Bir Gecede Kendimi Kimlere Siktirdim! (2) (Tuğçe 22 Y., İstanbul / Türkiye)
Taksiden inerken taksiciye, “Paranızı
şimdi evden getiriyorum!” dedim ve apartmana yürümeye başladım.
Taksici herhalde parayı ödemeden kaçacağımı
düşünmüş olmalı ki, arkamdan indi ve
apartmana geliyordu. Dönüp ona bakınca, bana, “Size asansör çağırayım, kalçanız iyi değil herhalde, düzgün
yürüyemiyorsunuz?” dedi. Bende hem utanmış, hemde işi
orospuluğa vurmuştum, “Evet çok ağrıyor, çok sert
birşey çarptı!” dedim.
“Kaçıncı kattasınız?” dedi. Bende “8. kat!” dedim. Önümden fırlayıp asansör çağırmaya koştu. Yanına geldiğimde, “Asansör çalışmıyor, yürüyerek çıkacağız!” dedi. (Bu kadar aksilik olmaz!) dedim kendi kendime ve adamın önünden merdivenleri çıkmaya başladım. Zaten götümde olan eteğimin altını görebildiğinden eminim. Acıdan doğru düzgün yürüyemiyordum, kıvırtıyormuş gibi elin adamının önünde 8 kat çıkacaktım!
“Kaçıncı kattasınız?” dedi. Bende “8. kat!” dedim. Önümden fırlayıp asansör çağırmaya koştu. Yanına geldiğimde, “Asansör çalışmıyor, yürüyerek çıkacağız!” dedi. (Bu kadar aksilik olmaz!) dedim kendi kendime ve adamın önünden merdivenleri çıkmaya başladım. Zaten götümde olan eteğimin altını görebildiğinden eminim. Acıdan doğru düzgün yürüyemiyordum, kıvırtıyormuş gibi elin adamının önünde 8 kat çıkacaktım!
Bir süre sonra yoruldum ve 3.
katta durdum. Adam hemen, “Durun destek olayım size!” dedi ve elleriyle
yakalayıp beni kucağına aldı! Ben, “Durun ne
yapıyorsunuz?” derken düşmemek için boynuna sarılmıştım.
Taksici, “Böyle çıkmaya çalışırsak bitmez bu yol!” dedi.
Bir eli kalçalarımdan tutuyordu, diğer
eliyle sırtımdan göğsüme dokunuyordu. Göğüslerim iyice
meydandaydı ve etek artık örtme vasfını kaybedecek kadar
yukarıda olduğundan kasıklarım görünüyordu. İçimden (Bu adam beni sikecek!) diye geçirdim. Ve eskiden
Lisede dolmuşçuya verdiğim gibi, bu adama da
vermek istedim. “Ay durun, bacaklarım çok ağrıdı!” dedim ve
beni kucağından indirdi. 5. ve 6. Katların
arasındaydık. Taksicinin önününde domalarak bileklerimi ovdum.
Arkamdan kalçalarımı tutarak bana dayadı ve “Ne oldu hanfendi? Neyiniz
var?” dedi. Ben de “Birşeyim yok, sadece azdım, bakıyorum da, senin
sikin de kocaman oldu!” dedim...
Gerçekten bana neler
olmuştu. Kudurmuş gibiydim. Sevgilimden
ayrıldığımdan beri 6 aydır sikişmiyordum ve bugün
gerçekten çok azdığımı farkettim. Adamın sikine
kıçımı bastırarak kafamı geriye çevirdim ve
kıpkırmızı parlak dudaklarımı adamın
şaşkın ağzına yapıştırdım. Taksici
şoku atlatınca, benim o nefis ve o gün hiç dokunulmamış
dudaklarımı emmeye başladı. Elleriyle de göğüslerimi
yoğuruyordu. Döndüm ve taksiciyi duvara ittirdim,
önüne eğilip sikini çıkardım ve yumulduğum gibi yalamaya,
emmeye başladım. Adam zevkten titriyor ve “Off seni üniversiteli
orospu, çok güzel yapıyorsun, emmeye devam et!” diyordu. Bugün bana herkes
‘Orospu’ diyordu ve ben de orospuluğun hakkını veriyordum
anlaşılan. Adamın sikini eme eme boşalttım.
Boşalırken kafamı bastırdı ve resmen
gırtlağıma akıttı döllerini.
Mecburen hepsini yuttum. İlk kez döl yutuyordum
ve tadı bir garipti...
Adam kalktı, sikini donuna
geri sokup, beni kucakladı ve asansöre gitti, asansörü
çağırdı. Meğerse asansörün bozuk olduğu falan
yokmuş! Adama kızdım, “Seni pislik, götümü görmek, beni ellemek
için yalan söyledin demek!” dedim. “Evet güzelim ve daha fazlasını da
alacağım!” dedi. Ben ne olduğuna anlam vermeye
çalışırken asansöre bindik ve bodrum düğmesine bastı.
