymamla aramızda bir elektrik oldu. Ben ona nasıl kullanacağını öğretiyordum. "İnternetiniz yok, şimdilik müzik dinlersiniz, oyun oynarsınız, film izlersiniz..." dedim. "Hee, ben film izlemeyi çok severim!" dedi. "Ozaman evden benim Extern Hard-Disk'i getireyim, birkaç film kopyalayayım size!" dedim, çok sevindi. Gittim Hard-Disk'i getirdim, 3 tane film kopyaladım, nasıl izleyeceğini gösterdim. "Bunları seyredin, daha isterseniz, benim Hard-Disk'ten veririm size!" dedim. Kadın zekiydi, anlattıklarımın hepsini anlıyordu, bayağı öğrenmişti. Kalkıp eve geldim, doğruca odama gidip, daha önce onun kocasıyla sikiştiği görüntüleri izleyerek 31 çektim. Öyle bir boşaldım ki, her yer battı, yatak, halı, dolap hep döl oldu. Hemen temizledim odayı ve fantaziler içinde uyumuşum.

Sabah kalktım, banyo yapıp okula gittim. Akşamüstü eve geldim, odama girince benim Hard-Disk'imin olmadığını gördüm. "Anne burdan birşey aldın mı?" dedim. "Şey oğlum, Fatoş yengen geldi, dün ona film vermişsin birşeyin içinden, ben bilemedim, girip kendisinin bakmasını söyledim, odana girdi aldı o şeyi götürdü! Sen söylemişsin, yine veririm diye, o yüzden verdim." dedi. Kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. O Hard-Disk'te porno filmler, benim bir kızla sikişme kaydım, daha önemlisi Fatoşun kendi sikişme kayıtları, banyo ve mastürbasyon kayıtları vardı. Hemen banyoya girdim, onların banyo penceresinden içeri baktım. Ne göreyim, Fatoş yatak odasına getirmiş Laptopu, çırılçıplak oturmuş, birşeyler izleyerek mastürbasyon yapıyordu. Demek ki bulmuştu benim hazineleri...

Hemen toparlandım kapılarına gittim, zili çaldım. Önce kapı açılmadı. Sonra kapının dürbünü karardı, herhalde kim geldi diye baktı. Sonra kapıyı açtı, elini uzattı ve beni içeri çekti. İte ite yatak odasına kadar götürdü. Yatağa itti, üstüme çıktı ve "Demek beni izliyorsun ha? Söyle, beni sikmek istiyormusun?" dedi. Ben üzerimdeki şaşkınlığı attım, "Hemde nasıl!" dedim. Zaten çıplaktı, yumuldum memelerine. Ne kadar yumuşak, güzel kokulu, dipdiri memeleri vardı. Isırdım, yaladım, emdim, mosmor oldu memeleri. O da sikimi çıkarttı pantolondan ve "İşte bu!" dedi, başladı sikimi yalamaya. "O kızı siktiğin gibi sik beni!" dedi. Benim kızla sikişmemi izlemiş orospu. Hemen çevirdim Fatoş yengeyi yüzüstü, arkasında yerimi aldım. Sikimi amına sürtmeye başladım ve bir anda amına kökledim. Bu bir Ahhladı ki, bizim evde annem duymuştur herhalde. Ben amından çıktım, ses gitmesin diye hemem odanın kapısını kapadım ve bir daha kökledim amına, deli gibi sokmaya başladım. Fatoş yenge Ahhlar, Ohhhhlar derken kemikleri kırılmış gibi kaldı ve orgazm olmaya başladı. Ben de çok geçmeden içine oluk oluk boşalmaya başladım. Ama öyle şiddetli boşalıyordum ki, canım sikimde atıyordu resmen.

Sonra sırtüstü çevirdim Fatoş yengeyi. Bana, "Sikin kocamınkinden büyük, tam oturdu içime!" diyordu. Ben bu arada amını yalamaya başladım. Kafamı bastırıyordu amına. Ben doğruldum ve sikimi tüm haşmetiyle gözünün önüne serdim. Gözleri büyüdü, "Kocam birde erkeğim diye dolaşıyor!" dedi. Benim sikimle kocasının siki arasında büyük fark vardı. Ben amına hizaladım sikimi ve yine bir seferde kökledim buna. Birbirimize tamamen kenetli, fakat sadece bellerimiz işler şekilde birbirimizin oluyorduk. Fatoş yenge o kadar zevke geldi ki, benim boynumu falan ısırdı, kalçamı tırmık içinde bıraktı. Ben de onun memelerini, baldırlarını, kalçasını sıktıra sıktıra kıpkırmızı etmiştim. Sikim içinde büyüdükçe büyüyüp, sikimin ucu sanki içerde bir yere değiyormuş gibi olunca, Fatoş yenge çıldırmaya başladı zevkten...

10 dakikaya yakın sokup çıkardım amına. Fatoş yenge birden derin derinden Ohhlamaya başladı. Herhalde orgazm olacaktı. Ben de biraz daha hızlanıp, yine boşalmaya başladım. İkimiz de çıldırmışcasına boşalıyorduk ve yatakta kıvranıyorduk. Sikim içinde küçülmeye başlayınca dışarı çıkarttım. Hemen banyoya gidip temizlendim. Yakalanmak istemiyordum. Fatoş yenge, "Nereye gidiyorsun?" dedi. "Kocana yakalanmayalım!" dedim. Gülerek, "O çalışıyor, gece vardiyasında!" dedi. Öyle deyince ben oturdum yatağın kenarına. Sarıldı bana, "Söyle bakalım, ne zamandır sikmek istiyorsun beni?" dedi. "İlk buraya geldiğinizde, gece ilk sikişme seslerinizi duyduğumdan beri!" dedim. Yatak odalarının benim odamın hemen yanı olduğunu ve banyodan onların banyosunun ve yatak odalarının gözüktüğünü söyledim. Sonra onları izleyip, bilmem kaç defa sikiştik sabaha kadar.

Sabah yorgunluktan bitap şekilde gittim evime. Anahtarla açtım kapıyı ve odama gittim yattım. Annem bir hışımla girdi odaya, "Neredesin sen?" dedi. "Arkadaşımdaydım!" dedim. Anlamıştı birşeyler karıştırdığımı, ama karşı dairedeki 'Fatoş yenge' ile sabaha kadar sikiştiğimi bilmiyordu tabii. Zaten benim de o gece ilk ve son oldu, birdaha Fatoş yengenin yanına gitmedim. Türlü bahanelerle anneme çağırttığında bile gitmedim. Derken, Fatoş yengenin kocasıyla arası bir anda bozuldu, ayrılmanın eşiğine geldiler. Odamdan kavgalarını duyuyordum. Fatoş yengenin, kocasına, "Beni doğru dürüst sikemiyorsun bile!" dediğini duydum bir keresinde. Ve sonunda boşandılar ve taşınıp gittiler.

Geçenlerde (Bundan 2 hafta önce), akşam işten gelirken tesadüfen gördüm Fatoş yengeyi. Hemen bana seslendi. Ayaküstü biraz sohbet ettik. Bir mağazada satışta çalışıyormuş. Kocasıyla arasının, benimle seviştikten sonra bozulduğunu söyledi. O gece onun evine gidip harika bir gece yaşadık. Sabah ikimiz de işlerimize gittik. Birbirimize bağlı değiliz, 2 gün önce yine beraber olduk, ama aşk falan yok aramızda, sadece sikişiyoruz. Böylesi gerçekten en güzeli!

[Selçuk]

(4) Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar!

Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar! (4) (Kemal 55 Y., Konya / Türkiye)

Fatmayla ilişkimiz mükemmelin de ötesinde devam etmekteydi. Bir gün Fatmaya, "Aşkım, artık ayrı evlerde yaşamanın bir anlamı yok, ya siz benim daireye taşının, ya da ben size taşınayım!" dedim. Fatma da, "Aşkım sen artık benim kocamsın, erkeğimsin, senden başkası bana elini süremez!" dedi. "Teşekkür ederim kadınım, ben de senden başka bir kadını asla düşünmeyeceğim!" dedim. Fatma, "Aramızda resmi bir nikah olsun istemiyorum, senin malın mülkün oldukça fazla, onlar için seninle evlenmek istediğim gibi bir görüntü ortaya çıksın istemem, senin benim için neler yaptığını ve neler yapabileceğini biliyorum, o nedenle, bana nikahlı eşin gibi davranabilirsin aşkım, kocacığım!" dedi. Fatmamın dudaklarına yumuldum, dakikalarca öptüm kadınımı.

Bu arada Fatmanın cep telefonu çaldı. Fatma telefonda konuştuktan sonra, "Hayatım Babamı hastaneye kaldırmışlar, benim çok acele gitmem gerekiyor!" dedi. "Tamam aşkım telaşlanma hemen, ben seni götürürüm!" dedim. Hazırlandı ve arabamla yola çıktık, iki saat sonra hastaneye vardık. Babası kalp krizi geçirmiş, doktorlar müdahaleden sonra ameliyat olması gerektiğini söylemişler. Annesi başındaydı. Geçmiş olsun dileyip, ellerinden öptüm. Annesiyle Fatma dışarı çıktılar. Biz de biraz sohbet ettik. Sonra Fatma geldi, "Kemal bey, benim kalmam gerekiyor, Esra da yalnız kaldı, siz dönün, ona göz kulak olun!" dedi. "Tamam, birşeye ihtiyacın olursa mutlaka ara!" dedim ve vedalaşarak ayrıldım.