Ben hiçbirşey demeye fırsat bulamamıştım bile. Bodruma
indik ve beni kazan dairesinin yanındaki depoya soktu. Tozlu yere
fırlattı beni ve üstüme çullandı. Elbisemi fermuarından
resmen söküp çıkardı bir kenara fırlattı. Bembeyaz
çoraplarım ve bordo sutyenimle karşısındaydım. Hemen
sikini çıkardı ve üstüme uzanıp, amıma
hoyratça geçirmeye başladı. Okadar kabaydı ki,
aldığım zevkin tarifi yoktu. Hızlı hızlı
sikiyor ve beni delirtiyordu. “Sik beni erkeğim, doldur beni, söndür
ateşimi, daha hızlı, daha hızlı!” diye inliyordum...
Amıma defalarca sokup
çıkarttıktan sonra, ayağa kalktık. Beni bacaklarımdan
tutup kucağına alıp sırtımı duvara
yapıştırdı. Boynuna sarılmıştım.
Taksici içime girmeye başlayınca dudaklarımı
dudaklarına yapıştırdım ve deli gibi sikişmeye
devam ettik. Kaç dakikadır sikişiyorduk bilmiyorum, ama bir an
karşıdaki depo kapısında bizi izleyen birini farkettim. Dikkatli
baktığımda bu kapıcının oğluydu ve seslere
gelmişti. Kapıcının oğlu Ahmet 17-18
yaşlarındaydı, Liseye gidiyordu daha. Merdivenden inerken etek
giydiysem hep altıma bakar, çöpleri vermek için eğildiğimde
göğüslerimi keser, tayt giydiysem apartmanın kapısını
açıp bana selam vermek bahanesiyle eğilir,
ben yanından geçerken taytlı götümü süzerdi. Hatta bir keresinde
sevgilimle sevişmeye eve geldiğimizde asansörde denk gelmiştik.
Kapıcının oğlu Ahmet arkamdaydı ve asansör durup biz
inerken kıçımı sıkıp bırakmış ve ufak
sessiz bir tokat atmıştı. Hoşuma gittiği için
sevgilime çaktırmamıştım...
Şimdi ise beni bir taksici
tarafından depoda fena bir şekilde sikilirken izliyordu. Ona göz
kırptım ve inleyerek boşaldım. Biraz sonra da taksici
böğürerek sikini çıkarttı ve göğüslerime boşaldı.
Ben iyice bitkinleşmiştim. Bugünkü 4.
sikilişimdi ve saat henüz 19:00 civarı olmalıydı. Daha
konsere gidecektim, arkadaşlarım bekliyorlardı. Taksici üstünü başını
düzeltti toparlandı ve “Para istemez küçük orospu, tadın nefisti, o
yeter!” dedi ve dudaklarıma öpücük kondurup çekti gitti. Ben de kapıcının oğluyla
uğraşamayacağımdan, elbisemi giymeden hemen yanından
seğirttim, kendimi asansöre attım ve sonra direk daireme girdim...
Üstümü başımı
çıkarıp (zaten üstümde sadece sutyenim ve çorabım vardı)
banyoya girdim. Aklımdan bugün evden nasıl çıtı
pıtı, taş gibi çıktığım ve eve nasıl
döndüğüm geçip duruyordu. Elimi amıma
attım, amımın içerisi ateş gibiydi, bugün 3 yarrak birden
yemişti. Ben gerçekten müthiş bir orospuydum ve Taksiyle eve bedavaya
gelmiştim! Aptal Hakan ve Eren beni sikerken bir
kere bile öpmemişlerdi, ben de taksiciye vermiştim
dudaklarımı ve taksici resmen sömürmüştü. Kendime
inanamıyordum, bukadar sikilmeme rağmen halen
çok azgındım ve istekliydim. Sıcak suyla belime ve
kıçıma masaj yaptım, ağrısı çok
azalmıştı. Duştan çıktım. Ne giysem diye
düşünmeye başladım. Dolabımı açtım. İnce
siyah taytımı, gri beyaz bir yakası omuzdan düşük bol
tişörtümü ve kırmızı, dantelli iç
çamaşırlarımı çıkardım. Hepsini giyince,
dudaklarıma pembe bir ruj ve gözlerime siyah kalem çektim. Aynanın
karşısına geçince bomba gibi olduğumu gördüm.
Tişörtümün bir omuzu düşük olduğundan kırmızı
sutyenimin askıları görünüyordu. Ayrıca tişörtün
altından sutyenim belli oluyordu. Arkamı döndüm,
kırmızı iç çamaşırım, ışıkta
parlayan incecik siyah taytımın altından rengini belli ediyordu...
Buzdolaptan bir enerji içeceği
alıp içtim ve evden çıktım. Tam kapımın önünde kapıcının
oğlu Ahmet’le karşılaştım, “Merhaba
Ahmet, nasılsın?” dedim gülerek. “Çok iyiyim, siz de oldukça yoğunsunuz
heralde Tuğçe hanım?” dedi. “Evet
şekerim çok yoğunum, kusura bakma kaçmam gerekiyor!” dedim ve
asansöre yöneldim. Ahmet asansörün kapısını açıp
eğildi. Güldüm, galiba yine kıçıma bakacak dedim ve
kıvırta kıvırta önünden geçtim. O da benimle asansöre girdi
ve arkama geçti. Zemin kata inerken, “Biraz önce çok güzeldiniz ve şimdi
de taş gibisiniz!” dedi. Ben de, “Ahmeeet, yaramaz çocuk, teşekkür
ederim!” dedim ve dönüp omuzlarına ellerimi koyup, bacağımı
bacak arasına koyarak, yanaklarından öptüm. Ve geri çekilmeden tekrar
önüme döndüm. Kıçımın arkasına sikini denk getirmiştim. Ne olduysa o anda oldu, Ahmet asansörü durdurma
düğmesine bastı ve ellerini tişörtümün içine daldırdı...