Konyaya döndükten sonra, saat 15:30 gibi Esranın okulunun önüne arabamla gittim. Esra çıkınca çağırdım, arabaya bindi ve "Kemal amca birşey mi oldu? Niye geldin?" dedi. Ben de durumu anlattım. Hemen telefon etti annesiyle ve dedesiyle konuştu, biraz rahatlamıştı. Bunu güzel bir restorana götürdüm. Yemeğimizi yedik, arabayla biraz dolaştık ve eve döndük. Onların dairesindeydik. Esra duş almak için banyoya girdi. Ben de salonda televizyon seyrediyordum. Banyodan çıktıktan sonra bornozuyla yanıma geldi, "Nihayet baş başa kaldık Kemal amca!" diyerek yanıma oturdu. "Ne demek şimdi bu?" dedim.

"Neden böyle davranıyorsun Kemal amca? Kendimi bildim bileli, annemin zevkten inleyişleriyle büyüdüm. Artık ben de o zevki tatmak istiyorum, ben de zevkten inlemek istiyorum, bunu benden neden esirgiyorsun? Etrafımda o kadar çok kişi var ki, beni kadın yapmak için can atan, ama ben seni seçtim. Biliyorum ki bana her şeyi öğretecek birisin, asla canımı yakmak istemezsin! Babam öldükten sonra annem farklı erkeklerle oldu, hiç birisine sana tutulduğu kadar tutulmadı! Sen onu tekrar normal hayata döndürdün. Annem seni çok seviyor, hatta sana tapıyor. Karı koca gibisiniz biliyorum, bana da babamdan bile iyi davranıyorsun. Ama bazen öyle çok azıyorum ki Kemal amca, her an birine her şeyimi verebilirim. Ben sana değer veriyorum ve benim heryerime ilk sen sahip ol istiyorum!" dedi ve iyice yanıma sokuldu.

"Esra kızım, tamam da, bunu annene nasıl açıklarız? Kadıncağız duyunca şok olur, ilişkimiz biter diye korkuyorum!" dedim. "Ya ne kadar sabırlı bir adamsın sen böyle, şimdi başkası olsaydı çoktan sikip kadın yapmıştı beni! Senden önce annemi siken adamlar, beni de sikmeye çalıştılar, ama onlardan nefret ediyordum. Seni ise ben istiyorum, hemde şimdi istiyorum!" dedi ve üzerindeki bornozu çıkarıp, çırılçıplak kucağıma oturdu. Artık benim de sabrım tükenmişti, dudaklarına yumuldum, dakilaraca somurdum dudaklarını. Ordan, henüz yeni tomurcuklanan gögüslerine indim, tamamını ağzıma alıp içime çekiyordum. O da benim üzerimdekileri çıkartmaya çalışıyordu. Ayağa kalktım, soyundum ve Esrayı kucağıma alıp, annesini siktiğim yatak odasına götürdüm...

Yavaşca yatağa bıraktım ve bacaklarını ayırıp, henüz yeni yeni tüylenmeye başlayan o tatlı amını yalamaya başladım. Esra kendini kasıyor, bırakıyor, "Ohhhh Kemal amca, çok zevkli!" diye inliyordu. Bir saat boyunca her yerini yaladım, amını, götünü, koltuk altlarını, kulak memelerini, boynunu, gögüslerini, kalçalarını, bacaklarını... Ayaklarını bile yaladım. Defalarca boşaldı, o boşaldıkça ben amını adeta yiyordum. "Sik beni Kemal amca, ne olursun sik, kadın yap beni, her yerimi sik!" diye çığlık atıyordu küçük Esram...

Artık onu sikişmekten alıkoyan bekaretini bozmaya sıra gelmişti. Yarağımı ağzına verdim yalattım. Belinin altına yastık koydum, bacaklarını ayırdım. Sikimi elime alıp amının dudaklarının arasına sürtmeye başladım. Esra altımda yılan gibi kıvranıyordu. "Hazırmısın kadın olmaya küçük kız?" dedim. İnleyerek, "Evet Kemal amca!" dedi. Yarağımın başını az sokunca, "Iııhhhhh!" demeye başladı. Öylece biraz bekledim. "Bak seni son kez uyarıyorum, bu yarağı yedikten sonra, birçok erkeğin mutlu edemiyeciği bir kadın olacaksın, ona göre!" dedim. "Ne olursa olsun, sik artık Kemal amcaaaaaaa!" diye bağırırken, amına kökledim...

O anda sesi kesildi, sanki nefes alamıyordu. Durdum yüzüne iki tokat vurdum, kendine geldi. "Ayyy Kemal amca, biran öldüm sandım!" dedi. Yarağım içinde hiç kıpırdamadan Esrayla konuşuyordum, rahatlamıştı biraz. "Hadi artık kalçalarını biraz hareket ettir de amın alışsın!" dedim. Yavaş yavaş hareket ediyordu. "Esracığım büyük acı geride kaldı. Şimdi birkaç dakika daha acı çekeceksin, sonunda istediğine kavuşacaksın! Tama mı küçük orospu?" dedim. Gülerek, "Tamam Kemal amca!" dedi. Bacaklarından tutup, yarağımı çekip hızlıca pompalamaya başladım. Altımda durmadan bağırıyor, "Aslı hiç böyle anlatmamıştı, ayyyyyy her yerim yırtıldı!" diye haykırıyordu...

Bir süre sonra amı iyece alışmış ve artık, "Oohhhh!" demeye başlamıştı. Ben de yavaşladım. Nazikce girip çıktıkça, "Evet, evet, harika, ohhhhh, sik Kemalim, sik, orospun yap beni!" diyerek boşaldı. Nerdeyse bir saatten fazla olmuştu, ben henüz boşalmamıştım. "Hadi şimdi git amını bir güzel yıka, temizle gel, en zorunu başardın, biraz da zevk alalım!" dedim. Esra banyoya gitti, ben de lavaboya gittim, sikimdeki kanları temizledim. Sonra salona geçip oturdum...

Esra geldi yine kucağıma oturdu. "Kemal amca çok acıdı, ama sonu harikaydı!" dedi. Üçlü koltuğa yatırdım, amını yalamaya başladım. Bu arada götünü de yalıyordum. Esra tekrar kıvama gelmişti. Koltuğa oturdum, Esrayı yüzü bana dönük olarak yarağımın üstüne oturttum. Yarağım amının içine yavaş yavaş kayıyordu. Sonuna kadar oturdu. Esra kalçalarını kıvırtıyor, ben de dudaklarını yiyordum. Avcumu bile doldurmayan tazecik gögüslerini kemiriyordum adeta. Kalçalarını tokatlaya tokatlaya sikiyordum küçük Esramı. Defalarca boşalmıştı küçük orospu. Artık ben de sona gelmiştim. Üzerimden indirdim ve yarağı ağzına verdim...

Başından sıkıca tutup, sikimin anca üçte birini ağzına sokup çıkartıyordum. Manzara müthişti, benim koca oğlan Esranın küçücük ağzında patlamak üzereydi ve sonunda fışkırdım. Bu güne kadar öyle boşaldığımı hatırlamıyorum. Esranın ağzına kahve fincanını dolduracak kadar boşalmıştım. Esra yarısını yuttu, bir kısmı da çenesinden süzülerek küçücük gögüslerini süsledi. "Evet Esra hanım, rahatladın mı yarağı yiyince?" dedim. "Hemde nasıl Kemal amca! Harikaydı!" dedi. "Beni de yoldan çıkardın sonunda! Yarın, senin o gömlek düğmesi gibi küçük deliğin varya arkanda, onu da delecem, tamam mı?" dedim. "Tamam Kemal amcam benim, artık senin küçük orospunum, her istediğini yap, istediğin deliğimi sik!" dedi.

Saat epeyce ilerlemişti, birlikte yatak odasına geçtik, çarşafı değiştirip, birbirimize sarılarak yattık...

[Kemal]

(3) Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar!

Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar! (3) (Kemal 55 Y., Konya / Türkiye)

Artık Fatmayla karı koca gibiydik, kızı okula gidince, ya ben onun evine gidiyordum, yada o bana geliyor, doyasıya sevişiyor, sikişiyorduk. Fatma o kadar mutluydu ki anlatamam. Tabiki ben de çok mutluydum. Onun daracık amından ve götünden artık vazgeçmem mümkün değildi. Fatma seksin en ince ayrıntılarını biliyor, sevişirken de bütün bunları uyguluyordu. Aradığım kadını bulmuştum. İlişkimiz başlayalı 3 ay olmuştu ki, Fatmanın anne ve babası geldi. Bir akşam Fatma beni yemeğe çağırdı. Anne ve babasıyla tanıştık. Gece geç saate kadar sohbet ettik. Fatmanın anne ve babası yarın gideceklerini ve Fatmanın bana emanet olduğunu, herhangi birşeye ihtiyacı olursa benim karşılamamı istediler. Ben de, "Elbette elimden geleni yaparım, siz merak etmeyin!" dedim. İyi geceler dileyerek ayrıldım.