Oysa bu çocuğa o an kendimi
siktirmek istemiyordum, sadece biraz kudurtma niyetim vardı. Ama bana
saldıracağını düşünmemiştim.
Ve “Dur, ne yapıyorsun sen öyle?” demeye başladım. Ahmet hiç
beni dinlemiyordu bile, tişörtümü sıyırıp göğüslerime
yumuldu. Göğüslerimi öperken bir eliyle de taytımı külotumla
birlikte sıyırdı ve aşağı eğildi.
Amımı vantuz gibi çekerek emmeye başladı. Beni asansörün
kapısına dayamıştı. Aynadan kendimi ve Ahmeti
görüyordum. Daha Lisedeki çocuk kendisinden kaç yaş büyük üniversiteli
hatunu asansörde götürüyordu! Acayip tahrik olmuştum. İnliyordum. Bir
süre sonra boşalmıştım. Saçından çekip Ahmet’i yukarı
kaldırdım. Elleri kıçımdaydı. Aynaya ellerimi
dayayıp geriye doğru kıçımı
çıkardım. Ahmet hiç vakit kaybetmeden sikini çıkarıp
ıpıslak amıma kökledi ve pompalamaya
başladı. Biraz öyle amıma devam etti,
ardından sikini amımdan çıkarıp götüme dayadı. Hiçbirşey
demedim. Fazla zorlanmadan götüme girmişti. Siki çok kalın
değildi, ama benim gibi bir orospuya yeterdi!
Götüme de biraz
pompaladıktan sonra, bir götüme bir amıma
sokmaya başladı. Bunu yapması okadar hoşuma gitmişti ki, deli gibi bağırıyordum, “Sik beni Ahmet,
sik bakalım üniversiteli senden büyük orospunu. Bak senin için giydim
kırmızı iç çamaşırımı, incecik
taytımı, off doldur içimi hayatım. Dağıt beni, parçala
her yerimi, Lisede yoktur böyle yavrular!” dedim. Kulağıma
yaklaşıp, “Okadar da değilsin, senden
daha iyileri var!” dedi. O an sinirden kudurmuştum, kimse benden daha iyi
olamazdı. O an bunu duymak beni delirtmişti. Ahmet’ten kurtulup ona
döndüm ve bir tokat patlattım. Ardından onu yere oturtup, o tepki
bile veremeden sikinin üzerine oturdum. Kafasını göğüslerime
bastırarak kucağında zıplıyordum ve “Sen halt
etmişsin, benden daha iyisini bulamazsın, adi şerefsiz, sen hem
beni sik, hem de laf söyle, olmaz öyle şey!” diyordum. Dudaklarına
yumulup daha hızlı zıplamaya başladım. Birden Ahmet, “Evet,
senden iyisi yok, sen bir numarasın kaltak Tuğçe! Ohhhh, geliyorumm!”
dedi. Hemen üsütnden kalkıp sikini ağzıma aldım ve gözlerinin
içine bakarak, döllerini yutmaya başladım. Bir taraftan da “Mmmmhhh!”
diye inliyordum.
Boşalması bitince
ağzımı kağıt mendille sildim.
Üstümü başımı düzeltip, külotumu taytımı götüme çektim.
Saçımı da düzelttiğimde evden çıkarkenki gibi
olmuştum. Zemin kat düğmesine bastım. Garibim Ahmet daha
olayın şokundan kendine gelememişti, çünkü biraz önce Ahmet beni
değil, resmen ben Ahmet’i sikmiştim.
Gerçekten işini bilen bir kaltak olmuştum. Topuklu
ayakkabılarımı ayağıma geçirip, Ahmetin
dudağına bir öpücük kondurup doğruldum. Asansörün
kapısı açılınca bir ayağımla Ahmet’in
bacaklarının arasına adımımı atıp
dışarı çıktım ve Ahmet’e “Hoşçakal
bebeğim, sikin çok güzeldi gerçekten. Beni asansörde nasıl
becerdiğini o Lisedeki şıllıklara anlatabilirsin!” dedim ve
göz kırparak yanından ayrıldım...
Beni bugün 4 kişi
sikmişti ve saat henüz 20:15’ti. İçimde bir
his vardı, bugün daha da güzelleşecekti benim için.
Kıvırtarak otobüs durağına yürüdüm ve bizim okuldan geçen
en kalabalık otobüse bindim. Herkesin gözü üzerimde, özellikle
kıçımdaydı...
[Tuğçe]
No comments:
Post a Comment