Fatmayla (ailesi var diye) 1 haftadır sikişememiştik. Fatmayı özlemiştim. Onu düşünerek yattım. Öğleye kadar uyumuşum. Kalktıktan sonra arkadaşlarla şehir kulubüne gittim. Yemek yedik, biraz oyun felan derken akşamı ettim. Telefonum çaldı, baktım arayan Fatmaydı. Kulüpten ayrıldıktan sonra Fatmayı aradım, "Buyur aşkım?" dedim. "Kemalcığım bu akşam yemeği bizde yiyelim. Hem bizim kızın yarın matematikten sınavı varmış, onu da biraz çalıştırırsın!" dedi. "Tamam geliyorum!" dedim ve doğruca Fatmanın evine gittim. Fatma çoktan sofrayı hazırlamıştı. Oturup yemek yedikten sonra biz Esrayla onun odasına geçtik. Anlamadığı ve yapamadığı konularla ilgili çalıştırdım Esra'yı. "Kemal amca teşekkür ederim, sayende yarın iyi bir not alacağım!" dedi. "Hadi bakalım, umarım yardımcı olmuşumdur! Saat epey geç oldu, internete falan takılmadan yat uyu, tamam mı?" dedim. "Yaa Kemal amca, sen de annemden farksızsın, duyan da bilgisayarın başından hiç kalkmıyorum sanacak!" dedi. "Hem ne buluyorsun bu internette?" dedim. "Ne ararsan var Kemal amca!" dedi. "Sen daha küçüksün, bu işlerle fazla uğraşma, başına iş alırsın!" dedim. "Hiçte bile, sen git annemle ilgilen!" dedi ve güldü. Anladım ki annesini siktiğimin farkındaydı. "Hadi iyi geceler!" dedim ve odasından çıktım.

Fatma mutfakta uğraşıyordu, ona da, "İyi geceler Fatma, ben kaçıyorum!" dedim. "Kemal beni özlemedin mi? Ben seni özledim, bir hafta oldu. Rüyalarıma giriyor senin yarak, bu akşam benim yatak odamdayız, seni bırakmam!" dedi. "Bu gidişle Esraya yakalanacağız!" dedim. "Sanki bilmiyor mu seninle sikiştiğimi? Görürse görsün, umurumda değil! Geçen gün gecenin ikisinde lavaboya kalktığımda ışığı yanıyordu, anahtar deliğinden baktım, bilgisayarın başında çırılçıplak olmuş, kendini okşuyordu, içeri girdim bağırdım çağırdım, hatta iki de tokat attım, (Orospu mu olacaksın kahpe!) dedim. O da bana, (Sen sikişirken ben birşey diyormuyum sana!) dedi. Birşey diyemedim, kapıyı çarpıp çıktım. O günden beri konuşmuyorum zaten!" dedi. "Fatmacığım bunun bir çaresine bakmak lazım, böyle olmaz, kızın başına kötü birşey gelir! Hayır, adam gibi biriyle olsa hadi neyse, ibnenin biri kandırır, hem siker, hem de kaydeder, sonra da şantajla her istediğini yaptırır. Zaman kötü tatlım!" dedim. "Boşver Kemalim zaman her şeyin ilacıymış, su akar yolunu bulur, biz ne yapsak boş şimdi! Sen yatak odamıza geç soyun, ben geliyorum!" dedi.

Bu evde karımla yıllarca oturmuştuk, yatak odamızı özel yaptırmıştık, üç duvar ve tavan aynayla kaplı. Bu evin yatak odasında karımla sikişirken sanki grup yapıyormuş gibi hissederdik hep. Karım öldükten sonra bu evden yan tarafdaki daireye taşınmıştım. Çünkü o odada artık uyuyamıyordum, nereye baksam karımı çırılçıplak görüyordum. Neyse uzatmayayım, odaya geçip soyundum ve yatağa uzandım. Fatmam da geldi, o da soyundu, ikimiz de çırılçıplak olduk. Birbirimizi yaladık saatlerce, vücudunda dilimin değmediği nokta kalmamıştı. Fatma da benden aşağı kalmıyordu, her yerimi yalıyor, öpüyor okşuyordu. Ben yalarken Fatma iki defa boşalmıştı. Fatmayı yüzükoyun yatırdım, bacaklarını ayırıp üzerine uzandım, yarağım kalçalarının arasında, dudaklarım kulak memelerindeydi. Fatma inlemeye başladı, "Sik Kemalim, sok amıma götüme, ohhhh aşkım yanıyorum, hadi!" diyordu...

Yarağımı göt deliğine dayayıp bastırdım. Başı girince, "Ihhhhh!" diye inledi. Sonra birden kökledim. "Ayyyy!" diyerek çığlık attı. Ama ben başladım sokup çıkarmaya. Öyle hızlı sikiyordum ki götünü, Fatma yastığa dişlerini geçirmiş, çarşafı yırtarcasına tırmalıyordu. Sonra yavaşladım. "Fatmacığım, kadınım, götün öyle dar ki beni çıldırtıyor aşkım. Bu götü defalarca siktim, halen daracık, hiç sikelmemiş gibi, çok sert göt kasın var Fatmammm!" diyor, yarağımı götünden çıkartıp tekrar köklemeye devam ediyordum. Fatma da, "Sik erkeğim, sik, her yerimi sik, çok acıtıyorsun ama çokta zevk veriyorsun, ohhhhh, kökle dibine kadar, kökle Kemalim!" diye inleyerek tekrar boşaldı. Ben de sona gelmek üzereydim, yarağım Fatmamın götünde zonkluyordu, Fatma altımda götünü oynata oynata deliğini dölümle doldurttu. İkimiz de vıcık vıcık terlemiştik, biraz dinlenip banyoya gittik, duş alıp yattık.

Sabah saat 7:00 gibi uyandım, üzerimiz açılmış, ikimiz de çırılçıplağız. Şöyle dal taşak biraz yatak keyfi yapayım, sonra Fatmayı uyandırırım diye düşündüm. Yatakta sırtüstü uzanmışım, sabah sertliği ile kalmış yarağımı okşaya okşaya, yanımda uyuyan Fatmanın çıplak vücudunu seyrediyordum öylece. Bu arada yatak odasının kapısı yavaşca açılmaya başlayınca, hemen elimi yarağımdan çekip, kolumu yüzüme koydum, uyur gibi yaptım. Kolumun altından kapıyı görebiliyordum, gelen Esraydı. Ayaklarının ucunda yatağa yaklaştı ve bir süre kalkık yarağımı seyretti. Eli amındaydı, amını okşuyordu. Yeni uyanıyormuş gibi yapıp gözlerimi açınca, Esra hemen sus işareti yaptı ve sessizce kapıya gitti. Kapıdan çıkarken bana, 'Gel!' diye işaret etti, gitti. Kalktım ve şortumu giyip ardından gittim. Esra Lavabonun önünde beni bekliyordu...

Esra fısıltıyla, "Annemin bağırdığı kadar varmış, sikin ne kadar büyükmüş öyle!" dedi. "Utanmıyormusun, izin almadan annenin yatak odasına girmeye! Bundan böyle annen benim kadınım, tamam mı? Ona göre davranmanı istiyorum!" dedim. "Tamam, ama bir defa dokunmak istiyorum!" diyerek, elini şortumdan içeri sokup avuçladı yarağımı. Zaten kalkık olan yarağım, Esranın sıcacık elinin dokunmasıyla daha da büyümeye başladı. "Ayyy, bu ne yaa böyle? Kocaman oldu!" dedi. Elini tuttum şortumdan çıkardım ve "Tamam, bırak artık da okuluna git!" dedim. Ben öyle deyince bozuldu, "Amaan be, elletmezsen elletme! Senin sikin kadar büyük bir yarak buldum, ben de onu ellerim!" dedi ve çantasını alıp, bana tafra yaparak evden çıktı...

Esra gittikten sonra ben de hemen yatakodasına geçip, Fatmanın amına yumuldum, yaladım, dilledim, somurdum. Ama aklımdan birtürlü Esrayı atamıyordum. Fatma amı yalanarak uyanınca, uyku sersemi, "Azgın erkeğim, ohhhh, harikasın!" diye inlemeye başladı. Amı iyice sulanınca üzerine çıktım ve yarağımla amının dudakları arasında aşağı yukarı gitgel yaptım. Amı daha da sulanınca geçirdim amına. Fatma inleyerek bacaklarını belime doladı, ben de piston gibi girip çıkmaya başladım. "Ohhh, sik beni Kemalim, sik, senin bu yarağının kulu kölesi olurum, ohhhhh!" diye diye, sarsıntılarla boşaldı. Yarağımı amından çıkartıp ağzına verdim. Gırtlağına kadar sokup çıkarttım ve sonunda ağzına tüm döllerimi fışkırttım. Ben yatağa uzanırken Fatma banyoya gitti. Duşunu alıp mutfağa geçti. Ben de duş alıp, birlikte kahvaltımızı yaptık...

Sonra bazı işlerimi halletmek için dışarı çıktım. Ama kafam hep Esradaydı. Esra aklımı çelmişti. Bakalım, ilerleyen günlerde neler yaşanacak...

[Kemal]

(2) Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar!

Dul Kiracımla Kızı Yarak Hastası Çıktılar! (2) (Kemal 55 Y., Konya / Türkiye)

O gün Fatma evine gittikten sonra, banyo yaptım ve çalışma odama geçtim. Bilgisayarımı açıp MSN'e girince, Fatmanın kızı Esra'nın MSN adresi bilgisayarımda kayıtlıydı. Ne olur ne olmaz diye, adresini kendi MSN'ime ekledim. Bu arada oğlumdan mesaj geldi, onunla MSN'de görüştüm. Sonra dışarı çıkıp arabamla biraz dolaştım ve eve gelip yattım.

Sabah saat 09:00 gibi kapı çaldı. Açtığımda karşımda Fatma vardı. "Buyur Fatma hanım!" dedim. İçeri geçti, "Sana kendi ellerimle bir kahvaltı hazırlamaya geldim. Haa bu arada, ev işlerini de ben yapıyorum, demi artık?" dedi. Ben de, "Tabii ki sen yapacaksın tatlım, senden başka bir kadın giremez artık bu eve!" dedim. Fatma güldü ve mutfağa geçerek kahvaltıyı hazırlamaya başladı. Ben de yatak odasındaki kirlileri banyoya attım. Fatmanın, "Kalvaltı hazır Kemal bey!" sesiyle mutfağa gittim. Gerçekten mükemmel bir sofra hazırlamıştı. "Her konuda marifetlisin Fatma, teşekkür ederim!" dedim. Fatma da, "Sende o yarak oldukça, daha ben sana neler neler hazırlarım!" dedi. Birlikte kahvaltı yaptık. Sonra ben alışveriş için dışarı çıktım...

Saat 15:00 gibi döndüğümde Fatma beni kapıda karşıldadı. Üzerinde eşimin seksi kıyafetlerinden biri vardı. Fatma banyo yapmış, saçları halen ıslak, mükemmel bir makyajla karşımda duruyordu. Dudaklarına bir öpücük kondurup, elimdeki poşetlerle mutfağa gittim. Giderken evin diğer bölümlerine de göz atıyordum. Ev gerçekten pırıl pırıl olmuş, mis gibi kokuyordu. "Fatma çok teşekkür ediyorum, harikalar yaratmışsın!" dedim. Bu defa dudaklarından uzunca öptüm. Birlikte aldıklarımı yerleştirdik. Bu arada Fatma ve kızı için de birşeyler almıştım. "Ya Kemal bey niye zahmet ettin, ne gerek vardı şimdi bunlara?" dedi. Ben de, "Zahmette neymiş Fatma, sen bu kadar şey yapıyorsun. Öyle düşünürsen üzülürüm!" diyince, Fatma geldi dudaklarıma yapıştı, bir yandanda yarağımı sıkmaya başladı...

Hemen oracıkta bunu tezgaha dayadım, kalçalarını zor örten elbisesini beline kadar sıyırdım. Altında külot yoktu. Diz çöküp, başladım amıyla götünü birlikte yalamaya. Fatma inlemeye başladı, "Kemal bu sefer eşini nasıl siktiysen öyle sik beni aşkım, erkeğim!" diyerek inliyordu. Fatma boşalıncaya kadar amını götünü yaladım. Sonra da onu diz çöktürüp yarağımı çıkarıp ağzına verdim. Hayatımda Fatma gibi yarak yalayan birini görmedim desem yalan olmaz. Bir eliyle sıvazlıyor, "Oohhhh harika sikin var kemal!" diyerek somuruyordu. Yarağımı ağzından çektim, domalttım Fatmayı önümde. Arkadan amına geçirdiğim anda çığlığı bastı, "Ayyy yırttın amımı Kemal, yavaş!" diye. Biraz bekledim amı yarağıma alışınca gidip gelmeye başladım. Belinden sıkıca kavrayıp, sokup çıkardıkça kıvranıyordu Fatma, "Sok Kemalim sokkkk, sik beni, ohhhhh!" diyerek sürekli orgazm oluyordu...

"Fatmam, kadınım, senin şu güzel götünü de sikecem!" diyordum, bir yandan yarağımı amına sokup çıkartırken, parmaklarımla da göt deliğini okşuyordum. Fatmaya, "Ellerini arkaya uzat, kalçalarından tut ve iki yana ayır!" dedim. Dediğimi yaptı. Yarağımı amından çıkardığım anda amından 'Fooşşş!' diye ses geldi. Hemen diz çöküp dilimi göt deliğine soktum. Dilimle iyice gevşettim deliğini, sonra sikimin başını tutup sıkarak göt deliğine yerleştirdim. Yarağımın başı 'Şlopp!' diye girince Fatma kaçmak istedi. Ona, "Dur aşkım, acı buraya kadardı, bundan sonrası zevk deryası olacak! Kendini rahat bırak, sıkma!" dedim. Öylece bekledik biraz. Elimi amına atıp okşadım, "Derin nefes al aşkım!" dedim. O nefes alınca ben kökledim. Çırpınmaya başladı. Buna, "Aşkım, Fatmam, Kadınım, işte şu anda seni eşimi siktiğim gibi sikiyorum!" dedim. Fatma da, "Ne olursun biraz bekle, dayanamıyorum!" dedi...

Öylece bekledim. Kalçalarını okşadım. Göğüslerini avuçladım, sıktım. Boynunu çevirip dudaklarına yumuldum. Bu arada Fatmanın göt alıştı, kendisi kalçalarını oynatmaya başladı. Ben de kalçalarımı ileri geri yapınca yarağım Fatmanın göte ritmik şekilde girip çıkmaya başladı. Fatma kısık bir sesle, "Iııhhhhh, Ooohhhh!" diyor, bir yandan da, "Hem çok acıyor, hemde çok zevkli Kemalim!" diye inliyordu önümde. Bende o rahatlıkla yarağımı sonuna kadar çekiyor, sonrada hızla köklüyordum Fatmanın daracık götüne. Sonra Fatmanın belinden tutup, mutfak halısının üstüne sırt üstü uzandım, yarağım hala götündeyken. Artık Fatma götünü kendi siktirmeye başladı. Kalkıp kalkıp oturdu sikime. Fatma çılgına dönmüştü, götünden sikilirken amından boşalıyordu. O anda ben de Fatmanın daracık göt deliğine bütün döllerimi doldurdum. Sikim götünde yumşayıncaya kadar bekledik. Fatma sikimden götünü çekince osura osura tüm döllerimi üzerime akıttı...

Bu arada saat akşam 18:00 olmuştu. Fatma duş alıp hemen evine gitti, çünkü kızı Esra çoktan okuldan gelmişti. Ben de kuveti doldurup içine uzandım. Tüm yorgunluğumu almıştı ılık su. Duş alıp kurulandım. Kendime birşeyler hazırlayıp, yemeğimi yedim. Ve çalışma odama geçtim. Saat 21:00 gibi MSN'i açınca, Esranın da MSN'de olduğunu gördüm. Ben buna, "Naber tatlı kız?" diye yazınca, "Nerden biliyorsun tatlı olduğumu?" dedi. Doğrusu şaşırmıştım, kız karşısındakinin kim olduğunu bile sormuyordu. Madem o sormadı, ben de kim olduğumu söylemedim ve "Bütün kızlar tatlıdır!" dedim. "Kameran var mı?" diye sordu. "Var!" deyince, "Bana şeyini gösterirmisin?" dedi. Bu duyduğum laf karşısında ben şok olmuştum. Yine de doğru anlayıp anlamadığımı öğrenmek için sordum, "Neyimi gösterirmiyim?" dedim. "Şeyini işte... Önündekini!" deyince içim bir tuhaf oldu ve kıza ne cevap yazacağımı bilemedim. Karmaşık duygular içerisindeydim, kafam allak bullak olmuştu...

Ben cevap yazmayınca, "Hadi aç, yüzünü göstermene gerek yok, sadece şeyini görmek istiyorum!" dedi. İşte o anda şeytan dürttü beni, kız zaten kim olduğumu bilmiyordu, kamera açsam bile yüzümü de göstermeyecektim. Buna sordum, "Peki, senin kameran varmı?" dedim. "Var, ama şimdi yanımda annem var, o uyumadan açamam!" dedi. "Tamam ozaman annen uyuyunca görüşelim!" dedim. "Yaa lütfen, ben çok merak ediyorum erkeklerinkini, şimdi gösterirmisin!" dedi. Elime düşmüştü artık, "Karşılıklı olmazsa yapmam!" dedim. "Tamam ama, ben şimdi soyunamam, annem var!" dedi ve bu arada kamerayı açtı, yüzü gözükmüyordu. Ben de kamerayı yüzüm gözükmeyecek şekilde ayarladım ve açtım. Biraz sohbetten sonra, "Hadi lütfen çıkart onu!" dedi. Ben bunu iyice azdırmak için, "Neyi?" dedim. "Önündekini!" dedi. "Onun adını bilmiyormusun?" dedim. "Yaa lütfen ama, yarak işte, hadi göster!" deyince pijamamı donumla birlikte indirdim...

"Waooouww! Ne kadar büyükmüş o öyle!" dedi. "Sen daha önce böylesini görmedin mi?" dedim. "Her gün kameradan gösteriyorlar, ama seninki kadarını hiç görmedim!" dedi. Ben de puştluğuna, "Annene sor, o görmüştür böylesini!" dedim. "Görmüşmüdür bilmiyorum, ama annem şimdilerde çok mutlu, sık sık yeni ev sahibimize gidiyor, sanırım sikişiyorlar!" dedi. "İnsan hiç annesi hakkında öyle konuşur mu?" dedim. "Ben annemi bilirim, sikişmeden duramaz o! Hem adam bekar, annem de dul, ikisi bir arada olunca sikişmeyip te başka ne yapacaklar ki?" dedi. Ben kendime gelmek ve duduklarımı hazmetmek için, "Neyse sonra görüşürüz, iyi akşamlar, hoşcakal!" dedim. "Tamam görüşürüz, annem yatınca ben yeniden açarım, ozaman karşında çırılçıplak olurum!" dedi, kapattı. Ben de kapattım.

Esra da enaz annesi kadar azgın. Yaşı bana göre biraz küçük olsa da, yine de tam sikilecek kıvamda. Olaylar nasıl gelişecek göreceğiz bakalım...

[Kemal]